Birinci kural. Kazanamayacağını anladığın ilk an kağıtları bırakacaksın. | Open Subtitles | أن أتخلى عن الأوراق التي معي بمجرد أن أعلم أنها خاسرة |
Benim peşimden koştuğun, attığım kağıtları topladığın zaman. | Open Subtitles | عندما كنتَ تلهث ورائي لتجمع الأوراق التي كنتُ ألقيها. |
Boşalıncaya kadar bekle ve benim kim olduğumu gösteren belgeleri al. | Open Subtitles | وأنتظري حتى يكون خالياً ثم أحصلي على الأوراق التي تثبت هويتي |
Ruhsatını ve gerekli belgeleri hallederiz. | Open Subtitles | هنا اوراق التامين والتسجيل وكل الأوراق التي قد تحتاجينها |
Hodgins'in Graham'ın sırt çantasında bulduğu kağıtlar var ya? | Open Subtitles | أتعلمين تلك الأوراق التي وجدها هودجينز في حقيبة ظهر غراهام هيستنغز؟ |
Bir de "işlerin kötü gitmesi durumunda bırakın dağınık kalsın" yazan kâğıtlardan getir. | Open Subtitles | و أريد إحدى هذه الأوراق التي تقول أنني لا أريد إجراء أي شئ بي إن حدث مكروه |
Cuddy'in ne kadar kağıt imzalaması gerekeceği konusunda bir fikrin var mı? | Open Subtitles | ألديكِ فكرة عن الأوراق التي ستجعلك (كادي) توقعينها؟ |
Çünkü o büyük sabah geldiğinde, uçağı uçurmak için gerekli kağıtları daha imzalatamamıştık, | Open Subtitles | لأنه عندما يتعلق الأمر بهذا الصباح. ونحن لا تزال لم أكن قد وقعت الأوراق التي نحن بحاجة للحصول على الطائرة جوا. |
Bayan Oddbod'la konuştuğumuz gibi, Okulun sonsuza kadar kapanmasını sağlayacak kağıtları imzalayacak. | Open Subtitles | أنه بينما نحن نتحدث، فأن الآنسة أودبود توقع الأوراق التي ستغلق مدرسة أشتون الإبتدائية للأبد |
Valizi aç ve bütün kağıtları yak. - Tamam. | Open Subtitles | -افتحي الحقيبة و أحرقي كل الأوراق التي بداخلها |
Lou, ofiste bazı kağıtları imzalamanı istiyorum. Hey, Louis. | Open Subtitles | . لو "، هنالك بعض الأوراق التي أريد منك توقيعها في المكتب |
Kardeşim, bütün belgeleri halletti ama sen gitmek istemedin. | Open Subtitles | لقد أنهى أخي كل الأوراق التي تجعله كفيلنا ولكنك لم ترد أن تغادر |
Bize imzalattığı belgeleri yırtmasını ve mallarımızı geri vermesini istedik. | Open Subtitles | أردناه أن يمزق الأوراق التي جعلنا نوقعها وإعادة أغراضنا |
Görevleri ihtiyarı takip etmek ve üstündeki belgeleri almakmış. | Open Subtitles | الأوامر كانت لمُتابعة والدك، وأخذ أياً كانت الأوراق التي معه. |
Yanında bulduğun belgeleri inceledim bize bir mesaj ya da ipucu bırakmış olabilir mi diye. | Open Subtitles | بحثت في الأوراق التي وجدتيها عِنده أبحث عن أي شئ قد يكون تركُه لنا رسالة، دليل |
Kutudaki o kağıtlar uzun zaman önce yok edilmişti. | Open Subtitles | تلك الأوراق التي في الصندوق تم تدميرها منذ مدة. |
Aradığın kağıtlar hangileri? | Open Subtitles | ما هي الأوراق التي تبحث عنها ؟ |
Borçlu olduğum adamlar, annemin dairesini elinden alacaklar. İmzaladığım kâğıtlardan birinde onlara bu hakkı veriyormuşum. | Open Subtitles | الأناس الذين أدين لهم، سيأخذون شقة أمي، قالوا أن أحد الأوراق التي وقعتُها... |
Cuddy'in ne kadar kağıt imzalaması gerekeceği konusunda bir fikrin var mı? | Open Subtitles | ألديكِ فكرة عن الأوراق التي ستجعلك (كادي) توقعينها؟ |