Yapmam gerekeni yaptığım için gerçek büyücülüğün ne olduğunu bilmediğimi mi sanıyorsun? | Open Subtitles | أتَعتقدين أنّني لا أَعْرفُ ما السحرَ الحقيقيَ فقط لأنني أقوم بعملي هذا؟ |
gerçek parayı ver, ben de gerçek elmasları vereyim. | Open Subtitles | اعطيني المالَ الحقيقيَ وأنا اعطيك الماسَ الحقيقيَ. |
Söyleyen oldu mu, bu gerçek saçına benziyor. | Open Subtitles | ذلك يَجاري شَعرَكَ الحقيقيَ. أي واحد أخبرَك بذلك |
Ailedeki gerçek erkeğin kim olduğunu anlamış olduk. | Open Subtitles | حَسناً، أَحْزرُ الآن نَعْرفَ مَنْ إنّ الرجلَ الحقيقيَ في العائلةِ، أليس كذلك؟ |
asıl hedefin Erin olduğunu düşünüyoruz, kocası değil. | Open Subtitles | نُفكّرُ إرين كَانَ الهدفَ الحقيقيَ الهجومِ، لَيسَ زوجَها. |
Hayatımın gerçek aşkı olduğunu, ama bunu söylemeye cesaret edemediğini söyledi. | Open Subtitles | قالَ ذلك هو كَانَ الحبَّ الحقيقيَ مِنْ حياتِي، ولو أنَّ هو ما كَانَ الشجاعةَ للقَول لذا. |
gerçek ulak ortaya çıkarsa beni ekmek gibi dilimlerler. | Open Subtitles | إذا ظْهرُ الرسولَ الحقيقيَ هم سَيُقطّعونَني فوق مثل الخبزِ |
Kendi içindeki gerçek çatışmayı savuşturmak için bizi birbirimize takıyor. | Open Subtitles | هو يُحرّضُنا ضدّ بعضهم البعض لكي يَتفادى النزاعَ الحقيقيَ ضمن نفسه. |
Aşkın gerçek anlamını bilmiyorum, ama tek bildiğim şey. | Open Subtitles | لا اعرف المعنى الحقيقيَ للحبِّ لكنى اعرف |
gerçek elmasları bize verirsen imzalayacağım. | Open Subtitles | تَعطينا الماسَ الحقيقيَ , وأنا سَأُوقّعُه. |
Galiba geçen gece gerçek Carver yine saldırmış. | Open Subtitles | أَحْسبُ النَحاتَ الحقيقيَ ضَربَ ثانيةً ليلة أمس. |
Çünkü, gerçek Carver'ın kendi yaptığı işlerin kredisini başkasının kullanmasından nefret edeceğini biliyordum. | Open Subtitles | لأن عَرفتُ النَحاتَ الحقيقيَ يَكْرهُ لا يَنَالُ الفضل في عملِه الخاصِ. |
Bize karşı olan tek gerçek tehdidi yoketmek üzereyim. | Open Subtitles | أنا على وشك تحطّيمَ التهديدَ الحقيقيَ الوحيدَ ضدّنا |
Üzgünüm Jørgen ama, bazıları senin onun gerçek babası olmadığını söylüyor. | Open Subtitles | أَنا آسفُ لكن سأقول لك شيئا أنت لَسْتَ أبّاها الحقيقيَ |
Çok yakında gerçek şekline sonsuza kadar kavuşacaksın. | Open Subtitles | قريباً سترجعين لشكلَكَ الحقيقيَ ثانيةً، إلى الأبد! ْ |
Kitabın gerçek anlamını sakladın. | Open Subtitles | إختفيتَي معنى الدليلَ الحقيقيَ. |
Kitabın gerçek anlamını sakladın benden. | Open Subtitles | إختفيتَي معنى الدليلَ الحقيقيَ. |
Gizem Ltd'in ortak sezgisel güçleri sayesinde bu gizemin arkasındaki gerçek kötünün Scrappy Cornelius Doo olduğunu keşfettik. | Open Subtitles | خلال المَجْمُوعِ القوى الحدسية للّغزِ... . . اكتشفناَ الوغدَ الحقيقيَ ، في الحقيقةِ، سكرابي كورنيليوس دو... |
Bana çocuğun gerçek adını söyledi. | Open Subtitles | لقد كَشفَ لي اسم الطفلَ الحقيقيَ |
asıl ederini unutma. | Open Subtitles | صاحب الجلالة. لا تَنْسِ السعرَ الحقيقيَ. |