| Güvenlik ekibi dördüncü seviyeye. mahkum kaçmış. | Open Subtitles | فريق الأمن للمستوى الرابع، لقد هربت السجينة |
| 37059 numaralı mahkum. Koridorun sonunda, soldaki üçüncü kapı. | Open Subtitles | حسناً، السجينة 37059 آخر الردهة، ثالث باب من اليسار |
| Randevu saati sızdırılırsa, mahkum, pusu kurdurmak için birilerini ayarlayabilir. | Open Subtitles | حسناً، بالتأكيد لو أنّ الجدول خرج فإنّ السجينة سيكون لديها حلفاء لينصبوا كمين |
| Sanık kürsüsünde tutuklu bulunan Leslie Crosbie'yi suçlu mu buldunuz, suçsuz mu? | Open Subtitles | هل تجدوا السجينة ,ليزلى كروسبى, مذنبة ام غير مذنبة ؟ |
| Mahkûm arkadaşlarını kirletmenin uygun olduğunu mu düşünüyorsun? | Open Subtitles | أتظنين أنه من اللائق أن تعتدي على رفيقتك السجينة ؟ |
| Bu adamlar Mahkumu CTU'ya geri götürmek için eşlik edecekler. | Open Subtitles | هؤلاء الرجال سيرافقوا السجينة الى وحدة مكافحة الارهاب |
| mahkum bir numarada sorgulanıyor, koridorun hemen sonunda. | Open Subtitles | السجينة في حجرة الاستجواب 1 للأمام في نهاية الرواق |
| Beni buraya mahkum kılığında getirdiğine inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أصدق أنك أقنعتني على أن أكون السجينة. |
| mahkum tehlikeli biri. Ondan hiçbir şey alma. | Open Subtitles | السجينة تعتبر خطيرة لا تقبل بأخذ شيء منها |
| Dediğine göre F bloğunda iki mahkum bir şeyler planlıyormuş. | Open Subtitles | هذه السجينة تدعي أنها سمعت اثنين من السجناء يخططون لشئ ما |
| Herhangi bir şekilde... bir gezegende, bir paralel evrende aynı olduğumuzu mu ima ediyorsun, mahkum? | Open Subtitles | أو على أي كوكب من الكواكب أو في أي كون من الأكوان متماثلان أيتها السجينة ؟ |
| mahkum burada psikotik kriz geçiriyor ve siz de burada kadın gibi gülüşüyorsunuz. | Open Subtitles | السجينة مصابة بنوبة انهيار ذهاني وانتما تقفان هنا وتضحكان كالنساء ؟ |
| Artık işler böyle yürümüyor, mahkum. | Open Subtitles | لم تعد هذه الطريقة التي تسير بها الأمور هنا أيتها السجينة. |
| Dosyaları soy isimlere göre mi yoksa mahkum numarasına göre mi dizmeliyim? | Open Subtitles | أن سألك إن كنت تريدني أن أرتب الملفات وفقاً للقب أم رقم السجينة. |
| Senin abayı yaktığın Blackmoor'daki mahkum değil mi ? | Open Subtitles | السجينة في بلاكمور الذي اصبحتي متيمة بها ؟ |
| tutuklu, majesteleri Kupa Kraliçesi ile kriket oynamak üzere görevlendirildi ve sonra taammüden... | Open Subtitles | السجينة في القفص متهمة بجذب انتباه الملكة، ملكة القلوب في لعبة الكروكيت، ثم وبكامل قواها العقلية |
| Belki son defasında sorgulayan ben, tutuklu olan sendin. | Open Subtitles | ربما في اخر مرة كنت انا المحقق وانتي السجينة |
| Mahkûm, manganın durumunu ele vermeye çalışıyordu. | Open Subtitles | -الطعن مقبول السجينة حاولت ان تفلت خارج موقع الفريق |
| Mahkûm hâlâ kilit altında. Tüm bu kesintiler sırasında uyuyordu. | Open Subtitles | السجينة امِنَة , لازالت نائمة هناك |
| Evet. Mahkumu ve bu arızalı klonu çöp yakma fırınına götürün. | Open Subtitles | أجل، خذوا السجينة والنسخة المعيوبة إلى المحرقة |
| Fakat kumandan Tano, mahkumun konuşacağı tek kişiymiş. | Open Subtitles | لكن القائد تانو هي الشخص الوحيد التى ستتحدث له السجينة |
| Ya mahkûmu teslim edersiniz ya da düşman muamelesi görmek zorunda kalırsınız. | Open Subtitles | إما أن تُسلموا السجينة أو ستُعاملون كأعداء |
| Yürü Tutsak, gün ışığını kaçırıyoruz. | Open Subtitles | تحركي أيتها السجينة ليس لدينا وقت |
| Siz sadece Tutukluyu teslim etmek için başkandan emir aldınız. | Open Subtitles | لقد أُعطيتِ أمراً رئاسياً بتسليم السجينة |
| Evet ama bu tutukludan ben sorumluyum. | Open Subtitles | نعم، لكنني مسؤولة عن هذه السجينة |