ويكيبيديا

    "إذا سمحتِ" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • izin verirsen
        
    • izin verirseniz
        
    Karşına daha çok yakışıklı erkek çıkar. Şimdi, izin verirsen. Open Subtitles أنتِ جذّابة، والطابور مليء بالشباب الأكفاء، والآن إذا سمحتِ لي
    Ve eğer izin verirsen, o çok özel insan beni bekliyor. Open Subtitles إذا سمحتِ ذلك الشّخص المميّز جدّاً بانتظاري
    Eğer bana izin verirsen, onunla konuşman için sana yardım edebilirim. Open Subtitles يمكنني مساعدتكِ في التحدث إليه إذا سمحتِ لي
    İzin verirsen odadan atmam gereken bir çocuk var. Open Subtitles إذا سمحتِ لي علي أن أطرد الأولاد من غرفتهم
    Kehanetler, eğer siz izin verirseniz gerçekleşirler. Open Subtitles النبوءات لها طريقة فى إثبات نفسها إذا سمحتِ لها بذلك.
    İzin verirsen, geç kalıyorum sana şunu söyleyeyim... Open Subtitles إذا سمحتِ لي ، فأنا متأخر لذا دعيني أخبرك بذلك
    Dönmeme izin verirsen elimden geleni yapacağıma söz veriyorum. Open Subtitles ولكن إذا سمحتِ لي بالعودة، فأعدكِ سأبذل قصارى جهدي للبقاء موضوعيّاً
    Eğer şoförün olmama izin verirsen kendimi daha iyi hissedeceğim. Open Subtitles سأشعر بتحسّن إذا سمحتِ ليّ أن أكون سائقكِ الخاص.
    Elbette. Kitabını okumama izin verirsen neden olmasın? Open Subtitles طبعاً ، إذا سمحتِ لي بقراءة كتابكِ طبعاً لما لا؟
    Ama bana izin verirsen işim bitince direk buraya gelip sana her şeyi anlatmak isterim. Open Subtitles ولكن إذا سمحتِ لي سأعود إلى هنا مباشرةً وسأقوم بإخباركِ بكلّ شئ
    Sana bir bardak şarap ısmarlamama izin verirsen, bir daha asla Paris'in sol yakasında ipimi asmayacağım. Open Subtitles إذا سمحتِ لي أن أشتري لكِ كوباً من النبيذ، لن أعلّق حبلي في الحيّ اللاتيني أبداً
    Jacqueline'nin evine bakarım ama Lillian'la klibimizi orada bitirmemize izin verirsen. Open Subtitles سوف أراقب منزل جاغلين إذا سمحتِ لي وليليان بإن نصور الفيديو الموسيقي الخاص بي في القصر
    Daire çiziyorsun, cancağızım. Eğer bana izin verirsen sana yardım edebilirim. Open Subtitles إنّك تدورين في حلقات يا عزيزتي والآن بإمكاني مساعدتك إذا سمحتِ لي
    Bana izin verirsen, onu nerede bulacağını sana gösterebilirim. Open Subtitles والآن إذا سمحتِ لي بإمكاني أنْ أريك أين تجدينها
    Açıkçası, şansımı deniyorum kahve yapmama izin verirsen belki iyi bir başlangıç yapmayı deneyebiliriz? Open Subtitles بصراحة، كنت لأختار أي منهما إذا سمحتِ لي بإعداد كوب من القهوة ربما يعيد نصب الأمور إلى مسارها الصحيح؟
    Yardım etmeme izin verirsen eminim bu davayı kolayca çözebiliriz. Open Subtitles الآن ، إذا سمحتِ لي بتقديم المُساعدة فأنا مُتأكد أننا نستطيع حل تلك القضية سريعاً
    Şimdi izin verirsen uyumam gerekiyor. Open Subtitles فقط في قول ما هو صحيح الآن , إذا سمحتِ لي , سأخلُد للنوم
    Parlak küçük kanatlarını koparmalarına izin verirsen, koparırlar. Tamam. Open Subtitles و إذا سمحتِ للآخرين أن يعاملوكِ بقسوة , فسوف يفعلون ذلك هُنا شبّهت سوء المعاملة بنتف أجنحة الحشرة الصغيرة حسناً
    Eğer izin verirsen sana evlilik sözü veriyorum. Open Subtitles إذا سمحتِ لي, أود أن "أطلب يديكِ للزواج"
    Eğer kehanetlere izin verirseniz çok kötü biçimlerde gerçekleşirler. Open Subtitles النبوءات لها طريقة فى إثبات نفسها إذا سمحتِ لها بذلك.
    İzin verirseniz, aynı şeyi laboratuar ortamında denemek istiyoruz. Open Subtitles إذا سمحتِ لنا، فيمكننا التحقق من دقتها بإستبدالهم في المختبر

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد