ويكيبيديا

    "الصفحات" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • sayfaları
        
    • sayfalar
        
    • sayfa
        
    • sayfaların
        
    • sayfalara
        
    • sayfalarda
        
    • sayfayı
        
    • sayfada
        
    • sayfalarını
        
    • sayfanın
        
    • sayfaya
        
    • sayfasını
        
    • sayfalarında
        
    • sayfalık
        
    • sayfadan
        
    Ve dünyadaki tüm web sayfaları arasında 55 trilyon bağlantı var. TED وهناك 55 تريلليون رابط بين كل الصفحات على الإنترنت في العالم.
    Şu anda içinde bulunduğumuz ikinci basamak, sayfaları bağlama fikriydi. TED المرحلة الثانية التي نحن فيها الآن هي فكرة تشبيك الصفحات.
    Bu sayfalar her tür golem, dybbuk* ve şeytanla doldurulmuştur. Open Subtitles هذه الصفحات ممتلئة بالعفاريت والأرواح الخبيثة من كل حجم ونوع.
    sayfalar dolusu çizgiyi karıştıralım ve bakalım ilgini çeken bir şey var mı. Open Subtitles تصفح كل هذه الصفحات وانظر إن كان أي هناك أي ردة فعل لديك
    Bu slayt yüzlerce sayfa teknik belgeyi özetler ... geçtiğimiz iki seneden beri üzerinde çalıştığımız. TED و هذة الشريحة تلخص الاف الصفحات من الوثائق التقنية هذا ما كنا نعمل علي خلال العامين الماضيين.
    Ailesinin bir âdetiydi: altmış yıllık başkanlık tescil verilerini içeren yüzlerce sayfa. TED كان من تراث عائلته: مئات الصفحات التي تغطي ستة عقود من بيانات الموافقة الرئاسية.
    Hasan sizdeki kitabın eksildiğini, bazı sayfaların kayıp olduğunu söyledi. Open Subtitles حسن قال لى أن نسختك أصبحت قديمة وفقدت بعض الصفحات
    Onu bulmam gerek. - Katalogdaki sayfaları George için ayırdın mı? Open Subtitles هل احضرت الصفحات من الكتالوج لجورج, فهو يريد رؤيتهم هذا الصباحِ
    Yanında bir de havlu bulundurursun, böylece sayfaları çevirmeden önce parmaklarını kurutabilirsin. Open Subtitles .. وتضع منشفة بالجوار، كي كي تجفف أصابعك قبل أن تقلب الصفحات
    gerçektende sayfaları katlamış olmanın dışında birşey yapmadım. TED وأنا حقا لم أفعل أي شيء أكثر تعقيدا من جعل الصفحات مطوية
    konuştu, eksik sayfaları yazdı. TED بدأ يكتب عنه، بدأ بكتابة الصفحات المفقودة.
    Tüm sayfalar sıralıdır ve milyonlarca yıldır burada olanlara görgü şahitliği yapar. Open Subtitles كُلِّ الصفحات بالترتيب الصحيح شاهدةً على ماحدثَ هنا على مر ملايين السنين.
    Diğer verileri, bu sayfalar dolusu olan ve birşey söylemeyen diğer verileri bu şekilde özetliyoruz. TED كل هذه الصفحات القديمة المليئة بالارقام والقيم الغير مفيدة نحن نقوم بتلخيصها
    Sonra, listemi oluşturmaya başladığımda, hemen kafama takıldı, uzun bir süre sayfalar dolusu araştırma yaptım. TED وعندما بدأت بعد ذلك في توحيد قائمتي، أصبحت مهووساً بسرعة، وبحثت في الكثير من الصفحات لمدة طويلة.
    Bu; teologların, filozofların ve benzer şekilde, senaristlerin yazdığı yüzlerce sayfa yazının konusu olmuştur. TED لقد احتل هذا الموضوع آلاف الصفحات من قبل رجال الدين، والفلاسفة، وكتّاب السيناريو على حدٍ سواء.
    Hâlâ yaşayacağım hayatım var, daha yazacağım çok sayfa var. TED ولا يزال لدي حياتي لأعيشها، وما زال لدي العديد من الصفحات لأخوض تجربتها.
    İşte üç sayfa buydu. Bu kadar. İşte bu korku-belirtme. TED هذه هي الصفحات الثلاث. ها هن. هذا هو "تحديد المخاوف".
    Hasan sendeki baskının eskidiğini, bazı sayfaların eksik olduğunu söyledi. Open Subtitles حسن قال لى أن نسختك أصبحت قديمة وفقدت بعض الصفحات
    Bu şeyi yeneceksek, bu sayfalara ihtiyacımız var. Open Subtitles إذا أردنا التغلب على هذا الشيء نحتاج لتلك الصفحات
    Aylardır ön sayfalarda yer almadın, ve bu manşet haberi! Open Subtitles لم تصل إلي الصفحات الأول منذ شهر وهذه للصفحة الأولي
    Bir kaç sayfayı işaretledim. Kent konseyine karşı yardımı olabileceğini düşündüm. Open Subtitles لقد حددت بعض الصفحات الى يمكن ان تستخدمها ضد مجلس المدينه
    İlk birkaç sayfada bu yaratıkların uykuda olabilecekleri ama asla gerçekten ölmeyeceklerine dair uyarılar vardı. Open Subtitles الصفحات الاولى تعلم هذه المخلوقات الذين ماتوا و لكنهم في الحقيقة لم يموتوا فعلياً
    Şu katalog sayfalarını George için aldın mı? Sabah onları istiyordu. Open Subtitles هل احضرت الصفحات من الكتالوج لجورج, فهو يريد رؤيتهم هذا الصباحِ
    Onu sayfanın üzerine koyardı ve büyütece bakarak kelimeleri okurdu. Open Subtitles إعتادت وضعهُ على الصفحات و تقرأ الكلمات من خلال الزجاج
    Bir kadın hem güzel hem entelektüel olabilir. Yan sayfaya bakın. Open Subtitles المرأة يجب أن تكون جميلة بمقدار ثقافتها انظري لوجه الصفحات
    Dün gece operamın ilk 10 sayfasını yazdım. Open Subtitles فقد كتبت العشرة الصفحات الأولى من الأوبرا التي اؤلفها ليلة أمس
    Fakat romanın ilk sayfalarında bile korkunç bir karanlık, görünüşte huzurlu olan ortamın üzerine çöker. TED لكن منذ الصفحات الافتتاحية الأولى للرواية، يخيّم ظلام مروّع على هذا الوضع الذي يبدو وكأنه هادئ.
    Hayır, hayır. Sonra da, bin sayfalık programcığı... Open Subtitles لا لا ، بعد ذلك القى لينا بمئات الصفحات من الرموز
    On binlerce sayfadan oluşan, verdikleri birkaç ayın yetmeyeceği heybetli bir işti. TED وهو شيء ضخم من عشرات الآلاف من الصفحات لم يكن من الممكن في الأشهر القليلة التي لديهم.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد