ويكيبيديا

    "إذاً فأنتِ" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • Yani
        
    • O zaman
        
    • Demek
        
    • Öyleyse
        
    • O halde
        
    • sen
        
    Yani dün gece, bir adamla bir kız, yamaçtan uçup kaza mı yapmıştı? Open Subtitles إذاً فأنتِ تقولين أنه بالأمس ولد وفتاة ذهبا على المنحدر في حادثة سيارة ؟
    Yani, birkaç saat içinde, ölebileceğimi söylüyorsun. Open Subtitles إذاً , فأنتِ تخبرينني بأنني سأموت خلال ساعات ؟
    Törenden önce kimden olduğu bilinmeyen bir not almadın Yani. Open Subtitles إذاً فأنتِ لم تستلمي رسالة من مجهول , قبل مراسم الزفاف ؟
    O zaman bu gece yüklememi tercih ediyorsun, ha? Open Subtitles إذاً فأنتِ تفضلين أن ادون ذلك الخبر الليلة, إذاً؟
    O zaman yola koyulmamız gerektiğini de biliyorsundur. Geceyi dışarıda geçiremeyiz. Open Subtitles إذاً فأنتِ تعرفين إنّ علينا مواصلة التحرّك, فلا يمكننا قضاء الليلة هنا
    Demek şu saat bittiğinde burada olan... şanslı kız sensin. Open Subtitles إذاً فأنتِ الفتاة المحظوظة التي كانت هنا عند الإنتهاء من تصليح الساعة
    Öyleyse herşeyi biliyorsunuz. Open Subtitles عظيم، إذاً فأنتِ تعلمين كل شيء عنه؟
    O halde kurdun kötü adam olduğunun farkındasın. Open Subtitles إذاً فأنتِ تعرفين أن الذئب هو الشخصية الشريرة
    Yani böbreğinizi bir yabancıya hiçbir karşılık olmadan mı veriyorsunuz? Open Subtitles إذاً فأنتِ تتبرّعين بكليتكِ إلى غريبٍ بلا مقابل؟
    Bir sürü çocukla arkadaşsın Yani. Open Subtitles إذاً فأنتِ تتصادقين مع الكثير من الأطفال
    Yani arkadan iş çevirdiğimiz için, Open Subtitles ..إذاً فأنتِ تعنين .. أنه بسبب تسللنا بالخفاء
    Yani istisnasız tüm paranormal olguların tamamen sahtekarlık olduğunu mu söylüyorsunuz? Open Subtitles إذاً فأنتِ تقولين أن كل الظواهر الخارقة للطبيعة.. هي مجرد عمليات نصب دون أية إستثناءات؟
    Yani her türlü paranormal gücün varlığı imkânsızdır diyorsunuz? Open Subtitles إذاً فأنتِ تعنين أن وجود أي نوع من القوى الخارقة للطبيعية.. يعد أمراً مستحيلاً؟
    O zaman bu şekilde bir yolculuk yapmak için gerçekten cesursunuz. Open Subtitles إذاً, فأنتِ شجاعة فعلاً لتقومي برحلة كهذه
    Eğer bunu anlarsanız, O zaman Lidar'ın optik uzaktan algılayıcı teknolojisi olduğunu bilirsiniz. Open Subtitles إن كنتِ تعرفين ما يعنيه، إذاً فأنتِ تعرفين أنّ "لايدر" تقنية محسّة تحكّم بصري
    Demek sen ve "minik" yeğenin kurnaz bir soygun ayarladınız hem de ofis eşyaları dışında bir alet kullanmadan! Open Subtitles إذاً, فأنتِ و بنُّوتة أخيكِ إبتكرتوا طريقة سرقة ماكرة,
    Silahı çalmaya çalıştın, Demek sen suçlusun! Open Subtitles حاولتِ سرق المسدس، إذاً فأنتِ مذنبة
    Demek gerçekten evleniyorsun? Open Subtitles إذاً فأنتِ حقاً ستتزوجين، هاه؟
    Öyleyse onu gelecekte tanıyorsun. Open Subtitles إذاً .. فأنتِ تعرفينه بالمستقبل
    Öyleyse sen Baby'nin dün yardım ettiği kişisin. Open Subtitles إذاً فأنتِ هي الفتاة التي ساعدتها "بيبي" بالأمس.
    O halde sen onun elindeki her şeysin. Open Subtitles إذاً فأنتِ كلّ من لديه
    Ben, sen değilim ve sadece çenesini kapamıyor diye öyle dedim. Open Subtitles وقد قلتُ ذلك فقط لإسكاته إذاً فأنتِ لا ترينَ أن أطردهم

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد