ويكيبيديا

    "الزبدة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • tereyağı
        
    • yağ
        
    • tereyağını
        
    • tereyağlı
        
    • yağı
        
    • tereyağ
        
    • yağlı
        
    • tereyağına
        
    • margarin
        
    • tereyağından
        
    • tereyağının
        
    • ezmesi
        
    • Tereyağında
        
    • Butter
        
    O ağaç keserken ben yayıkta tereyağı yapıyordum ve sadece aşk için yaşıyorduk. Open Subtitles أنا أصنع الزبدة بينما هو يكسر الأخشاب. وأنه عاش فقط من أجل الحب.
    Öyle büyük bir nasırım var ki, üstüne tereyağı sürebilirsin. Open Subtitles لدي حبوب كبيرة جداً لدرجه أنك يمكنك وضع الزبدة عليها
    Limon ve tereyağı soslu fish en croute için fikir alabilir miyim? Open Subtitles هل لي أن أقترح عليك طبق السمك المحشو مع صلصة الزبدة والليمون
    Oturduğumuzdan beri neden ceplerini aşırdığı onca yağ için kontrol etmedin? Open Subtitles لماذا لا تفحصي جيبه لكل الزبدة الذي أخذها منذ جلوسنا هنا
    Ve sonra onca tereyağını iki gün önceden taşımamız gerekecek. Open Subtitles هذا يعنى أنه يجب علينا نقل كل الزبدة خلال يومين
    Ve işte fıstık ve tereyağlı patatesli yahni. Open Subtitles و هناك يخنة مصنوعة من الفول السوداني و البطاطس الحلوة و الزبدة
    Bunca yolu aslında bir paket tereyağı almak için katettik. Open Subtitles لقد جئنا جميع هذه الطريقة لاقتراض أساسا عصا من الزبدة.
    Ekmek tabağı düzenin sol üst köşesine ve tereyağı bıçağı özel bir açıyla, tekrar ağzı içeriyi gösterecek şekilde, tabağın içine konur. TED طبق الخبز يوضع أعلى يسار التجهيز، وسكين الزبدة يوضع على الطبق بزاوية، مرة أخرى، و شفرتها تشير إلى الداخل.
    Yeri gelmişken, işin püf noktası donmuş tereyağı, sıcak değil. TED بالمناسبة، الخدعة هي استخدام الزبدة المجمدة وليس الزبدة الدافئة.
    Zevk açısından, tereyağı ve tuz ile daha hoş görünümlü ancak vicdanımı rahatlatacak türden şeyler ararım. TED للمتعة، أنا أتطلع الزبدة والملح والأشياء المثيرة التي تجعل المذاق مثل التكفير عن الذنب.
    Her yerini yiyeceğim. Şu tereyağı nerede? Open Subtitles سأقبّلك أينما أريد، أين الزبدة بحق الجحيم؟
    Buraya tereyağı sosu koyarsam belki öbür taraftan çıkar. - Fotoğraf makinemi getireceğim. Open Subtitles ربما إذا وضعت صحناً من مرق الزبدة وبه كسارة بندق فإنه سيركض إلى الناحية الثانية خارج
    Size kurabiye getireyim. Güveciniz, tereyağı ve sos. Open Subtitles سأحضر لك البسكويت وهذا طبقك وبعض الزبدة والعسل
    Bir sonraki molada Land O'Lakes yağ paketindeki kadınla randevum var. Open Subtitles لديّّ ميعاد مع السيدة على غلاف الزبدة في فترة الاستراحة القادمة.
    Eğer gerçekten yumurta kırarken resmimi çekmek istiyorsanız, yağ ve şekeri kıvamlaştırmaya başlayana kadar beklemelisiniz. Open Subtitles لو كنت تريد التقاط صورة لتكسير بيضة يجب أن تنتظر حتى اخلط الزبدة و السكر
    En iyisi kaymak ya da yağ yapmak. Perakende satarım. Open Subtitles الأفضل لهم أن يخلطوا الزبدة مع القشطة وبيعها بالتجزئة
    Patetes püresinde tereyağını seviyorum ve her şey bundan ibaret. Open Subtitles أحب الزبدة في البطاطا المهروسة هذا كل ما في الأمر
    Kremalı melas pudingi ya da tereyağlı ekmek pudingi. Open Subtitles كعك دبس السكر و الكاسترد أم الخبز البارد مع بودنغ الزبدة
    Bu işi düzgün yaparsak yağı bıçakla kesmek kadar pürüzsüz olacaktır. Open Subtitles لكن لو فعلناها بشكل صحيح سندخل مثل السكين الساخنة في الزبدة
    O kadar tereyağ koyma! Open Subtitles انت ما هذه الزبدة الكثيرة؟ أخبرتك أن تضع القليل فقط
    Benim canım çok çekti. Büyük bir patlamış mısır. Fazla yağlı olsun. Open Subtitles صحن كبير من الفوشار رجاء الزبدة الاضافية
    İki şilin. tereyağına az, içkiye biraz daha fazla para harcayabilirsiniz. Open Subtitles الثمن قطعتي شيلينغ لقد أنفقتم أقل على الزبدة,و أكثر على الجعة
    Hıyarlı sandviçler de harika bir de, tereyağı yerine margarin kullanmasalar. Open Subtitles شطائر الخيار جيدة أيضاً إلا فى حالة وضعهم السمن بدلاً من الزبدة
    Hepsinin geçmişte yaşayıp, elma şarabı içerek tereyağından bahsettiklerini sanırdım. Open Subtitles توقعت أنهم سيكونون جميعاً في الخارج بالخلف يشربون عصير التفاح و يتناقشون عن الزبدة
    Bunun da buzdolabında, tereyağının yanında olması gerekiyor. -Kasık merhemi- Open Subtitles ،وهذا يجب أن تكون في الثلاجة إلى جانب علبة الزبدة
    Yulaf ezmesi ve yağın üzerinde bolca tam buğday olsun. Open Subtitles دقيق الشوفان وقطعة من محمص قمحي كامل، أكثري من الزبدة.
    İlk kez "Tereyağında Hüner" yarışmasına girişi 15 yıl önceydi. Open Subtitles دخل لأول مرة بمنافسات نحت الزبدة الاحترافية قبل 15 عاماً
    - Saat 7'de Butter'da. - Bu akşam çıkabilir miyim bilmiyorum. Open Subtitles مطعم الزبدة في السابعة لا أعلم إذا كنت سأتي الليلة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد