Şimdi, şu altıpatlar taşıma olayı. Daha Geçen bahar olmuştu. | Open Subtitles | والآن مسألة حمل مسدس كانت فقط الربيع الماضي |
Bu Geçen bahar aldığınız fiyat. | Open Subtitles | هذا ما كان يساوية الدقيق حينما اشتريته في الربيع الماضي |
Geçen bahar Psikiyatrlar Derneğinde yaptığın konuşmayı yap. | Open Subtitles | المحاولة التي تُسلّمُ ذلك خطابِ الأساسِ أعطيتَ في الجمعيةِ النفسيةِ الربيع الماضي. |
Bir keresinde beni parmaklamıştı. Bir kez, Geçen baharda. | Open Subtitles | لقد قام بمداعبتي بأصابعه في الربيع الماضي |
Hatta Geçen baharda Bergdof'un itmeli kapısında kapana kısılarak korkunç bir akşam geçirdi. | Open Subtitles | لِذلك، ذلك العصرِ الفظيعِ الربيع الماضي صَرفتْ محصورةً في البابِ الدوّارِ في Bergdorf. |
Bir meslektaşım, Fox Mulder geçen ilkbaharda sizinle görüşmüş. | Open Subtitles | زميل لي، فوكس مولدر، إستجوبك الربيع الماضي. |
Sdece Geçen yaz olanlardan dolayı kalbi kırılmış ve Dan'in gerçek hislerini anlayabileceği bir işaret arıyor. | Open Subtitles | إنها فقط متألمة لما حدث في الربيع الماضي وتبحث عن إشارة لترى كيف يشعر تجاهها فعلاً |
Hatırlıyorum da, geçen bahardaki kan lekeleri konferansında üzerinde çalıştığın bir davadaki şüpheli kan izleriyle ilgili bir şeyden bahsetmiştin. | Open Subtitles | فتذكّرتُ أنّكَ ذكرتَ في مؤتمر اللطخات الربيع الماضي شيئاَ عن مسحة مريبة في قضيّة كنتَ تعمل عليها |
Geçen bahar, büyük eroin baskınında neredeydi? | Open Subtitles | و في الربيع الماضي و مع مداهمة الهيروين تلك , أين كان ؟ |
Benim beklentilerim daha düşük. Bunu Geçen bahar hallettik sanıyordum. | Open Subtitles | ـ لكن لدي توقعات أقل ـ أظن أننا حللنا ذلك في الربيع الماضي |
Geçen bahar, trenle Madrid'e gidiyordum. | Open Subtitles | في الربيع الماضي كنت أستقلّ قطاراً لمدريد |
Geçen bahar sizin Viktorya dönemi şiir dersinizi almıştım. | Open Subtitles | لقد كنت أحضر محاضراتك في شعر العصر الفكتوري في الربيع الماضي |
Geçen bahar bir çocuğa bıçak çekti. | Open Subtitles | لقـد أشّهـر سكينـا على شخص مـآ الربيع الماضي |
Bıçak taşıyorum, çünkü Geçen bahar Alışveriş merkezinin yiyecek bölümünde tecavüze uğradım. | Open Subtitles | أنا أحمل معي السكين لأن أعتدي علي جنسياً . في المجمع التجاري الربيع الماضي |
Eminim Geçen bahar sen birini çaldığında babam onları kilit altına almıştır. | Open Subtitles | أنا متأكدة بأن أبي أقفل عليهم بعدما سرقت واحدة الربيع الماضي |
James'in çalışmasını Geçen bahar gördüm, ve gerçekten hayatım değişti. | Open Subtitles | في الواقع رأيت عمله في الربيع الماضي و ذلك بعض الشيء غيّر حياتي في الحسّ الّذي كان عندي |
Geçen baharda bir düzine insan buldum. | Open Subtitles | لقد وجدت نصف دزينة القرفصاء الى هناك في الربيع الماضي. |
Grubu Geçen baharda bırakmış. | Open Subtitles | ترك المجموعة الربيع الماضي متى من الربيع الماضي؟ |
Yani, Geçen baharda herşeyi kafamda çözmek için gitmiştim, | Open Subtitles | أعني, لقد ذهبت بعيدا في الربيع الماضي لأعرف ماذا أريد أن أكون، |
Bir meslektaşım geçen ilkbaharda buraya o şeyi öldürmek için geldi. | Open Subtitles | زميل لي جاء هنا لمحاولة وقتل هذا الشيء الربيع الماضي. |
Geçen yaz, Ben-ben senin hakkında bir hikaye yazdım, ve talihsiz olaylar serisi yüzünden, hikaye yayımlanacak. | Open Subtitles | لقد كتبت قصة عنكِ في الربيع الماضي ونتيجة لسلسلة من الأحداث المؤسفة سيتم نشر هذه القصة |
Eşinin geçen bahardaki ölümü, Veronica'nın Birleşik Devletler'e dönmesine ve baba-kızın barışmasına neden olmuştu. | Open Subtitles | ماتت زوجته الربيع الماضي مما أثار عودة (فيرونيكا) للولايات المتحدة و عادت الابنة للعيش مع والدها بعد سنوات من الغربة |
Geçen ilkbahar, hiçbir zaman sahip olamayacağın bir şey olduğunu öğrenmiştin, hatırlıyor musun? - Hayır, hatırlayamıyorum. | Open Subtitles | ألا تذكرين ما الذي عرفتِ في الربيع الماضي أنكِ لن تناليه أبداً؟ |