ويكيبيديا

    "الطاولة التي" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • masada
        
    • masaya
        
    • masanın
        
    Hayatım, adam şömünenin yanındaki masada oturuyor ki... en iyi masa orası... ve sırf bana gıcıklığına orada oturuyor. Open Subtitles عزيزتي , إنه يجلس في الطاولة التي بقرب المدفأة أفضل طاولة في المكان وهو يعرف ذلك, لكي يستفزني فقط
    Sen onun rüyanda oturduğun masada oturduğunu söylemiştin, değil mi? Aynı zamanda durduğunu gördüğün platformdadavardı. - Evet. Open Subtitles قلتِ أنه كان على الطاولة التي حلمتِ أنكِ كنتِ جالسة عليها و كان في المنصة التي حلمتِ أنكِ كنتِ فيها
    masada müvekkilinizin masum olduğunu düşünen melez bir kadın var. Open Subtitles أنا مجرد امرأة خليطة الأعراق على الطاولة التي تظن أن موكلك بريئًا.
    Sadece tuvaletlerin önündeki masaya kayıt yaptır. Open Subtitles إذهبي فحسب إلي الطاولة التي أمام المراحيض
    Eskiden kardeşimin krep yediği masaya oturdu. Open Subtitles جالساً على نفس الطاولة التي كانت تعدّ عليها الفطائر المحلاّة
    Evet, kaybettirdikleri masanın zararını ödemelerine izin verdim. Open Subtitles حسناً جعلتهم يدفعون حساب الطاولة التي غادرت
    Oturduğun masanın ne kadar şık olduğu o kadar da önemli değil. Open Subtitles ليس من المهم حق ثمن الطاولة التي تجلسين عليها
    Dün gece kullandığımız masada ruh çağırıyorlardı. Open Subtitles أين قاموا بتحضير الأرواح وعلى نفس الطاولة التي حضرنا نحن فيها الأرواح ليلة البارحة
    İstediğimiz masada oturmak için savaşıyoruz. Open Subtitles نحارب للحصول على مقعد في الطاولة التي نشاء.
    Arkamdaki masada bir beyefendi var. Open Subtitles هناك رجل محترم في الطاولة التي خلفي
    İbne ortadaki masada. Open Subtitles -حسنا , الجن جالس علي الطاولة التي في المنتصف -و حراسه الشخصيين فريبين منه
    - Arkamdaki masada bir adam var. Open Subtitles هناك رجل محترم في الطاولة التي خلفي
    Tom'un beni bebeğinin yemek yediği masada becerdiğini biliyor mu, merak ediyorum. Open Subtitles أتساءل إن كانت تعلم كيف كنت ألهو مع (توم) على نفس الطاولة التي تأكل عليها طفلتها الطعام
    Tom'un beni bebeğinin yemek yediği masada becerdiğini biliyor mu, merak ediyorum. Open Subtitles أتساءل إن كانت تعلم كيف كنت ألهو مع (توم) على نفس الطاولة التي تأكل عليها طفلتها الطعام
    Sizi Senatör'ün yanındaki masaya koyuyorum, böylece önemli kişilerle olabilirsiniz. Open Subtitles لقد جعلتُكم، تجلسون في الطاولة التي تحاذي السيناتور، يا رفاق لكي تضربوا بالمرفق، كبار الشخصيات
    Elini kaldırmış ve yemek yedikleri masaya vurmuş. Open Subtitles رفع يده فلطم بها سطح الطاولة التي كانوا يأكلون عليها
    Evet, teşekkürler. Uçuk hastalıklı köpeğin yanındaki köşedeki masaya oturacağız. Open Subtitles نعم , شكرا لك سنأخذ الطاولة التي في الزاوية
    Düğün aynı düğün. masanın nerede olduğunun ne önemi var? Open Subtitles لا، أنه نفس الزفاف مهما كانت الطاولة التي تجلس عليها، صحيح؟
    Mesela Nina'ya yaptığım masanın ayaklarından birini yapamasaydım bütün masayı çöpe atmazdım. Open Subtitles مثل لو أني كسرت جزءاً من الطاولة التي أعددتها لـ (نينا)

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد