En azından Spooner sokağında botu olan en şişman kişi ben olacağım | Open Subtitles | حسناً, على الأقل سأكون اسمن واحد في شارع سبونر سيحصل على قارب |
Sanki dünyanın en şişman adamı diyet tavsiyeleri veriyor. Alo! | Open Subtitles | مذهل ، انه اسمن رجل بالعالم يعطي نصائح للمواعدة |
Artık en şişman papağanı olana mı veriyorlar? | Open Subtitles | هل يعطونها الآن لصاحب اسمن ببغاء؟ |
Küçük bir dairede oturan, 25 kilo daha ağır ve her şey yolundaymış gibi davranan biriydin. | Open Subtitles | وهذا ما كنت تفعله قبل مقابلتها تجلس في تلك الشقة الحزينة اسمن ب50 رطلا ,تتظاهر بان كل شيء على مايرام |
Egzersiz yapmalıyım, kendimi biraz kilo almış gibi hissediyorum. | Open Subtitles | احتاج التمرين ! اشعر و كأنني اسمن قليلاً |
- Tanrım, Şişmansın sen. - Benden daha şişman. | Open Subtitles | ـ الاهي انك سمين ـ انه اسمن مني بكثير |
"dünyanın en şişman adamını... | Open Subtitles | و اسمن رجل في العالم |
- Boog daha şişman. Olamaz. | Open Subtitles | -بوج) اسمن, محال) |
Senden daha şişman. | Open Subtitles | انه اسمن منك |
Belki biraz kilo alırım diye düşünmüştüm | Open Subtitles | توقعت اني سوف اسمن قليلا |
O kadar kilo almadım! | Open Subtitles | لم اسمن كثيراً |