Senin saygını istemiyorum ! Kalbinin buz kesmesini istiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أريد إحترامك أنا أريد أن يتجمد قلبك |
Kızımın düğününe gelip, saygını sunman ne kadar da hoş. | Open Subtitles | من الجيد حضورك وإظهار إحترامك ليوم زواج إبنتي |
Bak teğmen, saygısızlık etmek istemem... ama bence bu konuya sizden daha fazla yaklaşabilirim. | Open Subtitles | إنظر حضرة المُساعد أنا لا أقلل من إحترامك لكن أعتقد أنني أقرب منك إليهم كُنت واحداً منهم |
Tanrılara saygısızlık yapmak için dolaşıyorsun. | Open Subtitles | إنه لمن السهل عليك التجول و نشر عدم إحترامك للآلهة |
Annene saygı göstermelisin. Konuşmamalısın. Ben senin yerine konuşurum. | Open Subtitles | أظهري إحترامك للأم يجب ألا تتكلمي، أنا سأجيب عنكِ |
Bir de senin saygın, sevgin rehberliğin olmayan hayatımı düşün. | Open Subtitles | حسناً ، تخيل حياتى أنا بدون وجود حبك إحترامك أو إرشادك ، صحيح ؟ |
Ne saygına ne de hayranlık duymana değecek biri değil. Soğukkanlı bir katil o. | Open Subtitles | إنه لا يستحق إحترامك أو إعجابك لأنه قاتل |
Sana ne derse onu yaparak saygılarını göstereceksin. | Open Subtitles | لذا أظهر إحترامك بفعل ما يُمليه عليك |
Bakıyorum da sen saygını çoktan kaybetmiş gibisin. | Open Subtitles | .من طريقة كلامك أشعر أنك فقدت إحترامك لي |
Bana şans ver, ben de senin güvenini ve saygını tekrar kazanayım. | Open Subtitles | امنحني فرصة، وس أكسب دعمك و ثقتك و إحترامك ثانية |
Bu soruları, saygını kaybetmeden cevaplayamayacağımı biliyorum. | Open Subtitles | أعرف بأنني لا أستطيع أن أجيب هذه الأسئلة بدون أن أخسر إحترامك |
Senin bu alete saygısızlık yapmak istemem... ..ama bu çok ağır. | Open Subtitles | آرون, لا أقصد التقليل من إحترامك و لكن هذه الأشياء كبيرة وثقيلة |
saygısızlık yapmak istemem ama tavsiyene ihtiyacım yok. | Open Subtitles | ،دون التقليل من إحترامك لكنّي لست بحاجة لنصيحتك |
Peki. Bir çocuk gibi davranarak saygısızlık etmek istemem. | Open Subtitles | أعني,انا لاأريد أن اقلل من إحترامك بأن أعاملك مثل الاطفال |
Merhamet beklemiyorlar ama saygı gösterilmesini kesinlikle hak ediyorlar. | Open Subtitles | إنهم لا يطالبون بشفقتك .. لكنهم يستحقون إحترامك |
saygı gösterme dışında her şeyi yapıyorsun. | Open Subtitles | أعتقد بأنَك تفعل أموراً أخري بجانب إحترامك لي |
Onu takımınıza alacak kadar yeteneklerine saygı duyduğunuzdan bahsetmiş. | Open Subtitles | لقد قالت فيها بأنها كسبت كامل إحترامك من خلال قُدراتها و سمحتَ لها بالإنضمام الى فريقك |
Kendine olan saygın. | Open Subtitles | إحترامك لذاتك في أعلى الحبل |
Bu geçen son dokuz yılda belki sana yeterince şey verirsem, sevgine değilse bile en azından saygına layık olabileceğimi küstahça düşünüyordum. | Open Subtitles | بشكل متغطرس إعتقدت من الممكن أننى أعطيتك بما فيه الكفاية ... 0 على مدار التسع سنوات الماضية , إذا لم أكن أستحق حبّك , فعلى الأقل أستحق إحترامك |
Büyük amcana saygılarını sun. | Open Subtitles | قدم إحترامك لعم والدتك |
Jack Bauer'a saygınızı takdir ediyorum. Ama adamın itibarını biliyorsunuz. | Open Subtitles | انا أقدر إحترامك لجاك باور ولكنك تعرف سمعة الرجل |