Yani seni istifa etmeye zorlayan sadece basın veya parazitler değildi. | Open Subtitles | إذاً، لم يكن فقط الصحافة أو المتطفّلين الذين أرغموك على الاستقالة |
S... tir. Florence'dan tuhaf bir mesaj aldım. İstifa etmeyi düşünüyormuş. | Open Subtitles | تبا، لقد تلقيت رسالة غريبة من فلورانس انها ترغب في الاستقالة |
Eğer kimse sorumluluk almıyorsa istifa etmekten başka seçeneğim kalmıyor. | Open Subtitles | لو لم تتمّ مجازاة أحدٍ، فلا خيار أمامي سوى الاستقالة. |
Federal savcılar 2008 yılında Eliot Spitzer'i istifaya zorlamak için kusurlarından yararlanmaktan çekinmediler. | Open Subtitles | كان المدعون الفيدراليون سعداء لاستعمال آثام إليوت سبيتزر لإجباره على الاستقالة فى 2008 |
- O piçler seni istifaya zorladıysa mücadele edebiliriz. | Open Subtitles | لو أرغموك هؤلاء الأوغاد على الاستقالة نستطيع أن نجابههم |
Konsey istifamı istedikten sonra durumumu tekrar değerlendirmek için iyi bir yer gibi göründü. | Open Subtitles | لقد كان مكاناً جيداً للجلوس و إعادة تقييم حياتى بعد أن تم إرغامى على الاستقالة من المنظمة |
Vazgeçmem gerektiğini düşünmeye başladım, şansımı başka birşeyde denerim. | Open Subtitles | -كلا، بدأت بالتفكير بأن عليّ الاستقالة والبحث عن شيء آخر لأقوم به |
Ya da en iyisi istifasını isteyin. | Open Subtitles | أو الأفضل أجبرها على الاستقالة |
Ve yeni doğacak bebeğine bakmak için işi bırakmak zorunda kalacağını biliyor. | Open Subtitles | وتعرف أنها ستضطر إلى الاستقالة من عملها كي تعتني بذلك المولود الجديد |
Ve üç gün sonra, Mübarek istifa etmeye zorlandı. | TED | وبعد 3 أيام ، أُجبر مبارك على الاستقالة. |
Sonuç olarak istifa etmesi gerekti. | TED | لذا اضطر الى الاستقالة. أليس ذلك لطيفاً؟ |
Yarın akşam başkanlıktan istifa edeceğim. | Open Subtitles | أعطي الاستقالة من رئاسة فعالة في ظهر غد. |
Artık polis olmak bile istemiyorum. İstifa etmek istiyorum. | Open Subtitles | لا اريد ان اكون شرطي مجدداً اريد الاستقالة |
Ve size karşı oy veren kabine üyeleri de istifa etmeyi kabul etti. | Open Subtitles | وجميع الوزراء الذين صوتوا ضدك وافقوا على الاستقالة |
İşten istifa mı ediyorsun? | Open Subtitles | لقد وجدت خطاب الاستقالة هذا فى جيب معطفك |
İfade vermekten ancak istifa ederek kurtulabilirdi. | Open Subtitles | الطريق الوحيد لتجنب الشهادة هو الاستقالة |
İstifa etmeye zorlandıktan sonra, onlarla ilişkim değişti. | Open Subtitles | بعد أن أجبرت على الاستقالة تغيرت علاقتي بهم |
Sizinle ilişkim ortaya çıktığı için istifaya zorlandım. | Open Subtitles | لقد أجبرت على الاستقالة لاكتشاف علاقتي بكم |
Duruşmalar yapılacak. İtham edileceksin. Ve görevinden istifaya zorlanacaksın. | Open Subtitles | سيكون هناك جلسات استجواب، وسوف تُدان وتُجبر على الاستقالة من منصبك |
Çünkü, Bay Rai beni tecavüze kalkışmakla suçladı ve istifamı istedi. | Open Subtitles | لأن السيد روى أتهمنى بالاغتصاب وطلب منى الاستقالة |
Vazgeçmem gerektiğini düşünmeye başladım, şansımı başka birşeyde denerim. | Open Subtitles | -كلا، بدأت بالتفكير بأن عليّ الاستقالة والبحث عن شيء آخر لأقوم به |
Sloan Sabbith'in yanlış haberiyle bağlantılı TEPCO sözcüsü Daisuke Tanaka bugün istifasını verdi. | Open Subtitles | بعد أن قام بتسريب معلومات مغلوطة إلى الصحافية الأمريكية سلون سابيث... المتحدّث الرسمي لشركة طوكيو للطاقة الكهربائية قد طُلب منه الاستقالة هذا اليوم |