Kesinlikle gerçek Özgürlükler hakkında Magna Carta'dan daha çok şey söylemektedir. | TED | هي بالتأكيد تقول أكثر بكثير حول الحريات الحقيقية من ماغنا كارتا. |
Teknoloji bize bunu veriyor: Seçenekler, fırsatlar, Özgürlükler. | TED | ذلك ما تجلبه لنا التكنلوجيا: الخيارات، الفرص، الحريات. |
Amerikalıların endişesi, düşmanlarının, Komünizm ajanlarının, özgürlüklerden faydalanarak Amerika'nın kuyusunu kazacakları korkusuydu. | Open Subtitles | خشي الأمريكان أنّ ينتهز العدو الحريات التي مُنحوها ويقوم عملاء الشيوعية بزعزعة استقرار أمريكا |
Liberal özgürlükleri çiğneyen demokratik normları umursamayacak, sadece birtakım şeyleri halleden popülist siyasetçileri seçelim . | TED | دعونا نختار شخصا غوغائيا، شعبويا سيتجاهل الديمقراطية، سيدوس الحريات الليبرالية لنتقدم شيئا ما، |
Zaten, ben özgür basını ve hür girişimciliği ve daha ne kadar özgürlük varsa hepsini destekliyorum! | Open Subtitles | الى جانب ذلك، أنا مع حرية الصحافة، والتجارة الحرة وأيا يكون الحريات الأخرى |
Bunun için bir bedel ödüyoruz, ama bunun farkındayız ve genellikle artan Özgürlükler tercihler ve fırsatlar için ödeyeceğiz. | TED | ندفع ثمن ذلك، لكننا واعون بذلك، وعموما سندفع ثمن الحريات المتزايدة، الإختيارات والفرص. |
Polis katili o.ospu çocuğunu yakaladıktan sonra Amerika Sivil Özgürlükler Birliği'yle uğraşırız. | Open Subtitles | نقبض على قاتل الشرطة أبن العاهرة ثم أتعامل مع اتحاد الحريات المدنية الأمريكية لاحقاً. |
Bahsettiğim Özgürlükler... sen istersen değişiklikler yapar... veya değişiklik yapması için senin için birini tutar. | Open Subtitles | الحريات التي اتكلم عنها .هي الحريات للقيام بالتغييرات اذا اردت ذلك او ان توظف شخص اخر للقيام بالتغييرات |
Bu teşkilatın güvenliği, bazı kişisel özgürlüklerden fedakârlık gerektirir. | Open Subtitles | هذه الوكاله تتطلب التضحيه ببعض الحريات الشخصيه من اجلها |
Bu teşkilatın kutsallığı, bazı kişisel özgürlüklerden fedakârlık gerektiriyor. | Open Subtitles | قداسة هذه الوكالة تتطلّب التضحية بعض الحريات الشخصية. |
Bu teşkilatın kutsallığı, bazı kişisel özgürlüklerden fedakârlık gerektiriyor. | Open Subtitles | قداسة هذه الوكالة تتطلّب التضحية بعض الحريات الشخصية. |
Mali'de gelişen İslam'ın son derece başarılı biçimi, bu özgürlükleri ve bu özünde olan kültürel çeşitliliği kabul ettiği için rağbet gördü. | TED | أصبح الشكل الناجح للإسلام الذي تطور في مالي شائعًا لأنه يقبل هذه الحريات والتنوع الثقافي المتوارث. |
Dolayısıyla savaşmalıyız, bu özgürlükleri tekrar ele geçirmek için savaşmalıyız. | Open Subtitles | ولهذا يجب علينا أن نقاتل ونقاتل ونقاتل لنحافظ على هذه الحريات |
Yoksa kadınların erkeklerle aynı özgürlükleri paylaşması gerektiğine mi inanıyorsunuz? | Open Subtitles | أو تؤمن بأن للمرأة نفس القدر من الحريات التى يمتلكها الرجل؟ |
George W. Bush:...dünyanın en göz alıcı özgürlük ve fırsatlar ışığıyız ve kimse o ışığı parlamaktan alıkoyamayacak. | Open Subtitles | ألمع منارة عن الحريات وإتاحة الفرص في العالم و لا أحد سوف يحفظ ذلك الضوء من اللمعان |
Ben inançlı bir adam değilim ama hepimiz özgürlük için savaşıyoruz inançlı olanlar dahil. | Open Subtitles | أنا عن نفسى لست مؤمنًا لكننا جميعًا نقاتل من أجل الحرية حتى الحريات الروحية |
Ve bu Özgürlükler özgür yazılımlarla özgür olmayan yazılımlar arasında farklıdır. | Open Subtitles | وهذه الحريات التي تميز البرامج الحرة عن غيرها |
Bir Sivil Haklar Sendikası size avukat sağladı mı o zamanlar? | Open Subtitles | هل إتحاد الحريات المدنية سيزوَدك بمحامي وقتها؟ |
Demek istediğimiz, yaptığımız şeyler korumaya çalıştığımız özgürlüğü hiçe sayıyor. | Open Subtitles | أعني، الأشياء التي نفعلها، نحن ننتهك الحريات نفسها التي نحميها |
Amerikalılar'ın tadını çıkardığı... pek çok özgürlüğün korunmasında faydalı olmuştur. | Open Subtitles | الكثير من الحريات التي نحن كأمريكان نستغله اليوم. |
Bu özgürlüklere sahip değilsen... ayrılırsın ve başka biri tarafından yönetilirsin. | Open Subtitles | اذا لم يكن لديك جميع هذه الحريات فسوف تنعزل ويسيطر عليك شخص ما |
Diğer herkesin sahip olduğu özgürlüklerin ve sorumlulukların tadını çıkartarak büyümem gerektiğini düşünüyorlardı. | TED | هما آمنا بأن عليّ أن أكبر لأستمتع بنفس الحريات والمسؤوليات كجميع الأشخاص الآخرين. |
Amerikalı kadınların günümüzde sahip olduğu zorluklarla kazandığımız özgürlüklerimiz de öyle. | Open Subtitles | كذلك الحريات المكتسبة و التي تتمتع بها جميع النساء في أنحاء أميريكا اليوم |