| Aradığın cevapları bulmanın tek yolu CIA'e tekrar girmen. | Open Subtitles | التعامل مع المخابرات المركزية هو الطريق الوحيد عندها ستحصلي على جميع الأجوبة التي تبحثين عنها |
| Bu çocuk bana aradığım cevapları verebilir. | Open Subtitles | هذا الصبي يمكنه اعطائي الأجوبة التي أبحث عنها |
| - Daha önce birçok kez söylediğim gibi bildiğim tüm cevapları sizinle paylaştım Bayan Brewer. | Open Subtitles | كما قلت لك مرات عديدة من قبل سيدة بروير لقد أعطيتك جميع الأجوبة التي أعرفها |
| Ama bana lazım olan cevaplar sende olabilir. | Open Subtitles | لكن يمكن أن تكون لديه الأجوبة التي أريد. |
| Bak, ihtiyacım olan cevaplar onda, o yüzden biri konuşsa iyi olur, ve şanslı çocuk, o kişi sensin. | Open Subtitles | لديها الأجوبة التي أحتاج فليتكلم أحدكم ومن حظك ستكون أنت من يفعل ذلك |
| Aradığın cevaplara ulaşamayabilirsin. | Open Subtitles | .قد لا تجدين الأجوبة التي تبحثين عنها أبدا |
| Çalışmaya devam et... ve aradığın cevapları bulana kadar durma. | Open Subtitles | استمري بالدراسة و لا تتوقفي حتى تجدي كل الأجوبة التي تبحثين عنها |
| Burada gerçekten bir farklılık yaratabilirsin ve daha önemlisi belki aradığın cevapları bulmanda sana yardım edebilirim. | Open Subtitles | لذا، يمكنك صنع اختلاف هنا والأهم بالنسبة لكِ، قد أستطيع مساعدتكِ في العثور على بعض الأجوبة التي تبحثين عنها |
| Belki benim bulamadığım cevapları siz bulursunuz. | Open Subtitles | ربما بإمكانك إيجاد بعض الأجوبة التي لم أتمكن من إيجادها. |
| Ve hiçbir zaman aradığım cevapları bulamazdım. | Open Subtitles | ولم أعثر أبداً على الأجوبة التي كنت أبحث عنها |
| O katili adalete teslim et, ben de sana başa çıkabileceğin cevapları vereyim. | Open Subtitles | أحضر قاتله للعدالة وأنا أعدك بإعطائك كل الأجوبة التي تستطيع تحملها. |
| Vereceğin cevapları düşünsen iyi olur çünkü geri döneceğim. | Open Subtitles | من الأفضل أن تبدأ في التفكير بشأن هذه الأجوبة التي تقدمها لي لأنني سأعود هنا |
| Aradığın cevapları da buldun. Onlardan ne istiyorsun? | Open Subtitles | وحصلتِ على الأجوبة التي كنتِ تبحثين عنها |
| İstediğim cevapları almamışken sorgu odasına giremem. | Open Subtitles | لن أذهب الى غرفة الاستجواب دون معرفة الأجوبة التي أبحث عنها |
| Aşağıdaki numarayı arayın ve hakettiğiniz cevapları alın. | Open Subtitles | إتَصلوا بهذا الرقم أسفل الشاشة و أحصلوا على الأجوبة التي تستَحقونها. |
| İhtiyacımız olan cevaplar, onlar... Onlar oradalar. | Open Subtitles | الأجوبة التي نحتاجها انها هناك |
| Eğer doğruyu söylüyorsa en sonunda aradığımız cevaplara kavuşabiliriz. | Open Subtitles | إذا كان ما يقوله هذا الرجل صحيحا، فلربما قد نجد الأجوبة التي كنا نبحث عنها. |
| Uzun zamandır aradığım cevaplara çok yaklaştım. | Open Subtitles | قريب من الأجوبة التي بحثت عنها.. طويلًا |