ويكيبيديا

    "إذاً فقد" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • Demek
        
    • - Yani
        
    • O halde
        
    • Öyleyse
        
    • Yani ona
        
    Eğer bir mıknatısa bir metali yakın tutarsanız, o boşlukta bir çekim gücü hissedersiniz ve bu Demek ki alanın etkisini hissettiniz. TED إذا ما قربت مغناطيسا لقطعة حديد وشعرت بقوة سحب عبر ذلك الفراغ، إذاً فقد شعرت بتأثير الحقل.
    Demek araba ile birlikte uçurumdan düşmesi gerekiyordu. Open Subtitles إذاً فقد كان عليها أن تسقط في تلك العربة.
    Demek yemek bugün daha lezzetliydi. Open Subtitles إذاً فقد إستئناف الجميع الغداء اليوم أليس كذلك؟
    - Yani bizi koruyordun? ! Open Subtitles إذاً فقد كنتِ تقومين بحمايتنا؟
    O halde yaptığı 40 yıl önce dostumuzun yanına kalmış. Open Subtitles -ليس بعد إذاً فقد أفلت قاتله بجريمته منذ أربعين عاماً
    Demek, bu bölgeyi tek başına aradın. Open Subtitles إذاً فقد قمت ببحث هذه المنطقة كلها لوحدك
    - Demek koltuk geldi? Open Subtitles إذاً فقد وصل الكرسي اليوم أجل ، وصل في الصباح
    Demek ki, köpekbalığı tekrar doğal yaşamına dönmeden önce biraz alıştırmış. Open Subtitles إذاً فقد حصل الفك المفترس على وجبة سريعة قبل أن يتجه إلى البراري؟
    Demek, sonunda Gala'da şarkı söyleyeceksin. Open Subtitles إذاً فقد قررتِ أن تغني في المهرجان في نهاية المطاف
    Demek Volm'un da balıkkafalardan daha iyi olmadığı ortaya çıktı. Open Subtitles إذاً فقد إتضح إن "الفولم" ليست "بأفضل من "رؤوس السمك
    Demek Mahşerin Atlıları'ndan biri daha geldi? Open Subtitles إذاً فقد وصل فارس آخر من فرسان يوم الدينونة؟
    Demek kötü adamımızdan erken davrandın ve bir şekilde onu iş üstünde yakaladın ve kaçmasına izin mi verdin? Open Subtitles إذاً فقد فاجأت المجرم، وبطريقة ما وهو متلبس بجريمته، وتركته يهرب؟
    Demek sorununu çözmüş, ...fakat asıl soru şu, sen kendi sorununu çözdün mü? Open Subtitles إذاً فقد وجدت حلاً لمشكلتها ولكن يبقى السؤال: هل حللت مشكلتكِ؟
    Tüm bu zaman boyunca altının peşindeymiş Demek. Open Subtitles إذاً فقد كانت بالفِعل تسعى خلف الذّهب طوال هذا الوَقت، هاه؟
    Demek başka çocuk istediğin için evlat edinildim. Open Subtitles إذاً فقد تبنّيتيني لأنكِ أردتِ طفلاً آخر
    Demek bir kurbanı öldürüp bir süre sessiz kalıyor. Open Subtitles إذاً فقد قتل ضحية واحدة، ثم دخل في سبات لفترة وجيزة
    - Yani geldiğimizi biliyorlardı. Open Subtitles إذاً فقد كانوا يعلمون بمجيئنا مسبقاً.
    - Yani elimizde bir tarih ve saat var. Open Subtitles إذاً فقد يكون لدينا تاريحاً وتوقيتاً،
    Fakat eğer depresyonunuzun olduğunu söylüyorsanız, ve her gün yirmi dakika başınızın üzerinde durmak kendinizi iyi hissettiriyorsa, O halde işe yaramıştır, çünkü depresyon nasıl hissettiğinizle ilgili bir hastalıktır, ve eğer iyi hissediyorsanız, O halde sonuç olarak artık depresif değilsinizdir. TED لكن إن قلت إن لديك اكتئاب، و أن الوقوف على رأسك 20 دقيقة كل يوم يجعلك تشعر بتحسن، إذاً فقد نفع بالفعل، لأن الاكتئاب هو مرض يتعلق بكيفية شعورك، و إن شعرت بتحسن، فإذاً إنك لست مكتئب على نحو فعّال.
    Öyleyse sana işe yarar bir şey vermeyeceğimi biliyor muydun? Open Subtitles إذاً فقد كنتِ تعلمين أنني لن أعطيكِ شيئاً ذا قيمة
    Yani ona orada vuruldu cesedi buradaki lastik izlerine kadar sürüklendi bu izler daha ufak bir arabaya ait. Open Subtitles إذاً فقد ضُرب هنا، وسُحبت جثته إلى هنا... حتى علامات الإنزلاق هذه، والتي هي آثار إطارات عجلات سيارة أصغر

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد