ويكيبيديا

    "اشترى" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • aldı
        
    • almış
        
    • almıştı
        
    • aldığını
        
    • alan
        
    • al
        
    • aldığı
        
    • aldım
        
    • almak
        
    • alıp
        
    • aldık
        
    • alıyor
        
    • getirmiş
        
    • satın alır
        
    Bir ay önce o kitabın sinema haklarını satın aldı. Open Subtitles منذ شهر اشترى حقوق انتاج فيلم لقصة حققت أعلى المبيعات
    Bir ay önce o kitabın sinema haklarını satın aldı. Open Subtitles منذ شهر اشترى حقوق انتاج فيلم لقصة حققت أعلى المبيعات
    Mükemmel. Baban, bu Cumartesi günkü David Copperfield için bilet almış. Open Subtitles هذا رائع، أباك اشترى لنا بطاقة لحضور ديفيد كوبرفيلد هذا السبت
    Tüm bildiğim, herifin biri o tüfek için birşeyler almış. Open Subtitles كل ما أعرفه أن رجلا اشترى بعض المواد له، حسنا؟
    Ama birkaç ay önce kendine bir mezar yeri almıştı. Open Subtitles و لكنه اشترى قطعة ارض لمقبرة الدفن منذ اشهر قليلة
    Bir kere benden humus aldığını hatırlıyorum. Parasını ödemişti. Open Subtitles بالرغم من أنه قد اشترى منى بعض الطحالب يوماً ما
    Ama izi okuyabilirim böylece bu bizi ruhu alan meleğe götürebilir. Open Subtitles ولكن بإمكاني قراءة العلامة ومعرفة اسم الكائن السامي الذي اشترى الروح
    Paulie, 39. Caddeye git, 18 adet minder al ve faturayı bana getir. Open Subtitles بولى أريدك فى شارع 39 اشترى 18 فرشا للرجال ليناموا عليها و احضر لى الفاتورة
    Biliyorsun babam ben yedi yaşımdayken bu takımı satın aldı. Open Subtitles أتدري ، أبي اشترى هذا الفريق عندما كنت بعمر السابعة
    Ama ailem bunun yerine bana küçük plastik bir tavuk aldı. Open Subtitles بدلاً من شرائها لي اشترى لي أهلي تلك الدجاجة البلاستيكية الصغيرة
    Hal Weidmann bu kabini satın aldı ve evinin bahçesine yerleştirdi. Open Subtitles هال وايدمان اشترى تلك الكابينة من الحكومة و انتقلت إلى ملكيته.
    Bana spor ayakkabı aldı, evine gitmeme ses çıkarmıyor, bir çocuğun ihtiyaçlarını biliyor. Open Subtitles اشترى لي حذاء رياضي ويسمح لي بالذهاب إلى منزله ويعلم ما يحتاجه الأطفال
    Bay North, resmin tarihini bildiği halde karaborsadan resmi satın aldı. Open Subtitles السيد. نورث اشترى اللوحة من السوق السزداء عالما تاريخها بشكل جيد
    24 saat içinde, Curtis Heller Geri Viteste Yaşamak'ı satın aldı. Open Subtitles خلال أقل من 24 ساعة, كورتيس هيلر اشترى فلم العيش بالعكس
    Teknoloji oyuncakları ve pornoyla alakası olmayan altın bir kol saati satın almış. Open Subtitles حسنا ، ألعاب ذات تقنية عالية و إباحية وفجأة اشترى ساعة يدوية ذهبية
    Biri tüm şakayıkları almış, ...ve limuzinimi kesinleştirmek için aradığımda, ...Jersey'de bir bayan bekarlığa veda partisi için kiralanmıştı. Open Subtitles وشخص ما اشترى كل زهور الفاونيا وعندما اتصل للتأكيد على الليموزين, تم استئجارها لحفلة بكالوريس في جيرسي القلب يتسارع
    Gizemli kazanan bileti yaklaşık dün gece 7:07 sularında almış. Open Subtitles الفائز المجهول الهوية اشترى بطاقته في 7: 07 الليلة الماضية
    14 yaşındayken annemler bana bir kimya seti almıştı. Ben de su yapmaya karar verdim. TED عندما كنت في الرابعة عشر من عمري، اشترى لي والداي عدة أدوات للكيميائيين وقررت بأن أصنع الماء
    Emekli olan adam. Onun çiftlik satın aldığını söylememiş miydin? Open Subtitles إنه الشخص الذي تقاعد ألم تقل أنه اشترى مزرعة؟
    Numaraya yazdım ve Sharon'ın kızlarını alan bütün adamları buldum. Open Subtitles أدخل الرقم وسوف أجد كل رجل اشترى إحدى فتيات شارون
    Akşama Rio'ya dört bilet al, birinci sınıf. Open Subtitles اشترى 4 تذاكر درجه اولى متجهه الى ريو هذا المساء
    Bunu sadece sana şu antika robot oyuncağı aldığı için söylüyorsun. Open Subtitles أنت تقول هذا فقط لأنه اشترى لك تلك اللعبة الروبوتية العتيقة
    # Zekiymişim gibi gözükeyim diye bir Independent gazetesi aldım # Open Subtitles اشترى المستقلة لجعل لي تبدو وكأنها حصلت على العقول ♪
    Yaptığım ilk şey, o parayla kendime bir takım almak oldu. Open Subtitles اول شئ افعله ، ان اشترى لنفسي بذلة اليس كذلك ؟
    Büyük kimya sanayi fabrikaları ellerindeki toksik atıkları kampa gönderiyorlar, ve gruplar halinde mahkum satın alıp onları deneylerinde kullanıyorlar. Open Subtitles وألوان السموم تُجْلَب من مصانع الكيمياء إلى المعسكرات. وربما اشترى المصنع جملة من المعتقلين ابتغاءَ التجارب. ‏
    Bir de kocaman bir pili olan bir el feneri ve birkaç tane küçük hoparlör satın aldık. TED ذهبنا اشترى مضيا مع بطارية كبيرة جداً، وحفنة صغيرة من المتكلمين.
    Bir kola alıyor... ve ikinci katta Bayan Reid tarafından görüldüğü gibi, yavaş adımlarla... önüne polislerin yığılmış olduğu, daha uzaktaki... kapıdan dışarı çıkıyor. Open Subtitles لا .. اشترى كولا و بوتيرة بطيئة , رصدت من قبل السيدة ريد في الطابق الثاني
    Yuki-san bana dün gece anlattı, savaştan sonra... Sato'nun babası büyük ticari balıkçı tekneleri getirmiş. Open Subtitles بعد الحرب، والد ساتو اشترى مركب صيد كبير
    Dostum, bahse girerim, biz bombalamaya başlar başlamaz bu zengin hacılar uçağa atlayıp Albany'ye gider ve bir taksi satın alır. Open Subtitles يا رجل ، أنا راهنتك حالما بدأنا القصف هذه الغنية حصلت على تذكرة الطائرة ليصبح سخيف ألباني و اشترى سيارة أجرة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد