ويكيبيديا

    "الدلافين" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • yunusların
        
    • yunuslarla
        
    • yunuslar
        
    • Dolphins
        
    • yunuslara
        
    • Yunuslardan
        
    • yunus
        
    • yunusu
        
    • yunusa
        
    • yunusun
        
    • yunusları
        
    • balina
        
    yunusların çıkardığı her sesi duymayı, ...balinaların söylediği her şeyi. Open Subtitles أردت سماع كل شيء تفعله الدلافين كل شيء يقوله الصيادون
    yunusların bu sürüleri bulabilmesi için oldukça azimli ve kararlı olması şart. Open Subtitles عندما يكون السردين بعيداً جداً في البحر فتحتاج الدلافين مثابرة عظيمة لتتعقّبهم
    Helikopterle aktif bir yanardağ gezisi, veya kristal berraklığında sularda yunuslarla beraber yüzmek. Open Subtitles حول بركان ودخانه في هليكوبتر او السباحة في مياه نقية جدا مع الدلافين
    Bahamalar'da, sosyal olarak benekli yunuslarla etkileşime geçen şişe burunlu sakinlerimiz de yaşıyor. TED في الباهاما لدينا أيضاً دلافين قارورية المنقار تتفاعل اجتماعياً مع الدلافين المرقَّطة
    Kosta Rika sularında güneş batarken bile, yunuslar hâlâ oyun oynuyorlar. Open Subtitles بينما تغرب الشمس في مياه كوستاريكا، لا تزال الدلافين مفعمة بالنشاط
    Seyirci sayısı az. Dolphins ise çok iyi durumda. Open Subtitles الحضور محبط بينما الدلافين تحسنوا
    Sistemin asıl gücü, gerçek-zamanlı ses tanıma. Yani yunuslara çabucak ve doğru bir biçimde yanıt verebiliyoruz. TED إلا أنَّ الروعة الحقيقية للنظام تكمن في الإمكانية الفورية للتعرف على الصوت، بحيث نستطيع إجابة الدلافين بسرعةٍ ودقَّة.
    Sonunda dalan kuşlar Yunuslardan daha fazla oluyor ve hatta onları yiyeceklerden uzaklaştırıyorlar, ama yunusların yerine bir başka yırtıcı hayvan filosu geliyor - Open Subtitles سرعان ما تفوق الطيور الدلافين عدداً، بل حتى أنها تبعدها عن الوليمة. سرعان ما يحل نوع آخر من المفترسات محل الدلافين..
    Sizleri, son 28 yıldır doğada birlikte çalıştığım, olağanüstü bir yunus grubuyla tanışmanız için Bahama adalarına götürmek istiyorum. TED حسنا، سنذهب إلى جزر البهاما لنلتقي مجموعةً رائعةً من الدلافين التي أعمل معها في البرية منذ ثمانية وعشرين عاماً
    Ekip, bu yunusların yalnız olmadığını, takım halinde avlanmak için toplandığını görünce şaşırdı. Open Subtitles الطاقم مندهشون لبجدوا ان هذه الدلافين ليست منعزلة لكنهم يأتون معاً للصيد كفريق
    Ben de, birkaç yıl değil, onlarca yıl önce yunusların iletişim sistemlerini çözmek amacıyla onları su altında gözlemleyebileceğim bir yer bulmak için yola çıktım. TED منذ عقودٍ مضت وليس سنوات ماضية بدأت بالبحث عن مكان في العالم حيث بامكاني أن أراقب الدلافين تحت الماء في محاولةِ لكسر شفرة نظام اتصالاتها.
    Sudayken yunusların kurallarına uymaya çalışıyoruz, çünkü onları gerçekten, fiziksel olarak gözlemliyoruz. TED نحاول أن نتّبع آداب سلوك الدلافين عندما نكون في الماء، في الواقع لأننا نراقبها بدنياً في الماء
    Bu gördüğünüz yunusların sonarı. (yunus yankı-konumlama sesleri) Bu tıkırtıları avlanmak ve beslenmek amacıyla kullanırlar. TED هذا هو سونار الدلفين تستخدم الدلافين هذه النقرات للصيد والتغذي
    Bunu yapabileceğimizi düşünmemizin bir nedeni de yunusların da aynı merakla bize ilgi göstermeye başlamalarıdır. TED وأحد الأسباب التي جعلتنا نفكِّر بالقيام بذلك هي أن الدلافين قد بدأت بإظهار الكثير من الفضول اتجاهنا
    Yani ben daha önce hiç yunuslarla yüzmedim. TED بالنسبة لي، لم أسبح مع الدلافين من قبل.
    O yüzden Meksika'ya gittim ve su altında yunuslarla yüzdüm. TED لذا ذهبت إلى المكسيك، وسبحت مع الدلافين.
    Bir de ben sevinsem. Sabah yunuslarla yüzüyordum. Open Subtitles أتمنى لو كنت سعيداً بالعودة، كنت أسبح مع الدلافين هذا الصباح.
    Tıpkı yunuslar gibi onlardan da balık sürülerinin yerini öğrenebilir. Open Subtitles مثل الدلافين ، فإنها تساعد على ايجاد وتطويق المياه الضحلة
    Takımın, Dolphins kadar başarılı değil. Open Subtitles فريقك لا ينجز ما ينجزه الدلافين
    Onu yunuslara vermelisin. Daha fazla istediler. Open Subtitles حسناً، يجب عليك أن تسلميه إلى الدلافين إنه مرغوب لديهم
    Yunuslardan hoşlandığını biliyorum. Open Subtitles أعلك أنك تحبن الدلافين وقد تكون ناعمة وحريرية
    Hele de hükümetin elinde bir sürü maymun kalbi ve yunus beyni varken. Open Subtitles بالأخص منذ أن قامت الحكومه لوضع مخزون إحتياطي من قلوب السعادين وأدمغة الدلافين
    Bunu, baltayı alıp bir grup yunusu parçalamak gibi düşünebilirsin. Open Subtitles قد تقوم بحمل فأس وتقوم بتقطيع عائلة من الدلافين
    Yunan sahillerinde, bir yunusa zarar verirseniz, cezanız ölüm bile olabilir. Open Subtitles في عصر الإغريق، كان إيذاء الدلافين جريمة تستحق الإعدام
    Ama birkaç katil yunusun bizi yaşamaktan alıkoymasına izin veremeyiz! Open Subtitles لكننا لانستطيع ترك بعض الدلافين القاتلة تمنعنا من العيش وتحصيل النقاط
    Annem ve ben yunusları severdik... bu bizim birlikte... paylaştığımız birşeydi. Open Subtitles أنا وأمي كلانا نعشق الدلافين لذا فهذا كان شيئا مشتركا بيننا
    Bu fenomen sadece balina ve yunuslarda gözlenir. Şimdiye kadar. Open Subtitles تلك هي الظاهره الوحيده التي لوحظت في الحيتان و الدلافين

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد