Hepsi hastalıkları iyileştiren doktorlar ve dünyayı kurtarmaya çalışan ezik toplum severler. | Open Subtitles | كلهم اطباء مملين , يعالجون الأمراض وبعض المحسنين الضعفاء يحاولوا انقاذ العالم |
Ve kazanmak için, aletin sizi heyet-onaylı bir doktorlar takımından daha başarılı bir şekilde teşhis etmesi lazım. | TED | ولتفوز يجب أن يقدر على تشخيصك بشكل أفضل من فريق اطباء موثقين من المجلس. |
Seyrek bulunan organları toplayan bir doktor iblis. | Open Subtitles | إنه نوع من اطباء الشياطين الذي يجمع الأعضاء النادرة. |
doktor gibi davranmak konusunda ne konuşmuştuk? | Open Subtitles | ماذا قلنا من قبل اننا لا نداعى اننا اطباء مرة اخرى |
Psikiyatr olarak gittim ama doktora ihtiyaçları vardı. | Open Subtitles | انا نفسانى, ولكنهم كانوا فى حاجة الى اطباء, |
Sınırları olmayan bir Kızıl Haç doktoru olmak istiyordum. | TED | اردت ان اصبح هذا النوع من اطباء الصليب الاحمر ذلك الطبيب بلا حدود |
İkimiz de doktoruz. | Open Subtitles | نحن الاثنان اطباء |
Kamp doktorları hızlı bir sıhhî tetkik yaptı. | Open Subtitles | مجموعة تخضع لفحص طبى سريع على يد اطباء المعسكر |
Onlar doktorlar. Şirin doktorlar. Doktorların şirin olanları. | Open Subtitles | إنه اطباء اطباء لطفاء اطباء يكونون لطفاء |
Hasta, baba her şey, doktorlar, uyuşturucu denemiştir. | Open Subtitles | وكانت مريضة، ابي جرّب كل شيء، اطباء وعلاجات ، وحبوب |
doktorlar, müzisyenler, terziler, memurlar, çitçiler, entellektüeller. | Open Subtitles | اطباء ,موسيقيين ,خياطين ,موظفين فلاحين, مثقفين |
- Yapma, dostum. Buraya gelip iş yaptıran doktorlar, avukatlar, iş adamları var. | Open Subtitles | هناك اطباء ومحامون ورجال اعمال يطلبون منا اشياء |
Burada onun için doktorlar var, tamirciler var, eğlenceler var. | Open Subtitles | لديهم اطباء هنا من اجلها وعمال صيانة وترفيه |
Babam onun için her şeyi yaptı: ilaçlar, doktorlar... | Open Subtitles | وكانت مريضة، ابي جرّب كل شيء، اطباء وعلاجات ، وحبوب |
doktor mu onlar? Hayır, doktor değiller. Buradan geçiyorlardı. | Open Subtitles | كلا,ليسوا اطباء انهم فقط الماريين هنا بالطريق |
Aynı zamanda 'doktor' olduk. Aynı ayda iki kadın. | Open Subtitles | اصبحنا اطباء فى نفس الوقت امرأتين فى نفس الشهر |
Üç zeki doktor, farklı ama eşit derecede geçerli üç tanıyla karşısına çıkınca Dr. House bununla nasıl başa çıkar? | Open Subtitles | كيف تعامل الد.هاوس عندما 3 اطباء اذكياء خرجوا بثلاث افكار مختلفة لكن صالحة بالتساوي؟ اجريت اختبارا تشخيصيا |
Bunu biliyorum çünkü kendi eğittiğin dört doktor oy birliğiyle sana bu tanıyı koydu. | Open Subtitles | اعرف ذلك لن 4 اطباء قمت انت بتدريبهم قد قاموا بتشخيصك بالاجماع باعتلال الكبد الدماغي |
KONUŞAN: TYLER JAMES ARKADAŞI ...doktora götürüldü ve antidepresana başlatıldı. | Open Subtitles | كانت قد بدءت في الذهاب لرؤية اطباء نفسيين |
Otel doktoru ambulans çağırmış olmalı. | Open Subtitles | اطباء الفندق من المحتمل ان يتصلوا بالإسعاف |
doktoruz. Birşeyleri düzeltiriz. | Open Subtitles | نحن اطباء نصلح الاشياء |
Tamam, Portland'da evlat edinen doktorları kontrol ediyorum. | Open Subtitles | حسنا سأقارن اطباء بورتلاند مع عمليات التبني |
Beş doktordan dördü, benim zaten deli olduğumu düşünüyor. | Open Subtitles | اربع من خمس اطباء اتفقو على انى مجنونه فعلا |
Bazısı hala karıştırıyor. Artık çoğu kimse onun gibileri doktorlara yönlendiriyor. | Open Subtitles | فى تلك الايام، معظم الكنائس تذهب باؤلئك الاشخاص الى اطباء محترفين |
Umuyorum ki cankurtaran. Onlar bizim sahillerimizin doktorlarıdır. | Open Subtitles | اتمنى ان تكونى حارسة انقاذ انت تعرف انهم اطباء شواطئنا |
Amerikan röntgenlerini okuyan Hintli doktorlarımız bilgilendirme yazan avukatlarımız var. | Open Subtitles | لقد حصلنا على اطباء هنود, لقراءة اشعة اكس محامون, كتابة الموجز, أنا في خدمة العملاء. |