ويكيبيديا

    "الأخير الذي" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • en son
        
    • olan son
        
    • son şey
        
    • sonuncu olduğunu
        
    • istediğim son
        
    • son kişi
        
    Size vermek istediğim en son örnek. Bu Washington, Soap Gölü haritası. TED المثال الأخير الذي أرغب بتقديمه لكم. هذه هي خارطة بحيرة سوب، واشنطون.
    en son içinde olduğunuz boşluğun granit duvarları patlamanın darbesini emmiş... Open Subtitles جدران الغرانيت للكهف الأخير الذي كنت فيه أخذ الوطئة العظمة للإنفجار
    Bence o koltuğa yanlış birinin oturması ikimizin de en son isteyeceği şey. Open Subtitles أعتقد أن الشيء الأخير الذي يريده كلٌ منا هو الشخص الخطأ في المكتب
    Sen... Cezasını çekecek olan son kişiydin. Open Subtitles ينبغي أن تكون الشخص الأخير الذي يدفع الثمن
    Ve anneme minnettar olduğun son şey, bana gözlerini ve bakışını vermiş. Open Subtitles والشيء الأخير الذي أمتن لك فيه يا أمي أنك أعطيتني بصرك الثاقب
    Bunun sonuncu olduğunu... düşünerek aldanma anlayacaksın Open Subtitles لا تكن مخدوع فكريا . هذا الأخير الذي ستجده
    Yani, nasıl olacağını tahmin edemiyorum bile en son rodeo yapacağım günün. Yani, bana bir şey olmaz. TED اعنني انني لايمكن ان اتخيل كيف سيكون اليوم الأخير الذي سأصارع فيه الثيران, اقصد, سأكون بخير
    en son, Brooklyn'deyken iyi vakit geçirdik. Open Subtitles ذلك النهار في بروكلين كان اليوم الأخير الذي أذكر أنني حصلت حقاً على وقت ممتع
    Ama çekirdek... Çekirdek bölümü, bozulmanın en son ulaştığı yer. Open Subtitles لكن صميم القلب الشيء الأخير الذي يعرض للتعفن
    en son ihtiyacım olan porselen bebek gibi göründüğüm bir resim daha. Open Subtitles الشيء الأخير الذي أحتاجه . . صورة أخرى لي أبدو فيها مثل دمية خزفية
    Oz gardını düşürmek isteyeceğin en son yerdir. Reçetesini değiştiremez misin? Open Subtitles أوز هو المكان الأخير الذي تُريد أن تخذل به رفاقك
    ..Niles uyandığında sana garanti ediyorum... ..aklına gelen en son şey... ..o sandviçler olacak. Open Subtitles عندما النيل تَستيقظُ، أَضْمنُك الشيء الأخير الذي هو سَيُفكّرُ بشأنه سندويتشاتُ.
    Kendime en son aldığım şey nedir, biliyor musun? Open Subtitles تعلمين الشيء الأخير الذي اشتريته لنفسي ؟
    Bahse girerim, bu sabah... ayakkabı bağcıklarını bağlarken... aklına gelen en son şey... günün sonunda, bugünün sonunda... aynı bağcıkların morg görevlisi tarafından çözülmesi... ihtimali olmuştur. Open Subtitles واراهن أن الشيء الأخير الذي كنت تفكّر به عندما كنت تربط أربطة حذائك هذا الصباح كان هناك فرصة
    Sen en son aradığınız numarayı l idi. Yani sadece... Open Subtitles و أنت كنت الرقم الأخير .. الذي اتصلت به ، لذا إنه فقط
    Ben onun düşündüğü en son kişiyim. Ve benim nerede olduğumu bilmesini istemiyorum. Evet, tekrar ben. Open Subtitles أنا الأخير الذي فكر فيه ولا أريده أن يعلم بمكاني أجل هذا أنا مجدداً
    İhtiyacım olan son şey bir suikastçının ölüm hakkında vaaz vermesi. Open Subtitles الشئ الأخير الذي اود سماعه هو خطبة قاتل عن الموت
    İhtiyacı olan son şey okulda çakması çünkü her gece dışarılarda. Open Subtitles الشيء الأخير الذي تحتاجه هو أن تطرد من المدرسة لأنها تحتفل في الخارج طول الليل
    İhtiyacım olan son şey fahişeleri öldüren bir katilin ortalıkta dolaştığının duyurulması. Open Subtitles الشيء الأخير الذي أحتاجه هو إعلان الصحافة . بأنه لدينا سفاح يقتل المومسات
    Bana gereken son şey siz aptalların gereksiz yere daha çok dikkat çekmeniz. Open Subtitles الشيء الأخير الذي أحتاجه لفعلكم الغبي هو جلب مزيد من الإهتمام الغير ضروري.
    Bunun sonuncu olduğunu... düşünerek aldanma anlayacaksın Open Subtitles لا تكن مخدوع فكريا . هذا الأخير الذي ستجده
    Pekala, sizinle hakkında konuşmak istediğim son proje Chris Milk ile yapılan başka bir işbirliği. TED المشروع الأخير الذي أريد التحدث عنه هو تعاون آخر مع كريس ميلك.
    O adam, yaşananları belgeleyebilecek son kişi. Open Subtitles ذلك السجين الرجل الأخير الذي يمكن أن يوصل المتآمرون من المحتمل.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد