ويكيبيديا

    "الجوهرة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • mücevher
        
    • mücevheri
        
    • taş
        
    • taşı
        
    • elması
        
    • mücevherin
        
    • cevher
        
    • mücevhere
        
    • elmas
        
    • Elmasın
        
    • taşlı
        
    • taşın
        
    • yakutu
        
    • kristal
        
    • Mücevherden
        
    Bütün hırsızlar dikkat etsin! Çalınan bu mücevher için 24 kırbaç cezası. Open Subtitles تحذير لكل اللصوص 24 جلدة لكل من يحاول سرقة تلك الجوهرة
    Gerçekten, seni görmeliyim. Şu mücevher hırsızlığı filmine bayılmıştım. Open Subtitles أريد أن أراك أنا أحببتك في فيلم لصّ الجوهرة.
    Bu güzel mücevheri aramaya bir rahibe takımını yeni dünyaya gönderdi. Open Subtitles لقد أرسلت فريقاً من الراهبات للعالم الجديد لكي يجدن الجوهرة الرائعة
    Bu binanın derinliklerinde yatan iyi saklanmış bir sır var efsanevi Neptün mücevheri, annadın mı? Open Subtitles هناك سر محفوظ في أعماق هذا المبني توجد الجوهرة الأسطورية نبتون، حسناَ
    Seninki on karatlık pahalı bir taş. Open Subtitles الجوهرة التي تتحدثين عنها تزن 10 قراريط.
    Çocuklarının tek yaptığı seni utandırmak, karın da tacının en kıymetli taşı Mode'u elinden alıyor. Open Subtitles أبناءك كل واحد منهم يعمل على هواه وزوجتك أخذت المود الجوهرة الأثمن في تاجك
    Bu nedenle gözetimimizde olan elması almak için saldırı ekibi tuttunuz. Open Subtitles ولهذا السبب استأجرت فريق هُجومٍ لإستعادة هذه الجوهرة من عُهدتِنا.
    Tabi ki, Aku bu mücevherin gücünü istiyor böylece kötülük tüm dünyayı yönetebilsin ki olsa iyi olur. Open Subtitles ومن الطبيعي، آكو يريد قوة الجوهرة ليسطير الشر علي العالم كما ينبغي له
    mücevher benim olduğunda hepsi ölecek. Merak etme. Open Subtitles الآن ، عندما أحصل على الجوهرة كلهم سيموتون ، لا تقلقى
    Çünkü en değer verdiğim mücevher onda. Open Subtitles منذ حصل على الجوهرة التي أحببتها و أقسمت أن تصونها لى
    Ona Ateşin Kalbi gibi muhteşem bir mücevher alacak kadar. Open Subtitles لدرجة ان تشترى لها هذة الجوهرة الثمينة: قلب النار:
    George'un başını çektiği yüksek rütbeli bir grup gizli mason, mücevher arayışlarını saklamak için sahte bir Bağımsızlık Savaşı düzenlediler. Open Subtitles بقيادة بنيامين فرانكلين وجورج واشنطن والملك جورج الثالث دخلو بحرب استقلال زائفة لتغطية بحثهم عن الجوهرة
    Ve böylece Toprak, hava ve ateş elementleri mücevheri yüzyıllarca korudular, annadın mı? Open Subtitles وهكذا حرست الأرض، الرياح و النار الجوهرة لعقود، حسناَ
    Şifreyi biliyordu, mücevheri her zaman alabilirdi. Open Subtitles لحظة واحدة كان لديها الأرقام السرية كان يمكنها سرقة الجوهرة فى اى وقت
    Bir saniye, Bu mücevheri daha önce görmüştüm. Open Subtitles ،إنتظري لحظة واحدة سبق وأن رأيت تلك الجوهرة
    Seninki on karatlık pahalı bir taş. Open Subtitles الجوهرة التي تتحدثين عنها تزن 10 قراريط.
    Gösterişi eski ama taş yakın zamanda 150 yıl öncesinde olmayan bir teknolojiyle kesilmiş ve parlatılmış. Open Subtitles الترصيع يأخذ فترة لكن الجوهرة قُطعَت وصقلت مؤخرًا بإستخدام تقنية لم تكن موجودة قبل 150 عامًا
    taşı hareket ettirirsek Ejder savunmasız kalır. Open Subtitles إن قوته تنبع من الجوهرة في صدره إذا إستطعنا إستخراج هذه الجوهرة
    Beni yakınında tutarak, elması bulmasına yardım etmemi sağlamak. Open Subtitles كي تبقيني إلى جانبها وتساعدني على العثور على الجوهرة
    Bilirsin, Aziz Teresa, efsane onu ölüm döşeğinde yakaladığında, uyum ve barış getirecek mücevherin önsezisine sahipti. Open Subtitles أترين لقد عرفنا الاسطورة وهي في فراش الموت سانت تريزا رأت حلماً عن الجوهرة وكان في بالها السلام والتعايش
    Bu Palmerston mu, yoksa bu cevher mi? Open Subtitles هذه المرستون أو هذه الجوهرة من القبعات؟ * المرستون= سميت باسم رجل كان يلبس مثلها
    Özellikle de mücevhere şekil vermek için gerekli aletler yokken bu yaratık hayattaydı. Open Subtitles خاصة لأن أدوات قطع الجوهرة الثمينة لم تكن حتي موجودة وهذا المخلوق حى
    İstersen başka birilerinin oyununa... dahil olup bir elmas gibi parlayabilirsin. Open Subtitles لا زال بمكانك أن تخرج لامعاً مثل الجوهرة بلعبة شخصٍ أخر
    İlk olarak, Elmasın ve etrafın güvenliğini sağlamalısın. Open Subtitles أولا : لا بد مراقبة المكان حول الجوهرة وتأكد من كل شيء في تأهب أمني.
    Malum sona kadar yeşil taşlı bileziğimi takacağım. Open Subtitles سألبس سواري ذو الجوهرة الخضراء حتى النهاية
    Mikroskobik. taşın kalitesine not vermek için lazerle okuyoruz. Open Subtitles إنها مجهرية، عندما نحدد جودة الجوهرة تضع عليها الليزر
    Ya da bu lanet yakutu bulmak için bir arama izni çıkartabilirim. Open Subtitles أو سأقوم بإحضار مُذكرة تفتيش للعثور على الجوهرة اللعينة
    kristal benim olmalı! Haklıymışsın. - Sönüyor! Open Subtitles يجب ان احصل على تلك الجوهرة لقد كنت محقا بخصوص جوهرتي انها تنطفئ
    Bu arada, seni suçlayabilecek taklit Mücevherden de kurtuldun. Open Subtitles وتوقفت فقط لتتخلص من الجوهرة المزيفة التى قد تُدينك

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد