Hiç kimse neyin daha çok tatmin edici olduğuna karar bile veremez. | Open Subtitles | لا أحد يمكن أن يقرر في أي وقت ما هو اكثر ارضاء. |
Bir yarrak belki on genç kızı tatmin edebilir ama olgun bir kadını, on erkek biraraya gelse bile zor tatmin eder. | Open Subtitles | ديك واحد يستطيع ارضاء عشر دجاجات ولكن عشرة رجال لا يستطيعون ارضاء امرأة واحدة |
Tutkulu seks, egonun bol bol tatmin edilmesi ve suçluluk duymadan ayrılmak. | Open Subtitles | غرام ملتهب ، الكثير من ارضاء الذات وفراق خالي من الذنب |
Bunu bir düşün, Molly..., ...çünkü aldatan eşlerin izleminin dedektifle tatmin edici olmadığını sende bende çok iyi biliyoruz. | Open Subtitles | فكري بها ، مولي لان كلانا يعلم ان مطاردة خونة الطرق ليس اعلى درجة من ارضاء المحقق |
- İçimden gelen bir şey. İşverenimi her açıdan memnun etmek isterim. | Open Subtitles | شىء داخلى وهو ارضاء رب عملى باى طريقة ممكنة |
Senin üstünde olmama izin vermen, çok daha tatmin ediciydi. | Open Subtitles | انها طريقة اكثر ارضاء أن أدعك تكون في الأعلى |
Bunu yapmanın çok daha tatmin edici bir yolunu düşünebilirim. | Open Subtitles | بوسعي التفكير في أمر أكثر ارضاء أفعله بها |
Ama tatmin etmesi zor bazı kötülükler vardır. | Open Subtitles | ولكن هناك بعض انواع من الشياطين. التي ليس من السهل ارضاء. |
Sen kendini sadece bir erkeği tatmin etmeye adamışsın. | Open Subtitles | وتلتفت كامل قيمتها الذاتية في ارضاء الرجل. |
Yani, benim için küçük bir çocuğun gözlerinin içini görmek o çocuğun gözlerindeki merakı görmek daha tatmin edici. | Open Subtitles | اعني, بالنسبة لي هو اكثر ارضاء لأرى ...... الاطفال الصغار , يرون ذلك عجيب كـ |
- Hayır, bedensel tatmin. | Open Subtitles | لا ، ارضاء الجسد |
Ben diğer dokuzunu tatmin etmeliyim! | Open Subtitles | و أنا يجب علي ارضاء تسع |
Merakınız tatmin oldu mu? | Open Subtitles | هل تم ارضاء لقافتك ؟ |
Benliğimi tatmin etmek için değil. | Open Subtitles | ليس من أجل ارضاء غرورى |
Anne... Walker Landing'i bankayı tatmin etmek için teminat olarak göstermek üzereyiz. | Open Subtitles | "(نحن على وشك يا أمي أن نضع "خمور (والكر عرضة للخطر من أجل ارضاء المصرف |
Yani Conley, köpeğini tatmin etmesine rağmen beni yenebilir. | Open Subtitles | اذاً (كونلي) يستطيع ارضاء كلبه ولايزال سوف يهزمني؟ |
Vali aptal falan değildi sadece solcuları memnun etmek istemişti. | Open Subtitles | الحاكم لم يكن احمق على الاطلاق... قرر ارضاء اليسار |
- Mr. Pitt'i memnun etmek istedim. | Open Subtitles | -أردت ارضاء السيد (بيت ). |