"اجمل" - ترجمة من عربي إلى تركي

• en güzel
• daha güzel
• daha güzelsin
• daha iyi
• en tatlı
• çok güzel
• hoşsun
• güzelim
• daha hoş
• en harika
• kadar güzel

Bugünse kralım ve en güzel kadına sahibim. Kim bilebilirdi?
والان انا ملك وعندى اجمل ملكة بجانبى من فكر بذلك؟

Akıllı, seksi. Keşfedilmemiş. Deli dolu, karmaşık, gördüğüm en güzel şey.
انها منفتحة, تلقائية و صعبة انها اجمل امرأة رايتها فى حياتى

Oh, hayır. Şüphesiz ki, sen hristiyanlık alemindeki en güzel yaratıksın.
نعم و بدون شك إنك اجمل مخلوق في حفل عيد المسيحين

Bu cüppe yerine giyecek daha güzel elbiselerimin olmasını isterdim.
اتمنى لو كنت استطيع ارتداء شيئا اجمل من هذا الرداء

Bakmalarının tek sebebi buradaki en güzel kadın sen olduğun için.
حسنا، السبب الوحيد الذى يجعلهم يحدقون هو كونك اجمل امرأة هنا

! Seninle beraber günbatımını izlediğim o zaman hayatımın en güzel anıydı.
الوقت الذي كنت اشاهد فيه مغيب الشمس معك كان اجمل لحظات حياتي

Bu belki de kız arkadaşına yapabileceğin en güzel şey.
و ربما هذا اجمل شئ يمكنك القيام به مع صديقتك

Unutma, hayattaki en güzel bazı şeyler onun sana sunduğu sürprizlerdir.
تذكري: احد اجمل الاشياء في هذه الحياة المفاجات اللتي تبينها لنا

Aptalca gelebilir, ama onun hala gördüğüm en güzel kadın olduğunu... düşünüyorum ve onu hiç unutmadım.
اعرف ان هذا قد يبدو سخيفا, ولكنى مازلت اعتقد انها كانت اجمل امرأة رأتها عينى ولم انساها ابدا

Dünyadaki herhangi bir jürinin ülkesine hizmet için hayatının en güzel yıllarını veren birini mahkum edeceğini düşünmüyorsun, değil mi?
انت لا تعتقد ان أي هيئة محلفين بالعالم ستدين فتى قدم اجمل سنوات حياته لخدمة البلد؟

Cathy Moore. Tüm El Salvador'daki en güzel İrlandalı.
كاثي مور سيدتي الجميلة, اجمل فتاة في السلفادور

Sen benim hayatım boyunca gördüğüm en seksi ve en güzel kadınsın.
انت اجمل و اكثر اثاره من كل النساء التى رايتها فى حياتى كلها

Ama bazen düşünüyorum da... şu ana kadar gördüğüm en güzel yüze sahipsin.
لأن في بعض الأحيان أعتقد بأن لديك اجمل وجه لم ارى مثله على الإطلاق

Ve kristal bir kafesin içinde Cinlerin Perisi, bütün elmaslardan daha güzel.
وداخل قفص من الكريستال هناك حورية الجان ، اجمل من اي الماس.

3,5 metre bayan. Bundan daha güzel bir ağaç bulamazsınız.
اثنا عشر قدماً سيدتي لن تجدي شجرة اجمل من هذه

Biraz daha renkle şu kaktüs gülünden bile daha güzel olursun.
اكثر من ذالك وستكونين اجمل من اي زهرة على الاطلاق

O kızdan çok daha güzelsin... ve o evleniyor.
انتى اجمل بكثير من هذه الفتاة... وهى سوف تتزوج.

Karşılığında sana verebilecek çok daha iyi bir şey bulmalıyım.
يجب أن افكر فى شىء اجمل اعطيه لك فى المقابل

- Sen şimdiye kadar tanıdığım en tatlı uzay oyuncağısın.
الست انت اجمل دمية فضاء رايتها فى حياتى؟

Özür dilerim ama, çok güzel ayakların var.
أنا أنا اسف ولكن عندك اجمل قدم رأيتها بحياتي

Gerçek olamayacak kadar hoşsun
انت اجمل من ان تكونى حقيقة

Hapse girmek için fazla güzelim.
أنا اجمل من ادخل السجن سأصبح بين يديهم مثل لوحة جماعية

Burası eski sevkıyat odasından çok daha hoş olmuş, değil mi?
هذه اجمل من غرفه الشحن القديمه،أليس كذلك ؟

Senin gibi bir kızın beni öpmesi, başıma gelen en harika şey olurdu.
لأحصل على فتاه مثلك لتقبلني سيكون ذلك اجمل شيء على الاطلاق

Kuramım yanlış olamayacak kadar güzel. Birileri bunu kanıtlayacaktır.
نظريتي اجمل من ان تكون خاطئة لا بد و ان يثبتها احد