Sizin, çalındığını iddia ettiğiniz bir bilgisayar ele geçirdik. | Open Subtitles | لقد تذكرنا جهاز الحاسوب، انت ادعيت أنه سرق منك |
Ve bir zamanlar sevdiğini iddia ettiğin kadın için. | Open Subtitles | ومن اجل المرأة التي ادعيت انك تحبها في يوم من الايام |
Ve senin iddia ettiğin gibi bu tahlilde işin eğlenceli kısmı filan değil... | Open Subtitles | وإنما لإنهاء القهوة سريعاً ..وذاك التحليل ليس الجانب المُسلِّى فى الأمر كما ادعيت.. مع الأسف |
Bir hafta olacağını iddia ediyorsun ama senin kuru temizlemecine güvenmiyorum. | Open Subtitles | ادعيت أنّ الأمر سيستغرِق أسبوعاً فقط لكنني لا أثق بمتجر التنظيف الذي تتعاملين معه |
Ben de hasta numarası yaptım, bu yüzden hadi şu işi alaşağı edelim. | Open Subtitles | لقد ادعيت بأني لدي حُمى، لذا ... دعنا ننقل هذا الشئ الى الداخل |
Sizinle seks yaptığını iddia ettiğiniz yerlerle ilgili ifade verdi. | Open Subtitles | أخبرنا بشهادته عن أمكان تواجده خلال الليالي التي ادعيت فيها أنكما أقمتما علاقة |
IQ'nun 130 olduğunu iddia etmişsin. | Open Subtitles | لقد ادعيت أن مستوى ذكائك هو مائة وثلاثين |
Ve şayet eviniz bir sex shop'a benzemiyorsa bir kaç dakika önce iddia ettiğiniz gibi evinizde televizyon izlemiyordunuz. | Open Subtitles | ما لم تكن شقتك تبدو كمتجر جنسى فانت لست كما ادعيت منذ بضعة دقائق |
Peki beraber olduğunuzu iddia ettiğiniz bayanın adı neydi? Hatırlamıyorum. | Open Subtitles | ما هو اسم السيدة التي ادعيت انك كنت معها؟ |
- Sevdiğini iddia ettin her kadına. | Open Subtitles | على ذريتك على كل امرأة ادعيت أنك لم تحب مثلها من قبل |
Ne zaman New York'a gelsek bunu iddia ediyordun. | Open Subtitles | أو هكذا ادعيت كلما وجدنا أنفسنا في نيويورك |
Zihninizin nasıl çalıştığını bildiğimi iddia etmeyeceğim fakat bunu görmenin sizin için önemli olacağını düşündüm. | Open Subtitles | لقد ادعيت معرفة طريقة عمل عقلكِ أنا واثق أن هذا من المهم بمكان لكي ترينه |
Mahkemede, beynini yıkadığını ve ruhunu çaldığını iddia ettiğin insana mı? | Open Subtitles | الشخص الذي ادعيت له بالمحكمة خرب عقلك وسرق روحك؟ |
Tutuklanınca,polis oldugunu iddia ettin. | Open Subtitles | عند اعتقالك ادعيت بأنك مفتش الشرطة |
Çok sevdiğini iddia ettiğin topraklar sana baksın. | Open Subtitles | دع الأرض التي ادعيت أنك تحبها كثيرا... تعتني بك |
Böylece bizi korumak için, biz öldüğünü iddia. | Open Subtitles | من اجل حمايتنا , انت ادعيت بأننا اموات |
Sebepsiz yere kovulduğunuzu iddia etmişsiniz. | Open Subtitles | ادعيت أنه طردك دون مسبب |
Chumhum'un sahipliğini iddia ettiniz mi? | Open Subtitles | هل ادعيت الملكية لـ"تشام هام"؟ |
- Yalan söylediğini iddia ettin. - Evet. | Open Subtitles | لقد ادعيت انه كذب- اجل- |
Dikkatini dağıtmak için başım ağrıyormuş numarası yaptım. | Open Subtitles | ادعيت, باني اعاني من صداع لاشتت انتباهه |