ويكيبيديا

    "الطموح" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • hırs
        
    • hırslı
        
    • hırsın
        
    • hırsı
        
    • tutku
        
    • ihtiras
        
    • iddialı
        
    • tutkulu
        
    • hırsım
        
    • hırsını
        
    • hırstan
        
    • hırslar
        
    • Hırsının
        
    • ihtirası
        
    • hırslıyım
        
    Adil değil biliyorum ama hırs erkeklerde daha iyi duruyor. Open Subtitles أعلم أنه ليس عادل لكن الطموح يبدوا أفضل على الرجال
    Bunlar son derece yetenekli olmanın yanında iki çok önemli özelliğe sahipler, bunlar tevazu ve hırs. TED هؤلاء هم قادة الذين بالإضافة لكونهم على درجة عالية من الكفاءة يتمتعون بمزيتين مهمتين، و هما التواضع و الطموح.
    Doktor Schwartz'ın dediği gibi biraz hırslı olmak zorundasın. Open Subtitles كما قال دكتور شوارتز عليك أن تتحلى ببعض الطموح
    Warren Komisyonu, bir komplonun varlığını kabul etmek... ya da araştırmayı derinleştirmek yerine... hırslı savcı Arlen Spector'ın öne sürdüğü kuramı destekledi. Open Subtitles بدلا من الاعتراف بوجود مؤامرة أو مواصلة التحقيق لجنة وارين أيدت نظرية طرحت من قبل المحامى الطموح ارلين سبيكتور
    Bir zamanlar ben de hırsın iyi bir şey olduğunu sanırdım. Open Subtitles في فترة من الزمان ، كنت أعرف أن الطموح صفة حسنـــة
    Dışarıda arada sırada hırsı ödüllendiren kocaman bir dünya var. Open Subtitles ثمة عالم كبير بالخارج حيث بين الحين والآخر يُكافئ الطموح
    Şefkatin motivasyon olarak bileşeni daha iyiye ulaşmak için hırs yaratıyor. TED المكون التحفيزي للشفقة يخلق الطموح للمصلحة العليا.
    bu biraz hırs ve çaba gibidir -- Bunu yapacağım. TED هذه نوعا ما مثل الطموح و المحرك – سأقوم بذلك الأمر.
    hırs meselesi değil. Kitaplarda dahi olsa kusursuz suçları sevmem. Open Subtitles ليس الطموح, انا لا اريد طرح قضية للمحكمة بها الجريمة الكاملة
    Ya da, siz asiller için hırs, bir erdem sayılırken geri kalanlar için kusur olarak mı addediliyor? Open Subtitles أم أن الطموح فضيلة للنبلاء فقط و خطيئة لبقية البشر ؟
    Zeka. Telaş, zeka ve 52-karat hırs. Open Subtitles القيادة ، النشاط ، القوة بالاضافة الى 52 قيراط من الطموح.
    hırs öyle boş, öyle koftur ki bence bir gölgenin gölgesi dense yeridir. Open Subtitles هذا حق وانا ارى الطموح من الخفة والرقة بحيث لا يعدو ان يكون مجرد ظل لظل فاذن العامة الذين لا طموح عندهم
    Yetiştirdiğin patatesleri sen topla hırslı çocuk. Open Subtitles إزرع البطاطا وإحصدها بنفسك أيها الولد الطموح
    Cuervo'da adam ve ateşgücü var ancak Hershe çok hırslı. Open Subtitles جيركوف لديه اعداد كبيرة واسلحة ولكن هيرش لديها الطموح
    hırslı kişi bir rüyanın gölgesidir ancak. Open Subtitles لان مادة الطموح ما هى الا ظل منعكس من حلم
    Ben kimseden korkmam ve hırsın kötü olduğunu asla demedim. Open Subtitles ،إني لا أخشى أحدًا .ولمْ أقولَ بأن الطموح شيءٌ سيء
    O kadar hırsın sonucu, boynuna geçirdiği ip oldu. Open Subtitles كل هذا الطموح و كل شيء و ينته أمره و رقبته ملتويه
    Şimdiye kadarki yolculuğumda, Ortaçağ İslam bilim adamlarının su katılmamış entelektüel hırsı karşısında mahcup oldum. Open Subtitles في رحلتي حتى الآن، أذهلني الطموح الثقافي الطاغي للعلماء المسلمين في القرون الوسطى
    Bu odada öyle yoğun bir tutku var ki, tartışsanız bile, gösteriniz hakkında. Open Subtitles هناك الكثير من الطموح في هذه الغرفة حتى في مجادلاتكم، إنها حول العمل.
    İhtiras yok değil içinde ama bir de rahatsızlık duymadan kulak versen. Open Subtitles ولست بخلي من الطموح غير انك ترفض الشرور الملازمة للرغبة في المجد
    Bu hikaye birliğin iddialı şekilde kurulduğu ilk zamanlarına kadar uzanıyor. Open Subtitles .القصة تعود إلى أوائل أيام الطموح عندما كان قد تمّ تشكيل الكتائب الاستكشافية
    Bu herhangi bir savaş kutlaması kadar tutkulu ve büyük bir gelişmeydi. Open Subtitles وحتى الأن ظلت تلك الإبتكارات العظيمة مثلها كمثل الطموح بالنصر فى المعارك
    Çok hırsım vardı. Open Subtitles لدى الكثير من الطموح
    O belki de hırsını giderebilecekti en azından bir yavrusunu yetiştirerek. Open Subtitles قد تكون قادرة على إنجاز ذلك الطموح لتربي ولو شبلاً واحداً على الأقل.
    Hizmeti hırstan, dürüstlüğü çıkardan önde tutuyor. Open Subtitles اقصد أن هذا الرجل يضع الخدمة فوق الطموح و السلامة فوق الفائدة
    Ülkemiz uğruna büyük bir fedakarlıkta bulunurken kişisel hırslar bir kenara atılmalı. Open Subtitles الطموح الشخصي يجبأنيصُب... في تضحية عظيمة لبلادنـا
    Hırsının kurbanı olmak yerine nehirde bir ceset gibi süzülüyorsun. Open Subtitles بدلًا من أن يثقلك الطموح لأسفل أنت فقط تطفو بجانب الجثث الأخرى بالنهر
    Hatta onda tüm Komisyonu yok etme ihtirası bile bulunmaz. Open Subtitles حتى ليس لديه الطموح لابادة المفوضية
    Çok ümitli ve hırslıyım. Open Subtitles لدي كُل الأمال و الطموح في هذا العالم.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد