Hava Kuvvetleri Akademisi'nden sınıf birincisi olarak mezuniyet. | Open Subtitles | لقد تخرجت الأول على دفعتك في الأكاديمية الجوية |
İşletme okurken, şef yardımcısı olarak çalıştım ayrıca sınıf birincisi olarak mezun oldum. | Open Subtitles | أن تترك سيرتك الذاتية مع مساعدي عملت كمساعد كبير طبّاخين لأتمكن منالإلتحاقبكلّيةالتجارة.. حيث تخرّجت الأول على دفعتي |
Hep bir kişinin bıraktığını söylediler. Yedekte birinci sıradayım yani-- | Open Subtitles | هنالك على الأقل منسحب واحد, و انا الأول على لائحة الإنتظار, لذا.. |
birinci sınıftaki not ortalaman, 4.0 parayla satın alınmış. | Open Subtitles | حصلت في عامك الأول على معدل 4.0 مدفوع الأجر ومشترى |
Bu iş dönüp bize patlarsa bütün resmi listelerde bir numaralı terörist olacaksın. | Open Subtitles | وإذا عاد ذلك لضربنا فوقتها ستصبحين أنتِ الإرهابي الأول على جميع القوائم الرسمية |
Fakat bir oylama yapılsaydı eğer hava saldırısı muhtemelen herkesin bir numaralı tercihi olurdu. | Open Subtitles | ولكن إذا ما كان أجري تصويت هناك لأصبح الهجوم الجوي هو الإختيار الأول على قوائم الجميع |
birincilikle mezun olmuş. Çeşitli kırsal bölgelerde savcı yardımcılığı yapmış. | Open Subtitles | تخرج الأول على دفعته أصبح النائب العام بعدة مقاطعات ريفية |
Harward hukuku birincilikle bitirdim. | Open Subtitles | لاتعاملني كالمعتوه فلقد كنت الأول على صفّي في مدرسة الحقوق في هارفرد |
Via Manziana, çıktıktan sonra sağdaki ilk kapı. | Open Subtitles | .فيا مانزيانا إنه الأول على يمينك بعد أن تخرج |
Virginia Üniversitesi'nden sınıf birincisi olarak mezun olmuş. | Open Subtitles | تخرج الأول على دفعته من معهد فيرجينيا للتقنيات |
Hukuktan mezun olmakla kalmadim sinif birincisi olarak mezun oldum. | Open Subtitles | تعرف أنا لم أتحرج من كلية الحقوق فحسب لقد تخرجت الأول على صفي، الأول |
Tamam. Sınıf birincisi olarak mezun oldum. | Open Subtitles | حسناً.أنا قد نجحت و كنت الأول على فصلي |
Ted buraya, Harvard'dan sınıf birincisi olarak geldi. | Open Subtitles | لقد أتى إلينا (تيد) الأول على دفعته من جامعة (هارفارد) |
İki kişilik oyun, birinci şahıs bakış açısından çevrim içi ve çevirmeli ağ üzerinden. | Open Subtitles | لاعِبين ,لعبة من المنظور الأول على الشبكة على انترنت الهاتف |
Bu yabancı, iki arkadaşı felsefi bir tartışmanın içine çekerken ve kaderleri hakkında kaygı verici tahminler yaparken okuyucu aniden birinci yüzyıl Kudüs'üne götürülüyor. | TED | وما أن يتمكن من خرط محادثيه في جدال فلسفي معطيّاً إياهم تنبؤات ببؤس أقدارهم يُقذف القارئ في أورشليم القرن الأول على حين غرة |
Beaufort County'deki bir numaralı beşinci sınıf öğretmeni oldu. | Open Subtitles | اللذي إحتل صفه الخامس، المركز الأول على كل مقاطعة بوفورت |
Evet, Eastern Seaboard'daki bir numaralı erkek dansçı. | Open Subtitles | أجل, الراقص الأول على الساحل الشرقي |
Annapolis'teki Harvard Yönetim Okulu'nu birincilikle bitirdi. | Open Subtitles | لقد تخرج الأول على دفعته في جامعة أنابوليس هارفرد الحكومية |
Harvard'da. Erken dönem birincilikle kabul edildi. | Open Subtitles | أجل ، هارفارد ، قبول مبكر ، الأول على صفّه |
Merdiven sahanlığının üstünde, solundaki ilk kapı. | Open Subtitles | الباب الأول على يسارك في الجزء العلوي من الهبوط. |