Burada olmaya hakkın yok. | Open Subtitles | ليس لك الحق لتكون هنا ليس مسموحا لك ان تتدخل تذكّر |
Senin orada olmaya hakkın var çünkü sen özel bir çocuksun. | Open Subtitles | لديك كل الحق لتكون هناك لأنك فتى مميز |
Senin de diğer insanlar gibi şövalye olmaya hakkın var. | Open Subtitles | لديك الحق لتكون فارسا مثل أى شخص . |
"Kimsen o olmaya hakkın var." | Open Subtitles | لك الحق لتكون ماتريد ان تكون |
Biliyorsun, çünkü kanserden ölüyor olman böyle bir pislik olma hakkını sana vermez! | Open Subtitles | أتعرف, إحتضارك بمرض السرطان لا يعطيك الحق لتكون سيئاً |
Leo, tatlım, yarın sadece televizyona çıkacağın için... bu sana kibirli olma hakkını vermiyor. | Open Subtitles | (ليو)، عزيزي، ليس لأنك ستظهر بالتلفاز غداً، حسناً، هذا لا يُعطيك الحق لتكون فظاً هكذا. |
Kızgın olmaya hakkın var. | Open Subtitles | لديك كامل الحق لتكون غاضبا |
Senin neden güvende olmaya hakkın var? | Open Subtitles | ! لم لديك الحق لتكون بأمان؟ |