Yüce iyilik için çok fedakarlık yaptın ve hepsi ağır bir darbe oldu. | Open Subtitles | أنتِ قمت بعمل الكثير من التضحيات من أجل تحقيق الخير وهذا كان أثرها |
Sadece yaptığımız bazı şeylerden fedakarlık edeceğiz. | Open Subtitles | كلا، أخشى أن علينا القيام ببعض التضحيات. |
Bugünden itibaren bir kurban daha vermeyeceğim kimseye bunun için izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | لن أقوم بالمزيد من التضحيات ولا أريد لأحد أن يضحي من أجلي |
Ailem için yaptığınız fedakarlıklar için size ne kadar teşekkür etsem az çocuklar. | Open Subtitles | يصعب علي شكركم بما يكفي على كل التضحيات التي قمتم بها لأجل عائلتي |
İmparatoriçe bir adım öne çıkıp halkı daha çok çabalamaları, daha fazla fedakârlık için teşvik etti. | Open Subtitles | الأمبراطور نفسه أستن قوانين تشجع الأمة على بذل مزيد من الجهد، مزيد من التضحيات |
"Avcılık bazı fedakârlıklar gerektirir, falan filan. Çok eski kafalıyım, bana bir çörek verin." | Open Subtitles | المبيدون يحتاجون بعض التضحيات أنا فاسد جداً، إعطني كعكة |
Düşünüyorum da baban senin için o kadar fedakarlık yaptı ki. | Open Subtitles | عندما أفكر في كل التضحيات التي فعلها والدك من اجلك |
fedakarlık ve oyunun ihtişamı saçmalığını basına anlat. | Open Subtitles | يمكنك أن تخبر الصحافة حول التضحيات والمجد وهراء اللعبة |
Senin gibi. fedakarlık ve oyunun ihtişamı saçmalığını basına anlat. | Open Subtitles | يمكنك أن تخبر الصحافة حول التضحيات والمجد وهراء اللعبة |
Seni şu anda bıçaklasam mucizevi bir şekilde iyileşirsin ama bana insan kurban etmeye inanmakta zorluk çektiğini mi söylüyorsun? | Open Subtitles | ولو طعنتك بسكين الآن سوف تشفى فى الحال ثم بعد ذلك تخبرنى بأنك تجد صعوبة فى تقبل فكرة التضحيات البشرية |
hayatımın anlamını temsil eden bu hedef için... hiç kurban vermemek çok masraflı olurdu. | Open Subtitles | جميع التضحيات تُساوي بلوغ هذا الهدف، الذي يُمثل المقصد الكامل لحياتي. |
Musa... bazen herkesin iyiliği için... ..bazılarını kurban etmek gerekir. | Open Subtitles | موسي في بعض الأحيان, و من أجل المصلحة العامة يجب أن تقدم التضحيات |
Yapmamız gereken fedakarlıklar ancak sevgiyle yapılırsa... katlanılabilir hale gelir. | Open Subtitles | التضحيات المطلوبة منّا محتملة .. فقط حين نقدّمها بالحُبّ. |
O zamanlar sosyalizm adıyla anılan sistemde kendilerinden sırf geleceğe dair sözler uğruna fedakarlıklar beklendiğini gördüler ve sınırlar açık olduğu müddetçe oraya ulaşmak oldukça kolaydı. | Open Subtitles | وقد رأوا فيما كان يسمى ،الإشتراكية حينها أنه نظام يطلب منهم التضحيات في مقابل لاشيء سوى وعود للمستقبل |
Hepimiz biraz fedakârlık yapacağız ama sonuçta gayemiz aynı. | Open Subtitles | حسناً, كلنا قمنا ببعض التضحيات حتى نكون هنا, لكن كلنا نريد نفس الشيء |
Bana söylemeni istiyorum, Kyle, bedeli ne olursa olsun, fedakârlık ne kadar büyük olursa olsun, bunların hepsine değeceğini. | Open Subtitles | انا احتاج ان اخبرك يا كايل لا يهم التكلفه لا يهم التضحيات هذا كله يستحق |
Bu ikimizden de bazı fedakârlıklar gerektirebilir ama o benim hayatımda yaptığım en doğru seçim. | Open Subtitles | و ربما يتطلب هذا بعض التضحيات من كلينا و لكنه أفضل خيار اتخذته في حياتي |
Kurbanlar bu köyün insanlarının nesillerce hayatta kalmasını sağladı. | Open Subtitles | لقد سمحت التضحيات لأهل هذه القرية بالبقاء لأجيال عديدة |
Benim için yaptığın onca fedakarlıktan sonra bunu alman için sana ısrar ediyorum. | Open Subtitles | بـعد كلّ التضحيات التي قمت بها، أصرُّ أن تتولى مقاليدها في الحال |
Bir gün insanlarının senin kendinden feda ettiklerin sayesinde yarar göreceğini bilmeli ve davanın haklı olduğu düşüncesinden güç almalısın. | Open Subtitles | اذاً لابد أن تتحلى بالشجاعة كونك تعرف أن قضيتك عادلة و يوماً ما سيستفيد شعبك من التضحيات التي قمت بها |
Kendilerini feda etmiş atalarımız. Bizler bu fedakârlıkları, ilkelerimizi yaşatmak ve inancımızı korumak için yapıyoruz. | Open Subtitles | ونحنُ نعد هذة التضحيات حتى نعيش الجوهر ونُحافظ على الإيمان |
Böyle bir fedakarlığı belki sen yapabilirdin ama ben gerçekten böyle şeyler yapacak veya söyleyecek kimseyi tanımıyorum. | Open Subtitles | وحتى الصداقة أحيانًا لعل بمقدورك أن تقدم بعض التضحيات لكني حقًا لا أعرف أحدًا قد أقدم على ذلك أو تحدث هكذا |
Hastalarım için yaptığım fedakarlıklardan haberin var mı? | Open Subtitles | هل لديك ادنى فكرة عن التضحيات التي قدمتها لمرضاي |
Evlilikte her iki eşin de özveride bulunması gerektiğini söylerdi. | Open Subtitles | عندما يتزوج شخصان فربما يكون هناك بعض التضحيات |
Diğer rahipler şu saniyede kurbanları hazırlıyorlar. | Open Subtitles | إنّ الكهنةَ الآخرينَ يَستعدّونَ التضحيات كما نَتكلّمُ. |
Biraz zor olacak, ama hepimizin fedakarlıkta bulunması gerek. | Open Subtitles | سيكون الأمر شاقا ، لكن يجب على جميعنا أن نقدم التضحيات |
Grup, en acı fedakârlığı yapmaya karar vermişti. | Open Subtitles | بينما المجموعة وافقت إلى التضحيات الأكثر ألما. |