Efsaneye göre Kütüphaneyi inşa etti ve tüm sırlarını korudu. | Open Subtitles | الأسطورة تقول إنه بنى المكتبة و يحافظ على كلّ أسرارها |
Efsaneye göre Jason intikam için geri döndü, bölgedeki tüm gençleri öldürmeye yeminliydi. | Open Subtitles | الأسطورة تقول أن جايسون عاد لينتقم تعهد بقتل كل مراهق في المنطقة |
Efsaneye göre, duvarların içinde yüz çocuk iskeleti gömülüymüş. | Open Subtitles | الأسطورة تقول أن مئات من عظام الأطفال مدفونة خلف هذه الجدران |
Efsaneye göre ölü ruhları Uyandırırmış... | Open Subtitles | الأسطورة تقول عندما يكتمل القمر ستعود أرواح الموتى |
Efsane der ki... denizkızları bazen bir adamı yedekte tutarlar. | Open Subtitles | الأسطورة تقول أن الحورية أحيانا تبقي رجلا وفي بعض الأحيان, |
Efsaneye göre tarifi, büyükbabam kutsal suyu ucuza getirmeye çalışırken yanlışlıkla bulmuş. | Open Subtitles | ..الأسطورة تقول: بأن جدي الأكبر عثر على هذه الوصفة أثناء محاولته اختراع بديل رخيص للماء المقدس |
Efsaneye göre yüzüğü taşıyan kişi şansını düzenleyebilir. | Open Subtitles | الأسطورة تقول من يرتدي الخاتم يجد معنى السعادة |
Efsaneye göre bir gün Naman'a karşı ayaklanacak ve birlikte iyiyle kötünün dengesini kuracaklar. | Open Subtitles | الأسطورة تقول أنه سينقلب على نامان ومعاً سيمثلان التوازن بين الخير والشر |
Efsaneye göre Mae Nak'ın ruhu... aşkını durduranlara karşı intikam hırsı ile doluydu. | Open Subtitles | الأسطورة تقول ان ..روح مايناك . أنتقمت أنتقامً شديداً من الذين حاولوا إيقاف حبّها. |
Efsaneye göre, delirmiş babasının bir gece suratını baltayla parçalaması sebebiyle şekil bozukluğuna uğramış bir adamdı. | Open Subtitles | الأسطورة تقول بأنه كان رجلاً مشوهاً أصيب والده بالجنون وضربه على وجهه بفأس في إحدى الليالي |
Efsaneye göre, o kadar kötü olarak doğuyorlarmış ki doğdukları gece anne-babalarını öldürüyorlarmış. | Open Subtitles | الأسطورة تقول أنه ولدوا شريرين و قد قتلوا أهلهم في الليلة التي ولدوا فيها |
Efsaneye göre Mordechai sadece kızlara saldırıyor sanıyordum. | Open Subtitles | ظننت بأنّ الأسطورة تقول بأنّ مورديكاي يطارد الفتيات فقط |
Efsaneye göre, Boe'nun Yüzü milyarlarca yıl yaşamış. | Open Subtitles | الأسطورة تقول أنَّ وجه البوو قد عاشَ لمليارات السنين |
Efsaneye göre hayalet, eski bir öğrencinin ruhuydu. | Open Subtitles | الأسطورة تقول أن الشبح كانت عبـارة عن روح بـ طالبة قديمة |
Efsaneye göre, kristal kafatası sunaktan kaybolursa dünyanın sonu gelir. | Open Subtitles | لا , الأسطورة تقول أن الجمجمة الكريستالية ضائعة من مكانها إنها نهاية العالم |
Efsaneye göre burayı korumak için eski kulede bir canavar barındırıyordu ona Griffin deniyordu. | Open Subtitles | الأسطورة تقول أنه يتستحضر ذهنه بحماية الجريفين ويضع الوحش فى هذا البرج القديم ويسمى جريفين روست |
Efsaneye göre Lord O'Flannery son nefesini verdiğinden beri banshee çığlıklarıyla onun yasını tutuyor. | Open Subtitles | الأسطورة تقول أن بانشى السيد فلانلرى االتى جاءت ألتقطت أخر أنفاسها |
Efsaneye göre bir suç lordu için çalışan bir paralı askermiş. Savaş lordunun kızına aşıkmış. | Open Subtitles | الأسطورة تقول أنه كان هنالك مرتزقة عمل لدى قادة عسكريين محليين، وقع في حب ابنة أحد القادة |
Efsaneye göre kalan envanterler birisi tarafından gizlice satın alındı. | Open Subtitles | الأسطورة تقول أن المخزون الباقي تم شراؤه سراً من شخصٌ ما |
Efsaneye göre 1. Dünya Savaşı'nda Amerikalı bir pilot Almanya üzerindeyken düşürülmüş. | Open Subtitles | الأسطورة تقول ان طيارا اميركيا في الحرب العالمية الاولى |
Efsane der ki, nefesindeki moleküller tüm dünyaya yayılmış. | Open Subtitles | الأسطورة تقول أن أخر جزيئات من نفسه الأخير |