Aslında, Uzatma için geldim. Daha fazla zaman ihtiyacım var. Ne kadar? | Open Subtitles | في الحقيقة جئت من أجل التمديد أحتاج وقت أكثر كم؟ |
Aslında bir Uzatma isteyecektim. - Biraz daha zamana ihtiyacım var. - Ne kadar? | Open Subtitles | في الحقيقة جئت من أجل التمديد أحتاج وقت أكثر كم؟ |
Sekiz aydır bu görüşmeleri sürdürüyoruz. Uzatma hiçbir şeyi değiştirmeyecek. | Open Subtitles | لقد ناقشنا هذا طوال 8 أشهر لن يغيّر التمديد أيّ شيء |
Uzatma formu ise tıkıştırıp daha büyük bir dağınıklık için başka bir bahane. | Open Subtitles | التمديد مجرد عذر آخر لي كي أأجلها وأصنع فوضى أكبر. |
Hayır, yalnızca uzatmayı imzalamak için geldim. | Open Subtitles | لا، لقد أتيت هنا لأوقع قرار التمديد |
Bana onlar, koli bandı ve Uzatma kablosu lazım. | Open Subtitles | أنا في حاجة إليها ، لفافة من شريط لاصق، و الحبل التمديد. |
Ama bunun yerine belki de 30 saat içinde batacak bir şirkete Uzatma kablosu ayıklamak için işini bıraktın. | Open Subtitles | و لكن بدلا من ذلك, ذهبت لتقوم بتفكيك اسلاك التمديد لشركة ستنتهي في 30 ساعة |
Sana Kevin'in Uzatma kablosuyla kendini nasıl asmaya çalıştığını anlatırken sözümü yarıda kestiğin için. | Open Subtitles | هذا لأنك قاطعتني عندما كنت أتحدث أن كيفن حاول شنق نفسه بـ سلك التمديد |
Bana Uzatma vermemeniz bir şey. | Open Subtitles | لعلمك، هو شيء ما ألا تعطينني التمديد |
Bana Uzatma vermemeniz bir şey. | Open Subtitles | لعلمك، هو شيء ما ألا تعطينني التمديد |
Uzatma iki gün önce bitti. | Open Subtitles | التمديد إنتهى من يومين مضوا |
Uzatma iki gün önce bitti. | Open Subtitles | التمديد إنتهى من يومين مضوا |
Şu Uzatma kayışıyla çok yaratıcı şeyler yapıyor. | Open Subtitles | هو يصبح جيد مع حبل التمديد |
Uzatma ücreti... | Open Subtitles | أجرة التمديد... |
- Bazıları bu uzatmayı Vali Conway'in... | Open Subtitles | بعدما تم تمديد المهلة النهائية صباح اليوم الكثيرون يعزون ذلك التمديد - ما الجديد؟ |
Boş ver uzatmayı. | Open Subtitles | إنسي أمر التمديد. |