| Avuç dolusu anlaşma yapmak üzereyim ve sonra da biz yaklaşacağız. | Open Subtitles | تبقي مقدار ضئيل من بعض نقاط الصفقه و بعد ذلك سنتهي |
| İmza at. Sadece iki saniyeni alır. Standart bir anlaşma. | Open Subtitles | هيا وقع هنا لن ياخذ الامر اكثر من ثانيتين للتوقيع على الصفقه |
| Siz anlaşmayı onaylayıp da fazladan yetişmeyi doğrulayana kadar geride duracağız. | Open Subtitles | سنخبركم عند عقد الصفقه او عند التحقق من الحصاد تنحى جانبا |
| anlaşmayı batırdın, şimdi sana bir kontrat çıkarırım görürsün ! | Open Subtitles | والى أفساد هذه الصفقه معى وسيجب علىَّ أن أستخرج العقد لأحصل على العقد اللعين |
| anlaşmanın sana düşenini yaparsan, ben de bana düşeni yapacağım. | Open Subtitles | احتفظ بنصيبك فى الصفقه . و انا سأحتفظ بنصيبى |
| anlaşma yaptık, seni gözleyip, şeytana uymanı engelleyeceğiz. | Open Subtitles | إذاً الصفقه هى أننا يفترض بنا مراقبتك ونتأكد من عدم عودتك لطريقتك الشريره مره آخرى |
| Tesla ödemenin, son planların gönderiminden önce yapılmasını isteyince anlaşma suya düştü. | Open Subtitles | عندما طلب تيسلا دفعه مسبقه قبل تقديم خططه فشلت الصفقه |
| anlaşma pazarlığa açık değil. anlaşma geceyarısına kadar. | Open Subtitles | وهذا المبلغ غير قابل للتفاوض تنتهى الصفقه فى منتصف الليل |
| Ben bile korumayı aşamam. Öyleyse işte anlaşma: | Open Subtitles | ولا استطيع حتى المرور من حائط النار ولهذا هاهى الصفقه |
| Bütün koleksiyonu alacağımı söylesem nasıl bir anlaşma yapabiliriz dersiniz? | Open Subtitles | اى نوع من الصفقه تعتقد اننى يمكننى ان احصل اذا اخذت,فلتقل, المجموعه كلها؟ |
| O yüzden bu anlaşma olduktan sonra yarım saniye o çatı katında olmak istiyorum. | Open Subtitles | ساذهب الي الدور العلوي بعد نصف ثانيه من اتمام الصفقه |
| İşleri sen bitiriyorsun ve anlaşmayı yapmamızı sağlayacaksın yoksa seni kovarım ve hisselerini ele alırım. | Open Subtitles | انت من ينهى الصفقات وستساعدنى لأنهاء هذه الصفقه او أطردك وأخذ كل صلحياتك |
| anlaşmayı yapmama yardım edeceksin, değil mi? | Open Subtitles | ستساعدنى لأنهاء هذه الصفقه جورج, أليس كذلك |
| Sen bizim bitiricimissin ve bu anlaşmayı bitirmemize yardım | Open Subtitles | انت من ينهى الصفقات وستساعدنى لأنهاء هذه الصفقه |
| Bu anlaşmayı kapatmama yardım edeceksin, George, değil mi? | Open Subtitles | ستساعدنى لأنهاء هذه الصفقه جورج, أليس كذلك |
| anlaşmanın olacağı zamanı, sen benim eski sosisim, saptayacaksın. | Open Subtitles | لذا, عندما تفشل الصفقه أنت ستصلحها. وتحدد الوقت والمكان |
| Sıkı pazarlık ediyorsunuz. | Open Subtitles | حسناً , أنت تقود الصفقه بصعوبه |
| anlaşmaya devam et. İmza, M." | Open Subtitles | البضاعه تبدو أصليه, توقف استمر بدءاً من الصفقه. |
| Bak, uzlaşmayı kabul etse bile, senin adını vermeyecektir. | Open Subtitles | انظري، حتى لو انها قبلت الصفقه هي لن تذكر اسمك بأنك ساعدتها |
| Yerinde olsam, tek kelime dahi etmezdim. Anlaşmamız şöyle olacak. | Open Subtitles | لوكنت مكانك لما قلت كلمه ايضاً, اذاً هذههي الصفقه |
| Ve beni bu şekilde kabul edemiyorsan, üzgünüm bebek fakat Paket bu. | Open Subtitles | واذا لم تتقبليني هكذا فأنا اسف حبيبتي00 ولكن هكذا تتم الصفقه |
| anlaşma bu. Aksi takdirde, siktir et. Bu da bir başka karşılık çıkar anlaşması. | Open Subtitles | هذة الصفقه والا فلا هذه هي المنفعه المتبادلة |
| Gitmiyorsun. Polise anlaşmadan bahsedecek. | Open Subtitles | لن ترحلى ، سوف تخبر الشرطه عن الصفقه |