| Bize ödünç verdiğiniz Ana gemi sayesinde... | Open Subtitles | شكرا على السفينة الأم لقد أعرتوها لنا بكل لطف |
| - Bir Ana gemi az önce şehri bombalamaya başladı. - Gördüm. | Open Subtitles | السفينة الأم اطلقت النار للتو على المدينة لقد رأيته |
| ana gemiyi tespit ettik. Sonar okumaları tek parça halinde olduğunu gösteriyor. | Open Subtitles | حددنا موقع السفينة الأم قراءة السونار توحي أنها مازالت سليمة |
| Eğer ana gemiye bir virüs yerleştirirsek ona bağlı gemilerin işlevlerini durdururuz. | Open Subtitles | اذا زرعنا فيروسا في السفينة الأم ستنتقل العدوى الى السفن الصغيرة الأخرى |
| Bir Goa'uld ana gemisi çok da uzakta değildir, eğer Goa'uld Latona'nın fethedilebileceğine inanıyorsa. | Open Subtitles | السفينة الأم للجوؤلد على الأغلب ليست بعيدة إذا صدق الجوؤلد أن لاتونيا الآن متاحه |
| -Onu kaçmak için kullanacaklar. -Sizin ana gemiden kaçmak için kullandığınız gibi. | Open Subtitles | سيستخدمونها للهرب كما فعلت أنت فى تلك السفينة الأم |
| Oraya erişebilirsek Carter ve Daniel bizi ana geminin güvertesine halkayla alabilirler. | Open Subtitles | إذا فعلنا ذلك, كارتر وجاكسون يستطيعون نقلنا على متن السفينة الأم |
| Kovan gemisi planlarıyla birlikte bir şeyler indirdiler. | Open Subtitles | ما لم يكونوا حملوا شيء مع خطط السفينة الأم |
| İnsanlarda onu üretebilecek teknoloji yok. Bulunduğunu bildiğim tek yer, Ana gemi. | Open Subtitles | المكان الوحيد الذي أعرفه هو السفينة الأم |
| Fare yuvalarına bakarsak, bu Ana gemi olmalı. | Open Subtitles | أينما تكون أعشاش الجرذان فهذه هي السفينة الأم |
| İki gece önce Ana gemi'den yayınlanan mesajdan sonra telsiz konuşmalarında bir artış oldu. | Open Subtitles | كان هناك أحاديث متزايدة منذ نداء التجمع الذي ظهر أسفل السفينة الأم منذ ليلتين |
| Flynn ana gemiyi tekrar mı çalıştırdı? | Open Subtitles | فأخذ فلين من السفينة الأم مرة أخرى، أليس كذلك؟ |
| Şimdi o ana gemiyi buradan çekin. | Open Subtitles | الآن ستطرد هذه السفينة الأم من هنا |
| Tamam. Onları ana gemiyi bulmaları için göndereceğim. | Open Subtitles | حسناً، سأتصل بهم لنبحث عن السفينة الأم |
| ana gemiye bir virüs yerleştirebilirsek, virüs aşağıdaki diğer gemilere yayılır. | Open Subtitles | اذا زرعنا فيروسا في السفينة الأم ستنتقل العدوى الى السفن الصغيرة الأخرى |
| Anlamıyorum. Bu virüsü ana gemiye nasıl yerleştireceğiz? | Open Subtitles | كيف بالضبط يمكننا ادخال الفيروس في السفينة الأم ؟ |
| Bu virüsü ana gemiye tam olarak nasıl yerleştireceğiz? | Open Subtitles | كيف بالضبط يمكننا ادخال الفيروس في السفينة الأم ؟ |
| Biz konuşurken, bir Goa'uld ana gemisi buraya doğru yol alıyor olabilir. | Open Subtitles | كما تكلمنا , إلى السفينة الأم للجوؤلد ربما تكون هناك طريقة لمخاطبتهم من هنا |
| Bir Goa'uld ana gemisi şehri yörüngeden bombalıyor. | Open Subtitles | السفينة الأم للجوؤلد تطلق النار على مدينة لاتونيس |
| O'Neill ana gemiden gelen Jaffa'lar tarafından saldırıya uğradık. | Open Subtitles | لقد هجومنا من جافا من السفينة الأم |
| ana geminin her yerine giriş iznim var. | Open Subtitles | لديّ تصريح غير محدود بالدخول و الخروج من السفينة الأم |
| Kovan gemisi az önce hiperuzaydan çıktı. | Open Subtitles | السفينة الأم خرجت من الفضاء الفوقي دكتور بكيت استعد |
| Ana gemide seni eski haline getirebilecek tıbbi donanım var. | Open Subtitles | يُمكنك أن تجعلني بشريّاً مرة أخرى؟ لدينا آلات طبيّة على السفينة الأم والتي يُمكنها علاجك، أجل |
| Daniel'i ana gemisine sokabilirim ve ondan sonra kalan işle ilgilenebilirim. | Open Subtitles | أنا سأكون قادر على قبول دانيال علي متن السفينة الأم ويتعامل مع النهايات المفككة |
| Her şeye bulaştı yıldız üssüne Centurionlara Raiderlara. | Open Subtitles | إنه يُعدى كل شيء السفينة الأم المقاتلين الأليين |