Bütün gün tek yaptığım yargıç Joe Brown'ı izleyip üzerime pislemek. | Open Subtitles | كل ما اقوم به طوال اليوم مشاهدة القاضي جوي براون والتبول |
Emma'nın senin müziğinden daha sıkıcı bulacağı tek şey, benim yaptığım şeydir. | Open Subtitles | الشيء الوحيد التي تحبه ايما ما عدا موسيقاك هو ما اقوم به |
Demek istediğim, yaptığım şeyden nefret ettim, ve beni içten içe yıprattı. | Open Subtitles | اقصد انا كنت اكره ما كنت اقوم به وقد مزقني من الداخل |
Geçen ay, bundan başka yapacak hiçbir işim yoktu. | Open Subtitles | لم يكن هناك ما اقوم به طوال هذا الشهر الماضى |
Baksana eğer bunu çözmek istiyorsak son 24 saatte ne yaptığımı bulmalıyız. | Open Subtitles | انظروا إذا اكتشفنا ما الذي كنت اقوم به خلال 24 ساعة الأخيرة |
Ne yapmam gerek biliyorum efendim: biraz daha sıkı çalışma. | Open Subtitles | انا اعرف ما اقوم به يا سيدى لاداعى للتوبيخ |
O saçla ne yapacağımı biliyor musun? | Open Subtitles | هل تعرف ما الذى يمكننى ان اقوم به بواسطه هذه الشعره |
Bir torbadan çıktı. yaptığım işi hiç bir yönüyle yansıtmıyor. | Open Subtitles | لقد اتى من كيس هو ليس إنعكاساً بما اقوم به |
Ve aslında bu şarkı döngüler hakkında, ama burada yaptığım döngüler gibi değil. | TED | عموما هذه الاغنية عن الحلقات، لكنه ليس ذلك النوع من الحلقات الذي اقوم به هنا. |
İsrail'de dağ bisikletçiliği benim büyük tutkuyla ve bağlılıkla yaptığım birşey. | TED | ان قيادة الدراجات الهوائية في الجبال في اسرائيل هو أمرٌ اقوم به بشغف كبير وبإلتزام أكبر |
Ve yaptığım şey, bu türlerin temel biyolojik sorunlar için geliştirdikleri çözümlerdeki benzerlikleri ve farklılıkları incelemek. | TED | وما اقوم به هو ملاحظة أوجه الشبه والفروقات في الحلول التي طورتها الكائنات للمشاكل البيولوجية الأساسية. |
Birisi kendimi eleştirel dinleyicilere maruz bırakma gönüllülüğü ve ne yaptığım hakkında emin olduğumu iddia etmek. | TED | الاول هو الرغبة في ان اعرض نفسي على الجمهور الناقد دون ان ادعي انني واثق مما اقوم به |
1250 kilogram ağırlığında ve tek yaptığım antreman onu açıp kapatmak. | TED | وهو يزن 1250 كغ .. وفتحه واغلاقه هو التمرين الرياضي الوحيد الذي اقوم به |
Aslında Teğmen, bu gece bir işim yok. | Open Subtitles | الحقيقة ايها الملازم ليس لدي ما اقوم به الليلة |
Çok fazla düşünme. Kimseyle buluşmayacağım, sadece işim var. | Open Subtitles | , لا تفكر كثيراً لا اواعد احداً, لدي عمل اقوم به |
Hayır, bu şaka falan değildi, tamam mı? Esasen, boş bir iş yaptığımı söylemeye çalışıyorsun. | Open Subtitles | ليست نكتة صغيرة أنت تقول أن ما اقوم به غير ذي قيمة |
Ne yaptığımı biliyorum. Ormana gideceğim. | Open Subtitles | انا اعرف ما الذي اقوم به الان سوف اذهب الى الغابة |
Henri, burada Alkadraz'da yapmam gereken bir iş var. | Open Subtitles | هنرى ، انا لدى عمل اقوم به هنا فى ألكتراز |
Aslında seni buraya getirirken ne yapacağımı bilmiyordum. | Open Subtitles | لا اعرف ما الذي كنت افكر ان اقوم به عندما احضرتك هنا |
Ben burada 1 haftadır ne yapıyorum peki? | Open Subtitles | وماذا تظن اننى كنت اقوم به طوال هذا الأسبوع ؟ |
Sonra da, kendimi toplayıp, açılış cümlemi baştan yazar delillerimi işletirim, işte gecenin geri kalanında yapacağım şey bu. | Open Subtitles | ومن ثم استجمع قواي واعيد صياغة بياني الافتتاحي وارتب أموري، هذا ما اقوم به طوال حياتي، هذا هو روتيني |