"البنات" - ترجمة من عربي إلى تركي

• kızlar
• kızları
• kız
• kızlara
• kızlardan
• kızlarla
• kızın
• kızı
• kızla
• kızların
• pamuk
• kızlarda
• kızlarının

ben dikkat kesilip durunca kızlar kahkahayı patlatırdı benimle dalga geçiyordu, bu şekilde.
فأقف منتبها و تنفجر كل البنات بالضحك، و كانت نوعا من المزحة الصغيرة.

Neden kızlar seni uzun süre önce kapmamış anlamadım. Ben de anlamadım.
أنا لا أعرف لماذا لم يرتبط بك بعض البنات منذ عهد بعيد

kızlar tarafından kandırılan sadece bu ülke çocukları değil gibi geliyor.
يبدو مثل شباب البلد ليسوا الوحيدين الذين ينخدعون من قبل البنات

Erkekler kızları düşündüğünde onların gözlerini, bacaklarını ve göğüslerini düşünür.
عندما يفكر الرجال في البنات يفكرون في عيونهم سيقانهم وصدورهم

Annem kız istemiş, bu yüzden beni kız gibi giydirirdi.
أمي كانت تريد بنتاً لذا كانت تجعلني أرتدي أزياء البنات

Bak, birileri bu kızlara kendi ilaçlarının tadının nasıl olduğunu göstermeli.
شخص ما يجب أن يعطي أولئك البنات جرعة من دوائهم الخاص

Evet, ama eğer yangın alarmına bassaydım tüm kızlar soyunma odasından çıkmadan giyinebilirler miydi yoksa çıplak mı kaçarlardı?
نعم، لكن إن سحبت إنذار الحريق هل سيكونون كل البنات لابسات قبل أن يركضوا للخارج من غرفة الملابس ؟

Bütün kızlar Ben'in sevgilisi olmak için, Ben'in sevgilisi olmak için
و كل البنات تحلم بيه أنه بينى الجميل أنه بينى الجميل

Her gün ülkenin her tarafından kızlar bana resimlerini yolluyor.
كلّ يوم البنات يُرسلون لي صورَ مِنْ جميع أنحاء البلادِ

Poise Dergisi'ndeki kızlar gibi görünmemen kendi çapında güzel olmadığın anlamına gelmez.
أنت لا تبدين مثل البنات في مجلة الإتّزان لكنّك جميلة بطريقتك الخاصة

Ben ve kızlar, bu kadar yalnız olduğun için endişeleniyoruz.
أنا و البنات قلقين من مكوثك و حيدا طوال الوقت

Çocukların söylediği okulun 5km yarı çapına dahil bütün kızlar. seninmiş.
الاطفال يقولون كل البنات ضمن قطر 5 كم من المدرسة لك

Yatakta iyiymiş gibi dans eden kızlar aslında iyi değillerdir.
البنات اللاتي يرقصن , مثل أولئك جيدات جدا في السرير

- kızlar bunu bir duyarsa, işimiz biter. - Kimseye söylemem.
إذا عرفت البنات بما يحدث ستكون كارثه بالطبع لن أنطق بكلمه

Buradaki Monglar çabuk uyum sağlar. kızları üniversiteye, oğlanları da hapse girer.
فتيات الهمونع يتكيفن بشكل أفضل البنات يذهبن للجامعة و الشباب يذهبون للسجن

- kızları okula sen götürüyorsun ben alıyorum. Bu adil, anlaşmamız böyleydi.
أنتي تأخذين البنات الى المدرسة وأنا أقلّهم منها, هذا عادل, وهذا إتفاقنا

Fakat sanırım genç kız dergileri benim için daha önemliydi.
لكن مجلات البنات كانت اكثر أهميه بالنسبة لي عما أظن

Ama benim kapıma dizilecek hiç kız yok, hiç sanmıyorum.
لن تتزاحم البنات علي بابي في إنتظاري أشك في ذلك

Sonra annemin aklına bir fikir geldi. Sadece kızlara özel bir okula gitmeliydim çünkü onlar daha az ırkçıydılar.
ثم كان لأمي هذه الفكرة البراقة أني لا بد أن ألتحق بمدرسة البنات لأنهن أقل عنصرية.

Ve şimdi ben kızlardan biriyle evleniyorum ve tamamen panik olmuş haldeyim.
والآن أنا سأتزوج واحد من هؤلاء البنات وأنا مرعوبة جدا حيال هذا

Dünyanın en iyi sörfçüleri bu evde yaşayacaklar ve bu kızlarla parti yapacaklar.
أفضل راكبين الأمواج حول العالم سيعيشون في هذا المنزل ويحتفلون مع هؤلاء البنات

Bu kızın sana sıradışı gelmesinin bir sebebi de bu.
يجب التغلب على الأمور العاديه بمناقشة البنات اليوميه

Bazı erkekler, güzel bir kızı alır ve onu dünyanın kalanından saklar.
♪ بعض الشباب يمرحون مع بعض البنات ♪ ويخفوهم من عيون العالم

erkekler de kuvvetli mi olacak? Aslında, hayatımı yok eden birkaç kızla tanıştım,
فكرت تعرفون ماذا ، لقد قابلت بعض البنات المدمرات عبر حياتي ، لذا

Bayan Archer, size yalvarıyorum. O kızların artık kimsesi yok.
سيّدة آرثر, أتوسّل إليك أولئك البنات لَيْسَ لَهُنّ أحد الآن

Geri gelip atlıkarıncaya binmem, pamuk helva yemem ve orkestra konserlerini dinlemem gerekiyordu.
عليّ أن أعود وأركب الأرجوحة الدوارة وآكل غزل البنات وأستمع إلى حفل موسيقي

Ondan büyük kızlarda dahil, herkesi gölgede bırakmıştı.
لقد تفوقت على الجميع حتى البنات الأكبر سناً

Bu genç kasaba kızlarının nasıl dedikodu yaptıklarını duymanız gerek.
يجب أن تسمع هذه البلدة الصغيرة البنات ، الطريق يقشبون