| savunma makam, kamu temsilcilerini karalamaya çalsyor. | Open Subtitles | الدفاعِ يحاول ان يطعن في نزاهة نوايا ممثلي الشعب. |
| savunma makamnn sorumlulugu... cinayet annda sangn geçici deliligini kantlamak. | Open Subtitles | الدفاعِ مكلف بعبء لإثْبات الجنون المؤقت في وقت القتل. |
| Bu, ancak duruşma sırasında yapılabilecek bir savunma. | Open Subtitles | أنت يُمْكِنُ أَنْ تَجْعلَ ذلك الدفاعِ في المحاكمةِ. |
| İyi savunma avukatları her zaman umduğun en son şeyi yaparlar. | Open Subtitles | مُحامي الدفاعِ الجيدِ دائماً يَعمَلُ الشيءَ الأخيرَ تَتوقّعَ. نعم. |
| Salondakileri ve savunmanın bazı üyelerini dünkü oturumlarda gerçekleşen hakaret içeren tutumlara ve karmaşaya müsamaha gösterilmeyeceği konusunda uyarıyorum. | Open Subtitles | إنضباط يجب أن أُحذر الجمهور وبَعْض أعضاء الدفاعِ أن السلوك المهين والمشاكسات |
| savunmayı geçiyor. | Open Subtitles | تَبْدو جيّد جداً. الزق الدفاعِ الرئيسيِ. |
| Sayın Yargıç, bu salona girdiğimden beri savunma aleyhine sarf ettiğiniz ikinci zarar verici söz. | Open Subtitles | حضرتك، تلك ملاحظة ضارة ثانياً قمتى بها ضدّ الدفاعِ منذ أن دَخلتُ الغرفةَ |
| Bu adamı yakalarsak, bir savunma avukatının çıkıp davayı düşürmek için senin zihinsel geçmişini kullanmasını istemiyorum. | Open Subtitles | إذا أمسكنا بهذا الرجل أنا لا أُريدُ أحد من مُحامي الدفاعِ أن يستخدم تاريخكِ النفسي لتدمير القضية |
| Bu sabah savunma Bakanı ile görüştüm. | Open Subtitles | كَانَ عِنْدي محادثة مَع وزير الدفاعِ هذا الصباحِ |
| Hayır, savunma için uzman bilirkişi olarak görevlendirildim. | Open Subtitles | كلاّ، لقد عُيِّنتُ كشاهدٍ خبيرٍ لصالحِ الدفاعِ. |
| C-4 savunma Bakanlığından alınmıştı. | Open Subtitles | فقد كانت المتفجراتُ معارةٌ من دارِ الدفاعِ |
| İki saat önce savunma taşeronu ADRD, donanma için bir güdümlü roket testi yaptı. | Open Subtitles | لقد أجرى مُتعاقِدُ الدفاعِ قُبيلَ ساعتينِ عمليّةَ إختبارٍ لصاروخٍ توجيهيٍّ لمصلحةِ البحرية |
| ve Albay Dax teknik olarak savunma rolünü üstlenmiş durumda. | Open Subtitles | العقيد داكس تقنياً في دورِ الدفاعِ. |
| Bu duruşma sanıkların ve savunma makamının devamlı müdahaleleriyle,adli otoriteye muhalefet etmesiyle gölgelenen bir duruşma oldu | Open Subtitles | هذه الجلسة أفسدتها الانفجارات العاطفية المستمرة والاستخفاف بالسلطة القضائية... مِن قِبل المتّهمين ومستشار الدفاعِ |
| savunma Bakanlığı hala bir şey bulamadı mı ? | Open Subtitles | قسم الدفاعِ ما زالَ ألم يَجدْ أيّ شئُ؟ |
| Koca poponu kaldır ve savunma yap. | Open Subtitles | حرّكْ ذلك الجانبِ مِنْ لحمِ البقر هناك ويَلْعبُ بَعْض الدفاعِ! |
| Sayın Yargıç, savunma hatalı muhakeme yapıldığını öne sürüyor. | Open Subtitles | حضرتك، الدفاعِ يطالب بمحاكمة باطلة |
| Pentagon tarafından savunma sözleşmeleri aracılığıyla 800 milyon $'la ödüllendirilen büyük bir şirketle mali bağları olduğu ortaya çıkarılınca istifa etmiş. | Open Subtitles | إستقالَ العام الماضى عندما أكُتشِفَ بأنّه كَانَ لديه روابطُ ماليةُ تربطه بشركة كبيرة الذي كَانَ قَدْ مُنِحَ أكثر من 800 مليون دولار في عقودِ الدفاعِ بوزارة الدفاع الأمريكيةِ |
| Bir tane bile aşırı hız cezan yok ve şimdi savunma Bakanlığı'ndan araba mı çalıyorsun? | Open Subtitles | أنت أبداً مَا أصبحتَ حتى a يُسرعُ تذكرةً والآن أنت تَسْرقُ الشاحناتَ مِنْ وزارة الدفاعِ. |
| Biz hazırız efendim. Ama savunmanın daha zamana ihtiyacı varsa... | Open Subtitles | سيدَي انا مستعدَّ لكن إذا الدفاعِ احتاج وقت اكثرِ |
| savunmanın gelmemesi büyük bir sorumsuzluk. | Open Subtitles | واضح جداً مستشار الدفاعِ لن تصلَ |
| Piyadeler ise son savunmayı oluşturacak. | Open Subtitles | ومن خلفهم الكتائبُ والمُشاةُ فى خط الدفاعِ الأخير. |