ويكيبيديا

    "الحميمة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • kız
        
    • yakın
        
    • samimi
        
    • seks
        
    • cinsel
        
    • yakınlık
        
    • özel
        
    • samimiyet
        
    • en iyi
        
    • arkadaş
        
    • yakınlaşma
        
    • samimiyeti
        
    kız kardeşi yakın arkadaşın. Seni damdan düşercesine istemiş olamaz. Open Subtitles أخته هي صديقتك الحميمة لا يمكن أن يكون قد فاجأك
    kız arkadaşınla iletişime girmemek için beni araç olarak kullanamazsın. Open Subtitles لا يمكنك أن تستغلّني لكي لا تتواصل مع صديقتك الحميمة.
    Pek standart bir ilk kız arkadaş olamadım sense hep yanımda oldun. Open Subtitles لم أن الصديقة الحميمة المثالية و لقد كنت متواجدا دائما من أجلي
    Bana da evlilik hayatınızın samimi ayrıntılarını gözlemleme fırsatı verecek. Open Subtitles وسيتيح لي الفرصة لأراقب عن كثب التفاصيل الحميمة لحياتك الزوجية
    kız arkadaşın için hoş bir şeyler almak ister misin, Dyson? Open Subtitles هل تريد أن تشتري شيئاً لطيفاً لصديقتك الحميمة هنا ,يا دايسون؟
    Her şeyi bilen kız olmak berbat bir şey ya. Open Subtitles لكن من السيء أن أكون الصديقة الحميمة التي تعرف الكثير
    Hiçbir şey bilmeyen kız olmak da bir o kadar berbat. Open Subtitles أجل، إنه سيء بقدر اعتباري الصديقة الحميمة التي لاتعرف بشكل كافِ
    Geçen yaz kafayı buldum, arabamı çarptım ve kız arkadaşım neredeyse felç kalıyordu. Open Subtitles الصيف الماضي، ثملت وتسبّبت في حادث سير كاد يؤدي إلى شلل صديقتي الحميمة.
    Önemli olan kız arkadaşımın üzerinde kıyafet yokken internette olması. Open Subtitles النقطة المهمة هي كون صديقتي الحميمة بملابس فاضحة على الأنترنيت
    Bu yüzüğü, şuradaki kıza vereceğim ve kız arkadaşım olur mu diye soracağım. Open Subtitles سوف أعطي هذا الخاتم للفتاة التي هناك و أسألها بأن تكون صديقتي الحميمة.
    "kız Arkadaşınız" mağazasında yapılacak olan özür etkinliğinin planlanmasına yardımcı olmak isterim. Open Subtitles أود أن أساعد في تنسيق جولة الاعتذار في محل بيع الصديقة الحميمة
    Ben de kız arkadaşıyım. Ama ona her şeyi anlatmıyorum. Open Subtitles ،وأنا صديقته الحميمة ولا يعني هذا أن أخبره كل شيء
    kız arkadaşınızla mesajlaşırken, onun size yalan söyleyip söylemediğini anlayacak bir sahtekârlık-saptama makinesi söz konusu değil. TED هذه ليست آلة كشف خداع لتخبر اذا كانت صديقتك الحميمة تكذب عليك في الرسائل القصيرة.
    çok daha fazla şeyi bir arada tutabilirim. kız arkadaşım ve yeğenim elele tutuştu ve kapıdan hızlıca geçtiler, TED وبينما صديقتي الحميمة وابنة أختي تمسكان يدي بعضهما وتخرجان من الباب، أستدير إلى أختي وأقول: "هل كان الأمر يستحق؟"
    kız arkadaşı, sevişirlerken bazen uyuyakaldığını söylemişti. Open Subtitles صديقته الحميمة أخبرتني بأنه اعتاد أن يغط في النوم أثناء المضاجعة
    Kimmy, onların ebeveynleri olman gerek, en yakın arkadaşları değil. Open Subtitles كيمي، أنتي من المفترض أن تكوني والدتها ليس صديقتها الحميمة
    Dünya yüzeyine düşen radyasyon miktarının sadece %10'larda olmasına rağmen bu gerçekten Güneş ile Dünya arasındaki samimi ve ince ilişkiyi gözler önüne sermektedir. Open Subtitles و في حين انها فقط عشرة في المئة من مستوى كمية الإشعاع الذي يقع على سطح الأرض أنه حقا لا تكشف العلاقة الحميمة والحساسية
    Aslında yeterince seks deneyimi yaşadım ben. Open Subtitles لقد سبق وحظيت بالكثير من العلاقات الحميمة الجيدة
    Bir de neden inanılanın aksine tensel yakınlık iyi bir cinsel yaşamı temin etmiyor? TED و لماذا لا تضمن العلاقه الحميمة علاقة جنسية جيدة، علي عكس الإعتقاد الشائع؟
    Adam karısına yalan söyleyip gizlice başka bir kadınla özel duygularını paylaşıyor, Doug! Open Subtitles دوغ، والرجل الكذب على زوجته، التسلل حول مع امرأة أخرى، تقاسم المشاعر الحميمة.
    Öğrenciler, sevgili arkadaşlarım, beraber çalışıp terlediğinizde samimiyet duygusunu anında hissediyorsunuz. TED الطلبة، زملائي، عندما تتمرنون وتعرقون معا، تشعر برابطة الصداقة الحميمة .
    en iyi arkadaşımı öldürmek isterken kız arkadaşımı öldürmen mi? Open Subtitles أوه , تعني , بدلاً من قتلك لصديقتي قتلت صديقتي الحميمة
    yakınlaşma fobisi terapisine katılamayacak kadar hasta olduğunda yerine gitmiştim. Open Subtitles عندما مرضت أنت، ملأت مكانك في مجموعة"رهاب الحميمة"
    O anda ona samimiyeti öğretiyorum. TED أنا أعلمها في تلك اللحظة حول العلاقة الحميمة.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد