Dokuz dolarlık pasta alacaksın, ağacı süsyeleceksin, al sana parti! | Open Subtitles | نشتري كعكة بتسعة دولارات، ونُعلّق لافتة على شجرى، ويبدأ الإحتفال |
Dışarı çıkamayacağım için birkaç arkadaşım küçük bir parti yapmaya gelecek. | Open Subtitles | بما أنّي لا أستطيع الخروج بعض أصدقائي قادمون من أجل الإحتفال |
Duyduğuma göre, mezun olan sınıf, yıl sonunda kutlama yapıyormuş. | Open Subtitles | إننى اعرف أن الفصل المتخرج يقيم نوع من الإحتفال عند نهاية الدراسة |
Bu bir çeşit çifte kutlama. Bugün büyük bir anlaşma imzaladık... ..ve işin büyük kısmını Holly halletti. | Open Subtitles | إنه نوعُ من الإحتفال المزدوج أنهينا شيء جميل مهم اليوم |
Erkeklerimizin Kutsal Topraklar'dan sağ salim dönüşünü kutlamak için bana katılmanıza çok sevindim. | Open Subtitles | أنا مسرورة جدا لموافقتكم للحضور في الإحتفال بعودة رجالنا من الأرض المقدّسة بأمان |
Ehliyetinin iade edilmesini kutlamaya yardımcı olmak için biraz yeniledim. | Open Subtitles | بعض التعديلات كي يكون بوسعك الإحتفال باسترجاع رخصة القيادة |
Dinle Tim, eğer parti yapmak istersen, bana haber ver. | Open Subtitles | إسمع يا تيم , إذا أردت الخروج و الإحتفال أعلمني |
İşte birlikte parti yapmak isteyeceğin bir çocuk! | Open Subtitles | حسناً، هذا هو الشخص الذي نريد الإحتفال معه |
Hepsini yaparız hatta daha iyilerini bu geceden sonra Gandalf bizimle parti yapmak isteyecek! | Open Subtitles | بعد الليلة، غاندالف سيريد الإحتفال معنا، يا رجل |
Haydi artık partinin parti bölümüne geçelim. | Open Subtitles | دعونا ننتقل إلى جزء الإحتفال من الحفلة نعم |
Gerçekten şu an parti yapamam. Görüşürüz. | Open Subtitles | في الواقع ، لست أشعر حقاً برغبة في الإحتفال ، أراكم لاحقاً |
Ziyaretini bir kutlama vesilesi olarak görüyorum. | Open Subtitles | هذا شرف لي حسناً أفترض أن زيارتك تستدعي الإحتفال |
Ve bu şartlar altında kutlama yapmanın uygun olmadığını düşünüyorum. | Open Subtitles | وأنا فقط لا أعتقد أنه سيكون ملائم الإحتفال تحت هذه الظروف |
Ancak tekne sahibi Bay Zhao için bugün sadece kutlama değil aynı zamanda dua etme günü. | Open Subtitles | لصاحب قارب السيد زهاو يوما للصلاة بالإضافة إلى الإحتفال |
Mutlu edici şeyler olduğunu bu yüzden de kutlamak istediğini söyledi. | Open Subtitles | لقد قال أنَ شيئًا ما جعله سعيدًا .وهو يريد الإحتفال بذلك |
Eger bunu kutlamak isterseniz sonra kutlariz. | Open Subtitles | فأنتم لا تريدون الإحتفال وسط أشخاص قد طُردوا لتوهم |
Bunu tatlıya bağlamanın bir yolu yok gibi. kutlamaya kadar onları mahkûm edelim diyorum. | Open Subtitles | لا أرى طريقة لحل هذا ، رأيي أن نسجنهم حتى إنتهاء الإحتفال |
Belki partiye gitmekten öteye ilgileniyorum. | Open Subtitles | لربما أنا مهتم بما هو أكثر مِن الإحتفال. |
Patronunun ölümü gibi ufak şeylerin partiyi engellemesine izin veremezsin. | Open Subtitles | لا يُمكن السماح لشيءٍ تافه مثل وفاة رئيسكِ بإعتراض الإحتفال. |
Festival, büyük kazıkların üzerine yerleştirilmiş levhalar olan atölyede gerçekleşmişti. | Open Subtitles | عقد الإحتفال في الورشة, على ألواح طويلة موضوعة على حوامل |
tören yarım saat sonra biliyorsun, değil mi? | Open Subtitles | سيبدأ الإحتفال بعدَ نِصف ساعَة، تعرفُ ذلك، صحيح؟ |
Kıyafetler çok güzeldi, ve sende çok güzelsin, ve bu kutlamamız gereken bir şey. | Open Subtitles | الملابس كانت جميلة, وانتِ كنتِ جميلة وهذا شيئ يجب علينا الإحتفال به |
Sanırım bu defa sakin bir şekilde kutlamayı tercih edeceğim. | Open Subtitles | أعتقد أننى سأختار الإحتفال به هذه المرة ببعض الهدوء |
Biliyorum, bunu kolesterol ilaçlarınla karıştırman çok kötü ama bence bunu kutlamalıyız. | Open Subtitles | أعرف أن هذا أسوأ شيء تخلطه بدواء الكولوستيرول خاصتك، لكن أعتقد أن الإحتفال واجب |
Tamam, tamir olduğunda, kutlayabiliriz ama her şeyi sırasıyla yapalım. | Open Subtitles | حسنا,عندما السيارة تُصلح يمكننا الإحتفال لكن,دعنا نتعامل مع الأشياء الأولى أولاً |
Bana bu partinin nasıl olduğunu açıklasana. | Open Subtitles | اشرحي لي كيف تتم إجراءات الإحتفال بالحمل |
Geçmişin önemli vukuatlarını, genelde birisinin ölümüyle veya korkunç, kanlı bir olayla alakalıdır, hoş bir tatille kutlarız. | Open Subtitles | عن الأحداث الهامة في الماضي و التي لها علاقة بموت أحدهم في نهاية صراع دموي إن الإحتفال بيوم عطلة جميل |
Unger Akıl Sağlığı Enstitüsü'nün gururu, son lazımlığını boşalttı ve biraz eğlenmek istiyor. | Open Subtitles | رجل في أقوي صحة عقلية وبدنية وتخلص من كل شئ ويريد الإحتفال بشدة |