"السماع" - ترجمة من عربي إلى تركي

• duymak
• dinlemek
• duyamıyorum
• duymaktan
• dinledim
• dinlemeyi
• dinlemekten
• duymaya
• dinleyemem
• Duyamıyor
• duyabilir
• duyabiliyorum
• kulak

Yine de duymak başka şey kendi gözlerinle görmek başka.
لكنْ شتّان ما بين السماع عنه و رؤيته بأمّ العين

Çocuğundan bahsedebilirsin, ...ama kocan hakkında bir şey duymak istemiyorum.
يمكنك الحديث عن ابنك، لكن لا أريد السماع عن زوجك.

Ölümlerin bilimsel olarak... - ...doğru olmadığı hakkında bir şey duymak istemiyorum.
لا أريد السماع عن كيفية أن الوفيات غير صحيحة على نحو علمي

Hayır,efendim.Bunu ayakta dinlemek istiyorum.
‫لا ياسيدي لا أريد الجلوس ‫أريد السماع وأنا واقف

Radyoyu dinlemek istiyorsun. Ama dinleyemezsin. Niye?
الان تريدين السماع للمذياع , لا يمكنك ذلك

Bir dakika, duyamıyorum. Burada çok gürültü var.
لحظة لا يمكنني السماع هناك ضوضاء كثيرة هنا

Evet, kulağınızın duymaktan başka önemli bir fonksiyonu daha var.
نعم، فأذناك في الواقع لديها وظيفة أخرى مهمة إلى جانب السماع.

Her neyse. Bunlarla ilgili bir şey duymak istemiyorum. Bizim nasıl olduğumuzu sorana kadar.
لا أريد السماع عنه لا, حتى تسألنا كيف سار الأمر

Hiç bir şey küçük deniz kızını denizin üstündeki dünya hakkında bir şeyler duymak kadar mutlu edemezdi, ve köyler ve gemiler hakkında büyükannesinin bildiği her şeyi anlattırırmış.
لا شيء كان يسعد عروسة البحر مثل السماع عن الحياة فوق المحيط وجعلت جدّتها تحكي لها كل شيء تعرفه عن المراكب والمدن

Sadece hikayenizi duymak istiyorum.
انظر , أريد السماع الي جانبك . هذا كلّ ما في الأمر

duymak bile yorucu. biliyorum.
إنه منهك فقط السماع بهذا الشأن نعم، أعرف، أعرف، لكن

Bunu duymak istemiyorum. Böyle olacak. Yalnızca bu şartla yaparım.
ولا اريد السماع عن الموضوع هذه الطريقه الوحيده لتدريبك

-Bu grubun amacı birbirimizi dinlemek, yargılamak değil.
تذكروا أن الهدف من المجموعة هو السماع وليس الحكم على بعض

Bu saçmalık, Dewey. Kimse böyle bir müziği dinlemek istemez.
هذا جنون , ديوي لا أحد يريد السماع الى موسيقى كهذه

Tekrar dinlemek için 4'e, silmek için 7'ye, numarayı aramak için 8'e, kaydetmek için 9'a basın.
لأعادة الارسال, اضغظ 4. للمسح, اضغط 7 لأعاده السماع, اضغط 8. للحفظ, اضغط 9

Bir kulüpte bazı adamlarla beraberim. İyi duyamıyorum.
انا مع بعض الاشخاص فى هذا الملهى ولا يمكننى السماع بوضوح.

Onlar sadece her yerde Linux duymaktan bezdiler.
وقد اصبحوا ممتعضين من السماع عن لينكس في كل مكان

Tüm gün kadınların çenesini dinledim.
طوال اليوم توجّب عليّ السماع لنساء يتحدّثن

Bana da öyle demislerdi ama, bir sure sonra dinlemeyi birakiyorsun iste.
أخبروني بانه قد يحصل هذا لكن الحقيقة المرة هي ستتوقفين عن السماع

Boşver, Frasier. Aşk hayatımı dinlemekten nefret ediyorsun.
انسَ الأمر، أعلم أنك لاتحب السماع عن حياتي العاطفية

Ve hiç, ilk yardımcıların duymaya alışkın oldukları kelimeleri kullanmıyor.
و انه لا يستخدم كلمات رنانة أول المستجيبين مدربون على السماع

Beni çağırma. Seni dinleyemem. Seni dinleyemem.
لا تنادني، لا أستطيع السماع لا أستطيع السماع

Yüksek sesle konuş canım. Aron amca Duyamıyor.
ارفعي صوتكِ عزيزتي العم آرون لا يستطيع السماع

Suyun altında yüz kilometre uzağı görebilir ve duyabilir.
يمكنه السماع على مسافة 100 ميل ويرى على بعد 100 ميل تحت الماء

Nihayet tedavi oldum ve şu anda senin kadar iyi duyabiliyorum, Kaptan.
في نهاية الأمر، عولجتُ والآن يمكنني السماع كما تسمع، أيها القائد.

Çakıl yoldaki adımlarına kulak verdin... ama pencerenin gerisinden hiçbir şey duyamadın... ve muhtemelen yol çakıl da değildi zaten.
...استمعت إلى خطواته على الحصى ولكن لم تستطيعي السماع ...عبر النافذة ،ومن المحتمل عدم وجود أي حصى على أي حال