Apandis, bir zamanlar atalarımızın bağırsak sistemlerinin bitkileri sindirmek için kullandığı bir parçası olabilir. | TED | الزائدة الدودية، من ناحية أخرى، لربما كانت مرةً جزءًا من الجهاز المعوي الذي استخدمه أسلافنا في هضم المواد النباتية. |
- Lynch'in kullandığı telefonu mu? - Hayır, arkadaşının. | Open Subtitles | الهاتف الذى استخدمه لينش لا, بل الذى استخدمه صديقه |
Birisi, onu bir şeye sertçe vurmak için kullanmış gibi. | Open Subtitles | كما لو أن أحد قد استخدمه لضرب شيئاً ما بقوة |
Bu işler için kullandığım küçük bir yer var. Dert etme. Bu gece ararsın. | Open Subtitles | لدي مكان صغير استخدمه لاجل هذه اه الاشياء اتصل بى الليلة |
Bu konuda pek iyi sayılmam. Onu sadece işemek için kullanıyorum. | Open Subtitles | أنا لم أعد جيداً كما كنت سابقاً أنا فقط استخدمه للتبول! |
Ya kamp yapıyordu ya da cesedi taşımak için kullandı. | Open Subtitles | اما انه كان يخيم منذ فترة او استخدمه لينقل الجثة |
Evet ama kullanmadım, kimseye zarar vermedim. | Open Subtitles | أجل، ولكنّني لم استخدمه ولم أقم بإيذاء أحدهم |
Reese'in araplar için kullandığı garip zehir değil mi bu? | Open Subtitles | اليس هذا السم الذي استخدمه المخبول ريس عندما قتل الاطفال العرب؟ |
Muskaviç'i öldüren, Reese'in kullandığı zehri biliyordu. | Open Subtitles | مهما كان الذي فعله موسكافيتش, انه يعرف السم الذي استخدمه ريس. |
Ve Tesla'nın, medeniyetimizin lokomotifi olan elektrik sistemimizin inşasında kullandığı prensip de buydu. | Open Subtitles | التيار الكهربي المتردد ذاك الاختراع الذي استخدمه تيسلا فيما بعد لصنع الكهرباء التي تسير حضاراتنا اليوم |
McCall'un kullandığı silahı ve kurşunu kullanıyoruz. | Open Subtitles | تماما مع استخدام نفس السلاح الناري والذخيرة الذي استخدمه ماكول في فنائه الخلفي ضد هاستينغس |
Comey laboratuardan her ne çaldıysa ya kullanmış ya da yanında mı götürmüş? | Open Subtitles | لذا,اأيا كان ما قام كومى بسرقته من المختبر,اما أنه استخدمه أو أخذه معه |
Birisi kafasına kurşunu sıkmadan önce onu küllük olarak kullanmış. | Open Subtitles | شخص ما استخدمه كمُنفضة سجائر قبل وضع رصاصة في رأسه. |
Nitzberg şu kimliğimi gizlediğim iş için kullandığım bir isim. | Open Subtitles | نتزبيرغ هو اسم استخدمه لذلك الشيء السري. |
Sırf postacımıza laflamak için bu siteye kullanıyorum. | Open Subtitles | أنا استخدمه فقط لأقول شيئاً لساعي البريد. |
Ya da Hitchens'a satmadı. Onun üstünde kullandı. | Open Subtitles | ماذا لو لم يبعه على الاطلاق لـ هيتشنز بل استخدمه عليه |
Ömrümde hiç silah kullanmadım ama gerekirse kullanırım. | Open Subtitles | لم أستخدم السلاح فى حياتى ولكننى سوف استخدمه أذا أضطررت لذلك |
Al bunu git başkasında Kullan. Seni burada istemiyorum. Derhal gidiyorsun. | Open Subtitles | استخدمه مع امرأة أخرى أريدك أن تغادر المنزل في الحال |
Daha önce kullandığını biliyoruz, durdurmak istiyorsan ikimizi de vurmak zorunda kalacaksın. | Open Subtitles | نعلم أنّه استخدمه من قبل إن كنت تريدين إيقافنا فسيتحتّم عليك قتلنا معاً |
- İşte burada. Çok kuvvetlidir, az kullanın. | Open Subtitles | ها هو، إنه جيّد، لكن استخدمه بإعتدال |
Bunu kullanan ilk kişilerden biri 17. yüzyılda Robert Hooke'tu. | Open Subtitles | روبرت هوك كان من أوائل من استخدمه هو في القرن السابع عشر |
Askeriye, manyetik bantlardan önce kayıt için bunu kullanıyordu. | Open Subtitles | استخدمه الجيش لتسجيل قبل الشريط المغناطيسي |
Bu çalışan bir prototip. Tüm atlayışlar için kullanacağım. | TED | انه نموذج عملي .. وجاهز .. وسوف استخدمه في كل تجارب القفز |
Eski iş dosyaları ama çoğunlukla yılbaşı kartlarını ve yemek tariflerini yazmak için kullanıyordum. | Open Subtitles | ملفات عمله القديمة، لكن في الغالب استخدمه لبطاقات التهنئة بأعياد الميلاد ووصفات الطعام. |
Birçok şey için kullanabilirim bunu. Benim su kaynağım olabilir. | Open Subtitles | قد استخدمه في أشياء عدة قد يكون مخزون مياهي |