Bu işe başladığını biliyorum, ama seni görmek istedim. Seni özledim. | Open Subtitles | انا اعلم انك بدأت عملك ، واحببت ان اراك اشتقت اليك |
Sadece iki günlüğüne gitti, yarın dönecek. Onu şimdiden özledim. | Open Subtitles | لقد غابت لمدة يومين وستعود غداً و قد اشتقت لها |
Biliyor musun, bunu diyeceğim aklımın ucundan bile geçmezdi ama liseyi özledim gerçekten. | Open Subtitles | لم اعتقد ابدا اني ساقول هذا ولكني اعتقد اني بالفعل اشتقت الى المدرسه |
Karanlıkta yatağımda uzanıp yeni CD'mi dinlerken uykuya dalmayı özlüyorum. | Open Subtitles | لقد اشتقت لاستلقائي على فراشي ونومي أثناء سماعي لإسطوانةٍ جديدة |
Beni o kadar mı özledin? Seni içeriye aldırmak için torpil yaptırıyorum. | Open Subtitles | اشتقت لي للغايه، حيث يتوجّب علىّ أن استخدم نفوذي لجلبك للداخل مجدداً |
Biliyor musunuz, sizinle beraber olmayı ve birlikte içki içmeyi gerçekten özlemişim. | Open Subtitles | تعلم , لقد اشتقت لتسكعنا مع بعضنا ونتناول بعض الشراب |
çocuklarımı özledim, ve burada olduğun sürece Francisco... benimle biraz daha fazla ilgilenebilirsin. | Open Subtitles | اشتقت لابنائي, بما انك هنا فرانسكو هل يمكنك ان تعطيني القليل من الاهتمام |
Sana sert adam numarası çekmekten bıktım. özledim seni Gail. | Open Subtitles | لقد تعبت من هذا الهراء يا غيل, لقد اشتقت اليك |
Seni gerçekten özledim. Ne kadar kızgın olursan ol, abinle konuş. | Open Subtitles | لقد اشتقت لكِ حقاً، بغض النظر عن مدى غضبكِ عينا نتحدث |
Herkesi çok özledim ve söz veriyorum iletişimde kalma konusunda daha iyi olacağım. | Open Subtitles | اشتقت اليكم جميعا يا رفاق واعدكم بانني ساصبح افضل بالبقاء على اتصال دائم |
sadece şunu söylemek istiyorum seni çok özledim, ve seni seviyorum, ve lütfen geri dön ve hayatta kal. | TED | فقط أريد أن أقول أنني اشتقت إليك و أنني أحبك و من فضلك عودي إلي و ابقي حية |
Arapçayı özlediğimi fark ettim. Harflere bakmayı, anlamlarını özümsemeyi özledim. | TED | اشتقت للنظر إلى الحروف، واستيعاب معناها. |
özledim seni. Belki konuşabiliriz diye düşündüm. | Open Subtitles | اشتقت إليكِ، وفكرت أنه ربما يمكننا التحدث |
Ailemi özledim Susan, ve eve gitmek istiyorum. | Open Subtitles | اشتقت إلى عائلتي ، سوزان وأريد أن أذهب إلى البيت أوه يا إلهي .. |
Olaysız yokluğum sırasında sizleri özledim. | Open Subtitles | لقد اشتقت لكم اثناء غيابي الخالي من الأحداث |
Seni çok özledim. Çok kötü görünüyorsun. Ne oldu? | Open Subtitles | اشتقت إليك كثيراً, تبدو بحال مزرية عزيزي, ما الخطب ؟ |
Seni özlüyorum, fakat yalnızca bunun yeterli olup olmadığını bilmiyorum. | Open Subtitles | لقد اشتقت لك لكني لا أعرف إن كان هذا يكفي |
Ben de özlüyorum. Hepimiz özlüyoruz. | Open Subtitles | و أنا أيضاً اشتقت اليه جميعنا اشتقنا اليه |
Kardeşlerini özledin de onlarla görüşmeye mi geldin? | Open Subtitles | لقد اشتقت لأشقائك كثيراً لذا أتيت لتلحق بهم؟ |
Seni özlemişim, oğlum. Tekrar beraber olacağız. | Open Subtitles | لقد اشتقت إليك يا بني سيكون لدينا الوقت معاً. |
Sendin, sesini duymayı özlemiştim gözlerine tekrar bakmayı. | Open Subtitles | السبب أنتِ اشتقت لسماع صوتكِ و للتحديقِ في عينيكِ |
Bir süreliğine yerlerinden ayrılmışlardı. Ben de seni özlediğim için koştum geldim. | Open Subtitles | تركوا مكانهم لفترة بالتالى ركضت الى اعلي لأني اشتقت الى رؤيتك ؟ |
Siz beni özlediniz mi? Tabii. Patron! | Open Subtitles | لماذا اشتقت لي - طبعا ، رئيس العميلة لي ستحضر لنا المذكرة - |
Onu özlediğini biliyorum. Ben de onu özlüyorum. | Open Subtitles | أعلم أنك قد اشتقت إليه لقد اشتقت إليه ايضاً |
Öylesine özlüyor ki niyatinde hüzne dönüşüyor. | Open Subtitles | لقد اشتقت لذلك كثيراً وذلك يشعرني بالحزن |
Böldüğüm için üzgünüm. Sıkıcı konuşmaları kaçırdım mı? | Open Subtitles | أنا آسف لمقاطعتكم لقد اشتقت إلى كل تلك الخطب المملة |
İki kolunla lütfen, beni özlemişsin gibi. | Open Subtitles | -تعال ذراعان، من فضلك كما لو أنك اشتقت لي |
Lisa'yı özlemiş olsam da, hayat onsuz daha rahattı. | Open Subtitles | بالرغم من ذلك فقد اشتقت لِليسا كانت الحياة اسهل بدونها |
Aptal bir yavşağın ensenden aşağı buz parçaları atmasını mı özlüyorsun? | Open Subtitles | أجل؟ أأنت اشتقت أحمق غبى يضع كرات الطين أسفل ظهرك؟ |
özlediğin için kızı görmeye mi gittin? | Open Subtitles | هل ذهبت إلى هناك لأنك اشتقت لتلك الفتاة ؟ |