ويكيبيديا

    "الضفة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • Riverside
        
    • Bank
        
    • kıyıya
        
    • nehrin
        
    • kıyıda
        
    • kıyısında
        
    • yakası
        
    • Şeria'
        
    • kıyıdan
        
    • kıyı
        
    Riverside Parkı'nın güneyinden gir. Open Subtitles البداية في المنطقة الجنوبية الغربية زاوية متنزه الضفة.
    Ona yakın çalışıyorum ve bu gece Riverside'da isimsiz bir kaynakla konuşmaya gidecekti. Open Subtitles حسنا، أعمل معه وهو ذاهب الليلة لتعقيب مخمن مجهول في اسفل الضفة
    Athena'nın babası West Bank'te büyüdü ve annesiyle karşılaştığı Şikago'ya taşındı. TED والد أثنيا تربى في الضفة الغربية وانتقل إلى شيكاغو، حيث التقى بوالدتها.
    Diğer kıyıya ulaşamadık, yine de gururluyuz ve kendimizi sarsılmaz bir şekilde adadık. TED لم نصل إلى تلك الضفة الأخرى، ما يزال لدينا الاحساس بالفخر والالتزام، إلتزام لا يتزعزع.
    Şimdi, eğer antilop kalır ve aslan dönerse, nehrin sağ yakasında üç aslan olmuş olacak. TED الأن، في حالة بقاء الحيوان البري وعودة الأسد سيكون هنالك ثلاثة أسود في الضفة اليمنى
    Bir nehri geçen sandaldaydım karşı kıyıya yaklaştığımızda kıyıda bekleyen insanlar gördüm. Open Subtitles لقد كنت على عَبَارَة , أعبُر النهر وكأننا نقترب من الجانب الأخر رأيت كل هؤلاء الناس يقفون على الضفة
    İtalyan birlikleri, Adriyatik'in diğer kıyısında karaya ayak bastı ve İtalya ile Arnavutluk arasında Faşist bir ittifak oluşturuldu. Open Subtitles نزلت القوات الإيطالية على الضفة الأخرى من بحر الإدرياتيكي والإتحاد السياسي
    Riverside İlçe tarihindeki faili meçhul cinayetle ilgili gizli kalmış bir bilgiyi açığa çıkardığını iddia etti. Open Subtitles يدعي بانه اكتشف معلومات جديدة بخصوص جريمة القتل الغامضة في تأريخ مقاطعة الضفة
    Bates cinayetinden bir ay sonra 29 Kasımda Riverside gazetesine daktilo ile yazılmış bir mektup gönderildi. Open Subtitles إعتراف مطبوع أرسل إلى مؤسسة الضفة الصحفية في التاسع والعشرون من نوفمبر شهر بعد مقتل بيتس
    Riverside katili de polise mektup yazmıştı. Open Subtitles انتظر قاتل الضفة كتب رسالة الى الصحيفة
    Bu geceki South Bank Show'da Steve Coogan ve yeni sanat kurulumu "Hareket Hâlindeki Kulaklar" var. Open Subtitles كما ميلفين براج الليلة على الضفة الجنوبية مشاهدة، ستيف كوجان وله تركيب فن جديد الآذان على هذه الخطوة.
    Green Bank Observatory’deki, dünyanın en büyük radyo teleskobuyla yıldızı gözlemlemek için TED كتبنا مقترحاً لمراقبة النجم مع أكبر مقراب راديوي "تلسكوب لاسلكي" في مرصد الضفة الخضراء.
    Sunshine State Bank ve Güven Şirketindeki. Open Subtitles في الضفة ولاية الشمس المشرقة والثقة.
    Öylesi daha rahat. Geçen yıl kanoyla kıyıya yakın durarak geldik. Open Subtitles هذا أفضل ، لقد أتيتُ إلى هنا العام الماضي في قارب و ظللنا قريبين من الضفة
    Sular yükselince kıyıya gelir ve ay ışığında yumurta bırakır. Open Subtitles يكون على الضفة من وقتً إلى آخر أثناء المياة الجارية العالية ويضع بيضة في ضوء القمر
    Boğulacağımı sanmıştım, ama su beni kıyıya taşıdı. Open Subtitles اعتقدت بأنني سأغرق ولكن المياه اعادتني الى الضفة
    Bu yüzden nehrin sol yakasında aslanı bırakmalıyız ve antilopun sağa geri gitmesi gerekiyor. TED لذا نحن بحاجة لبقاء الأسد في الضفة اليسرى وعودة الحيوان البري للضفة اليمنى
    18 yaşında, nehrin sağındaki otellerde fahişelik yapmaya başlayan manikürcü kızlar mı yoksa? Open Subtitles مدرمات الأظافر في الشانزيليزيه اللاتي يبدأن بممارسة البغاء بسن الـ 18 في الفنادق الكبيرة بمنطقة الضفة اليمنى؟
    Aslında, bu çok olağan dışı bir durum. - ...kıyıda bir timsah. Open Subtitles في الواقع ، من النادر جداً رؤية تمساح في هذه الضفة
    Size bir keresinde çamur kıyısında oturarak altın saçlarını tarayan bir deniz kızı gördüğümü söyleyebilirdim. Open Subtitles فيمكنني إخبارك أنني رأيت حورية بحر ذات مرة جالسة على الضفة الموحلة تمشط شعرها الذهبي
    Bu şekilde kuzeye doğru akan Ganj'ın batı yakası kutsalların en kutsalı olarak kabul edilir. Open Subtitles أحد هذه الأماكن و الضفة الغربية من هذه الأماكن التي يتدفق النهر فيها شمالاً .تُعدّ أقدس الأماكن المُقدسة
    Kuşatma altına alınacak, topraklarının çoğunu kaybedecek ve ne Batı Şeria'ya ne de Kudüs'e ulaşma özgürlüğüne sahip olmayacaklardı. TED كانوا في طريقهم ليحاصروا، وتفقد الكثير من أراضيهم وليس لديها حرية الوصول ، إما إلى الضفة الغربية أو القدس.
    Kıyının yarısında, genç bir fil arkasından geldi ve hortumunu onun altına doğru getirdi, onu kıyıdan yukarıya doğru itmeye başladı. TED في منتصف الطريق نحو الضفة، جاء فيل يافع من خلفها، فربط خرطومه بخرطومها، وبدأ يجرها نحو أعلى الضفة.
    kıyı boyunca tek dümen halinde ilerleyeceğiz. Open Subtitles سنركب في وحدة مكونة من 10 آلاف جندي على طول الضفة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد