Jerry seni korkutmak istemem ama... ..pilot da şovu seyredecek. | Open Subtitles | بالمناسبة، لا أريدك أن تفزع، ولكن الطيّار سيكون من بين الحضور. |
Senin yardımcı pilot olmana izin verecem, kes sesini ben birşey anlatırken sus. | Open Subtitles | ستكون مساعد الطيّار ،اصمت حينما أقص حكايتى |
Umutsuz göründüğüm için üzgünüm ama pilot, kokpitten alınmadan önce vericiyi çalıştıramadığımız sürece, kimsenin bizi bulamayacağını söyledi. | Open Subtitles | اعذرني لٔانني يائس لكن قبل أن سُحب الطيّار من ركنه قال إنّ أحداً لن يجدنا إن لم يعمل المرسل المستقبل |
Çekimin pürüzsüz olması için hem pilotun hem de kameramanın son derece konsantre olması gerekiyor. | Open Subtitles | التركيز الشديد مطلوبٌ الآن، سواءً من الطيّار أو المُصور لإبقاء اللقطات واضحة |
pilotu öldüren mermi bir 22likten ateşlenmiş. | Open Subtitles | الرصاصة التي قتلت الطيّار أُطلقت من مسدس من عيار 22. |
Ama dinle beni, huh... 2485'teki pilot, Chuck Lambert. | Open Subtitles | ولكن استمعي إلي الطيّار بطائرة 2458 , تشاك لامبرت |
Ama dinle beni, huh... 2485'teki pilot, Chuck Lambert. | Open Subtitles | ولكن استمعي إلي الطيّار بطائرة 2458 , تشاك لامبرت |
pilot rotanın 1600 km dışına saptığımızı söyledi. | Open Subtitles | قال الطيّار بأنّنا حدنا عن المسار بأكثر من ألف ميل |
Üç taneydi ama birini bir kadınla pilot aldı. | Open Subtitles | كانوا ثلاثة ولكن أخذ الطيّار وامرأة واحداً |
Havadalarmış. pilot kokpitte kaldı, yardımcı pilot da yolcuları öldürmek için arkaya geçti. | Open Subtitles | كانوا في الجو، الطيّار في القيادة ومساعده مع المسافرين |
Korumalar ve yardımcı pilot birbirlerini öldürdüler ve pilota da kurşun isabet etti. | Open Subtitles | الحراس و مساعد الطيّار أردوا بعضهم والطيّار تلقى رصاصة |
pilot, uğrayıp seni alabileceğimizi söyledi. | Open Subtitles | يقول الطيّار بأنه يستطيع أن يعرّج عليك لكي ترافقنا. |
Yardımcı pilot, iletişim kopmadan önce bir mesaj bırakmış. | Open Subtitles | تمكّن مساعد الطيّار من إرسال رسالة قبل تعطّل الإتصالات |
Tuttuğumuz pilot işi kolayca halledebilirdi. | Open Subtitles | نحنُ أستأجرنا مع هذا الطيّار سوف يتعامل مع ذلك ، لاتقلق. |
Ona pilot diyebilirsen tabii. - Dikkatli ol patron. | Open Subtitles | و الطيّار الخاص بك ستجده في الداخل أحذر أيّها الزعيم |
3,000 metreden sonra pilot burun deliklerinden oksijen solumak zorunda. | Open Subtitles | ،على علو 3000 متر على الطيّار تنفس الأكسجين عبر أنبوب بلاستيكي في أنفه |
pilotun geri dönüşünü riske etmiş oluruz. Anlayamadım. | Open Subtitles | سنخاطر بظهور الطيّار ، قبل أن نصل إلى اتفاق |
Havaalanındaki tamirci bizim pilotun olduğunu doğruladı. | Open Subtitles | ميكانيكيّ في المطار أكّد أنّ ذلك هو الطيّار. |
O pilotu bulun. Silahlı ve tehlikeli. | Open Subtitles | اعثروا على ذلك الطيّار إنّه مسلّح وخطير |
Dart kovana yaklaştığım anda, otomatik pilota geçti. | Open Subtitles | تحوّلت القيادة إلى الطيّار الآلي فور اقترابي من الخلية |
- Şu cennet pilotunu çadırımızdan al. | Open Subtitles | ـ هذا الطيّار. اخرجه من خيمتنا |
Pilotumuz, "kemerlerinizi bağlayın" işaretini vermiştir. | Open Subtitles | سيداتي سادتي، أضاء الطيّار إشارة حزام الٔامان |
Casus pilotumuzu yakaladılar. Biz de onlarınkini yakaladık. | Open Subtitles | لديهم رَجلنا، الطيّار الجاسوس، و لدينا رَجلهم |
Uçak otomatik pilotta ekip olmadan beş saat uçabilir. | Open Subtitles | الطائرة تسير بواسطة الطيّار الآلي منذ خمسة ساعات |