ويكيبيديا

    "إذن هذا" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • Yani bu
        
    • zaman bu
        
    • O halde
        
    • Öyleyse bu
        
    • İşte bu
        
    • Demek o
        
    • bu demek
        
    • mu yani
        
    • o zaman
        
    • - Demek
        
    Yani, bu kötü haber. Soru şu: hiç iyi haber var mı? TED إذن هذا هو الخبر السيء. السؤال هو: هل يوجد أي خبر جيد؟
    Yani bu sizi aldattığı anlamına gelmiyor. Eğer bu konuda şüpheniz varsa. Open Subtitles إذن هذا يثبت أنّها لم تكن تخونكَ إن كنتَ قلق حيال هذا
    20 yaşındayım, Yani bu mücadele benden 5 yaş büyük demek oluyor. TED عمري 20 سنة، إذن هذا الصراع يكبرني بخمس سنوات.
    Ancak delillerin tersi iddianın temelini sarsıyorsa o zaman bu ikinci derece deliller muhakeme edilmelidir. Open Subtitles عموماً إذا كانت الأدلة عكس ذلك ولا تستند لحجة إذن هذا يسمى أدلة غير مباشرة و يجب أن تكون موضـع تساؤل
    Pekâlâ. O halde saklama kutusuna gidiyor, öyle mi? Open Subtitles حسناً، إذن هذا سيُوضع في صندوق المخزن، صحيح؟
    Öyleyse, bu artık biz ve gölde saklanan şey arasında demektir. Open Subtitles إذن هذا يعني أن الأمر بيننا و بين ما يختبيء في البحيرة
    İşte bu insanların yaşlandığını görüyorsunuz, ve onların şimdiki veya bir sene önceki halleri, TED إذن هذا .. تجد .. هؤلاء الناس وهم يكبرون، وهاهم كما يبدون اليوم، أو السنة الماضية،
    Demek o çocuğun kalmasına karar verildi. Kore'de. Open Subtitles إذن هذا الطفل قرر أن يبقى فى كوريا.
    Yani bu da sadece tenis kıyafetin mi oluyor? Open Subtitles أوه، إذن هذا مجرد رداء للعب التنس، صحيح؟
    Yani, bu, benim de bugün öleceğimi göstermez, değil mi? Open Subtitles إذن هذا لا يعني بأنّي سأموت اليوم أيضاً، صحيح؟
    Yani bu da demektir ki, zaman kapsülü hala eski okulun içinde. Open Subtitles إذن هذا يعني بأنَّ كبسولة الزمن مازالت بالمدرسة
    Tamam, Yani bu görevli bir arbede çıkarmış, ve sonra herkes kapıya mı yığılmış? Open Subtitles حسناً , إذن هذا الحارس هم من بدأ الشجار حينئذٍ تدافع الجميع إلى الأبواب؟
    Yani bu demek oluyorki bana bir şans daha veriyorsun? Open Subtitles إذن هذا يعني أنكِ مستعدة أن تعطيني محاولة أخرى؟
    Yani bu adam silah tüccarı çetesinin gerçek beyni. Open Subtitles إذن هذا هو العقل المدبر لعصابة تجارة المخدرات.
    Yani bu salak bomba yaparken kazayla kendini havaya mı uçurmuş? Open Subtitles إذن هذا الأحمق قام بتفجير نفسه من دون قصد عندما كان يحاول صنع القنبلة؟
    Yani bu defterde avladığın adamların listesi var ve annene ait olan bu defterde de aynı isimler var. Open Subtitles إذن هذا الكتيب يحتوي على قائمة أسماء الرجال الذين كنت تطاردهم. وهذا الكتيب الخاص بأمّك، يحتوي على نفس قائمة الأسماء.
    Yani bu adam yerden 3.5 metre yükseklikteki binayı mı vurmuş? Open Subtitles إذن هذا الرجل أصاب مبنى على إرتفاع 12 قدما؟
    O zaman bu sınavlara girmeden önce de bunu yapacaksın. Open Subtitles إذن هذا ما عليك القيام به قبل أن تأخذي هذه الامتحانات.
    O halde seni garip, gizemli bir kapıdan çıkarken görmedim? Open Subtitles إذن هذا لم يكن باب غريب غامض الذى كنت تعمل عنده
    Öyleyse... bu kesin bilim değil, gelişiyor. Open Subtitles بالطبع إذن هذا ليس علماً حقيقياً بل تفسيري، أو فن إن شئتِ أن تسميه كذلك
    İşte bu tür deneyler, önümüzdeki yaklaşık 5, 7 ya da 10 sene boyunca inceleyecek olduklarımız. TED إذن هذا نوع من التجارب التي سنتطلع إليها في غضون الخمس، السبع، إلى العشر سنوات القادمة.
    Demek o sendin. Open Subtitles إذن هذا كان أنت
    Hiçbir şey hatırlamadığın doğru mu yani? Open Subtitles إذن هذا صحيح، أنت لا تتذكّر أيّ شيءٍ حقاً؟
    Kara Şövalyeler çok hayal kırıklığına uğrar. o zaman çıkmazdayız. Open Subtitles . الفرسان السود سيكونوا خائبين الأمل . إذن هذا مأزق
    - Demek Pelle'in babasısınız. Open Subtitles إذن هذا هو والد بيلي

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد