1895 yazında, teknolojinin en yeni hızlı tren harikasını görmek için insanlar Coney Island'a akın etti: Parande Trenine. | TED | في صيف عام 1895، غمرت الحشود ممر جزيرة كوني لرؤية أحدث أعجوبة تكنولوجية من القاطرة الدوارة: السكك الحديدية الدوارة. |
Yüksek hızlı tren yoluna erişim sağlamak kasabanın hazinesine para akıtır. | Open Subtitles | بوجود السكك الحديدة عالية السرعة سوف يضع المال في خزينة المدينة. |
- Biliyorum. Ben bu hatta ray döşeyen Çinli işçilerden biriydim. | Open Subtitles | فقد كنت واحدة من العمال الصينيين اللذين مدوا خطوط السكك الحديية تلك |
Bir gün, demiryolu işçilerinin gittiği bir otelde servis yaparken bebeğim öldü. | Open Subtitles | طفلى مات فى يوم كنت أجهز فيه طعام العشاء لرجال السكك الحديدية |
Perde rayı ile çekip çıkardılar. | Open Subtitles | كان عليهم صيدها باحدى ستائر السكك الحديدية |
tren yolu için ayrılmış deniz ile raylar arasında inşa edillmiş olan gecekondu mahallesi tamamen yok olmuştu. | TED | الحي الفقير الذي بني في مقاطعة سكة الحديد الذي يقع بين البحر و خطوط السكك الحديدية قد دمر تماماً |
Deponun şemasını ve... metro tünelleriyle bağlantısını kontrol ediyorum. | Open Subtitles | انا أسحب الرسوم البيانية للمستودع وأنفاق السكك الحديدية أسفل المدينة |
Raylara yakın yerlere seyahat ediyor. | Open Subtitles | ان تنقله يعتمد على الاماكن القريبة من السكك الحديدية |
rayların üzerinde yürüyorsun ve ilk kim düşerse o kaybediyor. | Open Subtitles | نسير على السكك الحديدة و الذي يسقط أولاً يعتبر الخاسر |
1866, kıtayı geçen tren yolunun yapımının başlaması, yeni bir dönem. Trenler ve yollara kestirmeler açmak için | TED | عام 1866: ابتدأ العمل في سكة الحديد العابرة للقارة وبهذا بدأ عصر جديد. لقد كيّفنا الأرض لتتلاءم مع السكك الحديدية |
İnsanları tren peronlarında tutuklarlardı, | TED | حتى أنهم كانوا يعتقلون الأشخاص من أرصفة السكك الحديدية. |
İki dakika içerisinde tren yolu hattı seviyesine kadar çıktı ve hat seviyesini geçene kadar yaklaşık 100 metre koştuk. | TED | و قد وصلت إلى مستوى السكك في خلال دقيقتين و بدأت تغطيها، في تلك الاثناء كنا قد ركضنا حوالي 100 متر |
Bir adamla çok uzun zaman geçirdim, kendisi ailesi ile birlikte demiryolu kenarında bir kulubede yaşıyordu ve bir kolu ile bir bacağını tren kazasında yitirmişti. | TED | لقد قضيت وقتاً طويلاً مع رجل عاش مع أسرته على جسر السكك الحديدية وقد فقد يده ورجله في حادث قطار. |
Demiryolları'nın ray döşemek için alacağı araziyi kapatmak uğruna ordunun 100,000 dolarını çalmaya kalkıştın. | Open Subtitles | محاولة سرقة مائة ألف دولار من الجيش لشراء الأرض التي يجب أن تشتريها السكك الحديدية ليمر بها القطار |
demiryolu işletmek için sapa bir yer dedim, üstelik ray da yok! | Open Subtitles | قلت إنه وسيلة جهنمية للبحث عن السكك الحديدية دون أي مسارات |
Bu sabah bir banliyö treni bir grup demiryolu işçisine çarptı. | Open Subtitles | في صبيحة هذا اليوم اصطدم قطار بمجموعة من عمال السكك الحديدية |
Çok daha uzun demiryolu sistemine sahip olan Ülke 1 ise Hindistan. | TED | الدولة رقم 1, ذات التوسع الأكبر في أنظمة السكك الحديدية, في الواقع هي الهند. |
Vinci'nin federal parası metro hattından geliyor ve aynı şey tren rayı koridorunda daha büyük ölçekte olacak. | Open Subtitles | فينسي سلبت المال الإحتياطيّ من خطّ المترو، و سيحدث الأمرُ عينه بقدرٍ أكبر، أكبر بكثير مع ممرّ السكك الحديديّة. |
Düzgün bir yemek, düzgün bir tedaviyle o lanet olası demiryollarını inşa etmeye devam eder, ağzımızı bile açmazdık halbuki. | Open Subtitles | مع نقص الطعام وإنعدام الرعايه الطبيه إلا أنه لم يكن أمامنا إلا مواصلة بناء خط السكك الحديديه اللعين وكأن شيئاً لا يحدث |
Deponun şemasını ve metro tünelleriyle bağlantısını kontrol ediyorum. | Open Subtitles | انا أسحب الرسوم البيانية للمستودع وأنفاق السكك الحديدية أسفل المدينة |
Seni sonunda canlı kanlı görmek çok güzel dostum. Dostum, bıyıklarına bayıldım. Kadınlarını Raylara bağlamalısın. | Open Subtitles | رائع لمقابلتك أخيراً شخصياً ، يا صاح ينبغي أن تربط السيدات الصغيرات في خطوط السكك الحديدية |
Çocuklar rayların üzerine geri dönebildiler. | TED | تمكن الأطفال من الرجوع إلى السكك الحديدية |
Bay Galvin, burada bir FDİ müfettişi var. | Open Subtitles | سيّد (جالفين)، معنا مفتشٌ من إدارة السكك الحديديّة الاتّحاديّة هنا |
Şüphelilerimiz Raylı sistem yapılacağını duyunca inşaatçılar kazmadan önce cesetleri taşımanın iyi olacağını düşünmüş olabilir. | Open Subtitles | بالإفتراض أنهم مشتبهانا أظن أنهم سمعوا بقدوم السكك الحديدية وظنوا أنهم من الأفضل إزالتهم |
rayları söküp teçhizatı tahrip ederek. | Open Subtitles | قاموا بتدمير خطوط السكك الحديدية المؤدية للمعسكرات وفككوا المعدات الموجوده هناك |