ويكيبيديا

    "إنه كذلك" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • öyle
        
    • Öyle zaten
        
    • - Öyle
        
    • - Evet
        
    • doğru
        
    öyle. Üstelik bugün MM var. Hastalık ve Ölüm Toplantısı. Open Subtitles إنه كذلك, و لدي جولات على المرضى و الوفيات أيضاً
    Eğer o adam, öyle demiyorum ama eğer o adam... Peki, o... Open Subtitles .. ـ لو كان كذلك، وأنا لا أقول إنه ـ إنه كذلك
    Evet öyle. Yeni enerji, yeni kaynalar. Yeni bir dünya. Open Subtitles نعم إنه كذلك, مصادر طاقة جديدة إنه عالم جديد تماماً
    öyle zaten. Ama bir banyo yapmam lazım. Biraz da kafamı dinlemeye ihtiyacım var. Open Subtitles إنه كذلك ، ولكنني أريد بعض الوقت وحدي وأريد أن آخذ حماماً
    - öyle. Bu kuru temizleme işini düşündüm de... Open Subtitles إنه كذلك. حسناً كنت أفكر بموضوع المصبغة.
    - Evet. Lejyoner olduğunu ispatladı. Tıpkı bugün bizim için ölen diğer on dokuz cesur Lejyoner gibi. Open Subtitles نعم، لقد أثبت إنه كذلك مثل 19 شاباً شجاعاً ماتوا لأجلنا اليوم
    - Aynen öyle. - Ya da ona yeni bir keman alabilirim. Open Subtitles ـ حسناً، إنه كذلك ـ أو بوسعي أن أشتري له كمان جديد
    çok zeki, öyle olduğunu biliyorum, fakat okula gitmek istemiyor. Open Subtitles إنه ذكى أعلم إنه كذلك لكنه لا يريد أداء دوره فى المدرسه
    Evet, öyle! Hemen yanına git. Çünkü o benim! Open Subtitles أجل , إنه كذلك , ويجب أن تذهبي إليه لإنه يكون أنا
    - Evet, efendim. Çok etkileyici. - Gerçekten, öyle. Open Subtitles نعم يا سيدى، إنه لشىء مثير للإعجاب إنه كذلك حقاً
    Bugün öyle! O zaman seni incitmek istemediğimizi de biliyorsun? Open Subtitles إنه كذلك اليوم إذن انتِ تعرفين اننا لن نؤذيكِ
    Evet, aslında bir bakıma öyle. Çünkü yapman gereken de bu. Open Subtitles بلى, في الواقع, في طريقةٍ ما, إنه كذلك, لأن ذلك ما يجب عليك فعله.
    öyle. Ama zavallı ata çok fazla yüklendik. Open Subtitles إنه كذلك بالفعل ، ولكننا ضغطنا كثيراً على الحصان المسكين
    - Akıl almaz bir şey bu. - Evet. Çünkü öyle. Open Subtitles ــ يبدو الأمر كالجنون ــ إنه كذلك بالفعل
    Hayır, öyle Bunu doğumgünü kartıma yazmıştı. Open Subtitles كلا, إنه كذلك. لقد كتب هذا في كارت المعايدة في عيد ميلادي.
    öyle, Bayan. Milli Emir Komutası. Open Subtitles إنه كذلك سيدتي أَطْلبُ سلطة قيادةِ وطنيةِ للسيطرة
    Evet, öyle. Neyse, bugün Mercedes'le randevum vardı. Open Subtitles أجل إنه كذلك, على أية حال لدي موعد مع ـ مارسيدس ـ اليوم
    Evet öyle. Biz az miktarda kremalar için oynuyoruz. Open Subtitles تعم إنه كذلك فنحن نلعب بالقطع الصغيرة التي تشبة ثماثيل المارشل
    öyle aslında. Bu bir Kadim numaralama sistemine benziyor. Open Subtitles إنه كذلك بالفعل، يبدو وكأنه نظام ترقيم قديم
    öyle zaten. Stafilokok bakteri sorunumuz vardı da. Open Subtitles إنه كذلك بسبب مشاكل متعلقة بإنتشار البكتريا
    - Eğer öyleyse, öyle olduğunu söylemiyorum... - öyle. Open Subtitles .. ـ لو كان كذلك، وأنا لا أقول إنه ـ إنه كذلك
    Evet doğru ama ben burada hanımefendi göremiyorum. Open Subtitles إنه كذلك بالفعل , لكنني لا أرى أي سيدة هنا

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد