| Bunu beni eğiten adamdan aldım. O da kendisini eğitenden almış. | Open Subtitles | اخذته من الرجل الذي دربني وهو اخذه من الرجل الذي دربه |
| Ben aldım çünkü bir sonraki kiralık arabamı haşat etmeni istemiyorum. | Open Subtitles | اخذته لأنه لم أكن أريد منكِ أن تدمري سيارتي المؤجرة الاخرى |
| Üniformasıyla gömülmesi için onu evine götürdüm. | Open Subtitles | لقد اخذته لبلدته ليدفن هناك ببدلته الرسميه |
| Bay Grissom söyleyene kadar Amanda aldığını fark etmemişti. | Open Subtitles | اماندا لم تعرف انها اخذته حتى اخبرها السيد غريسوم هنا |
| O benim her şeyimdi, ve sen onu benden aldın, seni hasta hayvan. | Open Subtitles | هو كان كل حياتي وانت اخذته مني ايها الحيوان القذر |
| Tek yaptığım kızı bir topar paraya götürmekti ki anladığım kadarıyla memnuniyetle aldı ve şehirden ayrıldı sensiz. | Open Subtitles | رجاء كل ما فعلته هو جلب تلك الفتاة الى انتظار كومة من المال والذي أرى أنها اخذته بسرور قبل أن تترك المدينة |
| Bu, Kemidov'dan aldığım. Yemin ederim. | Open Subtitles | هذا هو الذى اخذته من كيميدوف, اقسم على ذلك |
| - Şu çiftçiden aldığın silahı. | Open Subtitles | لماذا لا تعطيني المسدس الذي اخذته من الريفي؟ |
| Dün akşam bir rehinciden aldım. Hoşuna gideceğini düşündüm. | Open Subtitles | اخذته من محل مستعمل في الليلة الماضية، ظننت أنك قد تتحمس له |
| Richard'ı anımsamak için aldım. Hepsi bu. | Open Subtitles | اخذته لاني كنت اريد شئ يذكرني بريتشارد , هذا كل الموضوع |
| - aldım. - Ana bilgisayara yüklememiz gerek. | Open Subtitles | اخذته نحتاح لتحميلة الى الحاسبوب المركزى |
| İlk kayınbabası Vicente De La Huerta'dan aldım. | Open Subtitles | اخذته من والد زوجها الأول فينسنت دي لوهيرت |
| Dün hastahaneye götürdüm onu. Bir bardak su verdim. | Open Subtitles | لقد اخذته الى المستشفى البارحة واعطيته كوب من الماء |
| Evet, onu klübe götürdüm. Bana şampanya ısmarladı. | Open Subtitles | نعم ، لقد اخذته للصالون ، لقد ابتاع لي الشمبانيا |
| Sağlık ekipleri öyle düşünmüyor ve ne aldığını öğrenemezlerse nasıl yardım edeceklerini bilemezler. | Open Subtitles | -المسعفين يقولن عكس ذلك وهم لا يستطعون مساعدتها من دون أنّ يعرفوا ما الذي اخذته. |
| Kimseye bunu benden aldığını söyleme. | Open Subtitles | ... لذلك هل يمكنك ان تعطيني رقم هاتفك ؟ لا تخبري اي احد انك اخذته منيّ |
| Onu aldın çantalarını bagaja koydun ve doğruca limana sürdün. | Open Subtitles | أنت اخذته بالسيارة ضع حقائبه في صندوق السيارة وقد مباشرةً إلي المخزن |
| Onunla konuşacağını söylemiştin ama onu rehin aldın. | Open Subtitles | انت قلت انك تريدين التحدث معه لكن بدلا من ذلك اخذته رهينة |
| Ama eşim boşanırken aldı. | Open Subtitles | لكني زوجتي اخذته عند طلاقنا |
| Odasından aldığım kâğıtlarda ...bulduğum bir şifre. | Open Subtitles | انها شفره وجدتها في الورق الذي اخذته من حجرته |
| O gün benden aldığın Sig manevi değeri var. | Open Subtitles | اتعلم ان ذلك المسدس الذي اخذته مني كان خاصه |
| Öğlen parasını almaya gitti ve bankaya yatırmak için benim aldığımı öğrendi. | Open Subtitles | عندما ذهب ليقبض راتبه فأكتشف اننى اخذته ووضعته فى البنك لحسابه |
| Duruşmaya götürürsem kızı mahvederler. | Open Subtitles | . اذا اخذته الى المحكمه سوف نحطمها |