Buradan başlayıp, şu tarafa giden bir kan izi var. | Open Subtitles | مسار الدم يبدأ من هنا وينتهي عند ذلك الإتّجاه |
Haklısın, diğer tarafa dönmüyor. | Open Subtitles | أنت مُحقّ، إنّه لا يدور في الإتّجاه المُعاكس |
Ama şu yönde aşağı yukarı üç kilometre ötede duman gördüm. | Open Subtitles | لكنّي رأيت دخان على بُعد 3 كلم من هنا بهذا الإتّجاه. |
O Süpermen bölümünü hatırlıyor musun... hani Dünyanın çevresinde gerisin geri dönüyor... ve Dünyayı ters yönde döndürmeye çalışıyordu? | Open Subtitles | هل تتذكرين .حادثةسوبرمان. عندما كان يدير الأرض بسرعة للخلف محاولا إدارتها في الإتّجاه الآخر ؟ |
Manyetik alanımızdaki gücün yön ve büyüklüğünü belirten bir vektör niceliği... | Open Subtitles | كمية الموجه التي تحدّد الإتّجاه والمقدار القوة في حقلنا المغناطيسي |
Bu da ne taraftan geldiğini gösterir. | Open Subtitles | الذي يُمْكِنُ أَنْ يُخبرَنا الذي الإتّجاه الذي هو يَجيءُ مِنْ. |
Ben sadece sana doğru yönü gösteren biriyim. | Open Subtitles | أنا مجرّد رجل واحد يحاول إشارتك في الإتّجاه الصحيح. |
Daha sonraki gün öğrendik ki suyu engelleyince yukarı tarafa yönelmiş. | Open Subtitles | في وقت لاحق من ذلك اليوم إكتشفنا أنّنا صنعنا سدّاً جعل المياه تتّجه في الإتّجاه المعاكس |
Bu tarafa bakmanız gerekiyor beyefendi. | Open Subtitles | يا سيّدي ، أحتاج منكَ فعلاً أن تنظر في هذا الإتّجاه |
Şu tarafa bakıyordum. | Open Subtitles | كنتُ أنظر إلى هذا الإتّجاه |
Racine'in henüz Finch'in partnerini bulamamış olması gibi... Çünkü eğer ortağın kim ve nerede olduğunu bilseydi bizi o tarafa yönlendirmezdi. | Open Subtitles | لأنّ (راسين) لن يُوجّهنا في ذاك الإتّجاه لو كان يعرف مُسبقاً من أو أين مكان الشريك. |
Bu tarafa doğru çekeceğiz. | Open Subtitles | سنصوّر هذا الإتّجاه أولاً. |
Bu yönde laboratuarlardan, koridorlardan ve depolardan başka birşey yok. | Open Subtitles | لا شيء سوى مختبرات، ممرات وخزن في هذا الإتّجاه |
Eğer ters yönde bin mil kenara doğru at binmek istiyorsan... | Open Subtitles | فقط إذا أردت الإبحار ألف ميل جنوباً في الإتّجاه الخاطئ |
Bak bakalım, doğru yönde birazcık kayabilirsen belki serbest kalırsın. | Open Subtitles | انظر إذا يمكنك الانزلاق بضعة بوصات في الإتّجاه الصحيح |
Geldiğimizi duyunca geyiğin nasıl yön değiştirdiğini görüyor musun? | Open Subtitles | شاهدي كم الأيّل سلك الإتّجاه المتغيّر عندما سمع بأنّنا قادمين |
Şu yön, yokuş yukarı. | Open Subtitles | الإرتفاع بذلك الإتّجاه |
yanlış yön. | Open Subtitles | هو الإتّجاه الخاطئ |
Ne taraftan ateş edildiğine dair bir fikriniz yok mu? | Open Subtitles | تَحْصلُ على إحساسِ الذي الإتّجاه الذي الطلقات جاءتْ مِنْ؟ |
Dur, dur. Bu taraftan. | Open Subtitles | انتظري، انتظري، انتظري، من هذا الإتّجاه. |
Siz bu taraftan gidin, ben bu taraftan. | Open Subtitles | إذهبا بذلك الإتّجاه وأنا سأذهب بذلك الإتّجاه! |
Belki bize doğru yönü gösterebilirler. | Open Subtitles | لربّما يمكنهم إرشادنا إلى الإتّجاه الصحيح. |