Sana zarar vermek isteyenin önce beni geçmesi gerektiğini söylemiştim. | Open Subtitles | لحظة، أخبرتك أنّه أيّ أحد يودّ إيذاءك فعليه تجاوزي أوّلًا. |
Senin bir suçun yok ama yine de Sana zarar vermeye çalışacak. | Open Subtitles | إنها ليست غلطتك أنت لم تفعلي شيئاً لكنها ستحاول إيذاءك مجدداً هل تفهمين؟ |
Biliyorum ki onun aklındaki son şey Seni incitmek istemesi. | Open Subtitles | أعلم أنّ فكرة إيذاءك كان آخر شيءٍ يجول في خاطرها. |
Bu konuda ne yaparsan yap seni üzmek istemediğimi bil. | Open Subtitles | إن كان عليك معرفة أي شيء من هذا إعلمي بأني لم أكن أريد إيذاءك |
Sen de onun ne kolay kandırılabildiğini biliyorsun. zarar vermek istemedi. | Open Subtitles | تعلم مثلي تماماً أنه ساذج ويسهل التأثير عليه, لم يقصد إيذاءك |
Seni kırmak istemiyorum. Sana çok önem veriyorum. | Open Subtitles | لا أريد إيذاءك أهتم لأمرك كثيراً |
Theo! Seni incitmeye çalışmıyoruz. Seni geri getiren biziz. | Open Subtitles | (ثيو)، إننا لا نحاول إيذاءك نحن اللذان أعدناك إلى هنا. |
Sana zarar vermeyeceğim, Eleanor. Sana ihtiyacım var. | Open Subtitles | أنا لا أنوي إيذاءك يا (إلينور) أنا بحاجة إليك |
Sana söylüyorum, çünkü Seni incitmek istemiyorum. | Open Subtitles | أنت الوحيد الذي أخبرته لأني لا أستطيع إيذاءك. |
Sana zarar vermeye çalıştığım için üzgünüm. Bunu asla istemem. | Open Subtitles | آسف أنّي حاولت إيذاءك لما فعلت ذلك بإرادتي أبدًا |
Saygısızlık etmek istemedim. Ne demek istediğin şeyimde değil. Sadece Sana zarar vermek istiyorum. | Open Subtitles | لا يهمني إطلاقاً ما قصدته، أريد إيذاءك فحسب. |
Yani, Sana zarar vermek istemediğime bana inanmalısın, | Open Subtitles | أقصد، أنك ينبغي أن تعلم أنني لم أقصد أبدا إيذاءك |
Sana zarar vermek isteseydim yetim, kanın bu arabadan şelaleden akarcasına boşanırdı. | Open Subtitles | لو أردت إيذاءك أيها اليتيم، لسال دمك من هذه السيارة كشلال. |
Ben de Sana zarar vermek istemiyorum Proteus. | Open Subtitles | حَسناً أنا لا أريد إيذاءك بروتيس |
Biliyorum ki onun aklındaki son şey Seni incitmek istemesi. | Open Subtitles | أعلم أنّ فكرة إيذاءك كان آخر شيءٍ يجول في خاطرها. |
Bu konuda ne yaparsan yap seni üzmek istemediğimi bil. | Open Subtitles | إن كان عليك معرفة أي شيء من هذا إعلمي بأني لم أكن أريد إيذاءك |
- Seni üzmek istemiyorum ama gitmek zorundasın. | Open Subtitles | معذرةً، لا أحاول إيذاءك يا رجل ولكن عليك أن تذهب -يجب أن تكون أنت، آسف |
Lütfen, sana bir zarar vermek istemiyoruz. anlaşmak istiyoruz. | Open Subtitles | أرجوك لا نريد إيذاءك نريد أن نتكلم بالمنطق |
- Ama Sana zarar vermeye kalktı. | Open Subtitles | لكنّه حاول إيذاءك لكنْ لماذا؟ |
Seni kırmak istemedim. | Open Subtitles | لم أقصد إيذاءك. |
Seni incitmeye zorlar. | Open Subtitles | -كلا، سيرغمني على إيذاءك |
- Sana zarar vermeyeceğim. | Open Subtitles | -إنّي لا أحاول إيذاءك |
Bak, bu kasabada kimseyi incitmek istemiyorum. | Open Subtitles | استمع، لا أريد إيذاءك أو أي شخص في هذه البلدة |