"العالم بأسره" - ترجمة من عربي إلى تركي

• tüm dünya
• Bütün dünya
• tüm dünyayı
• tüm dünyanın
• tüm dünyaya
• bütün dünyanın
• tüm dünyada
• tüm dünyadaki
• Bütün dünyayı
• koca dünyada
• bütün dünyaya

Yoksa kafanda tüm dünya renkler, şekiller ve rastgele seslerden mi ibaret?
أو هو العالم بأسره مجرد ألوان والاشكال العرضية والضجيج الذي في رأسك؟

Bana mı öyle geliyor yoksa tüm dünya değişti mi?
هل العالم بأسره تغير؟ أم أنا فقط من يشعر بذلك؟

O kameralar Bütün dünya bizi izleyebilsin diye mi orada diyorsun?
أتقصدين أن تلك الكاميرات موجودة حتى يتمكن العالم بأسره من مشاهدتنا؟

Bütün dünya sadece müziğiyle hayatları değiştiren bu adamın iyileşmesi için dua ediyordu bunda başka yardımsever çabaları da var.
العالم بأسره يتمنى الشفاء لهذا الرجل والذي أحدث تغييراً بحياة الناس ليس فقط عبر موسيقاه ولكن أيضاً عبر أعماله الخيرية

Köpeklerden insanlara kadar tüm dünyayı bir araya getirmeye bayılıyorsun.
انت تحبين أن تربطي العالم بأسره من الكلاب الى الناس

Ne dersin? tüm dünyanın onun kaybolduğunu fark etmesine kaç dakika kaldı sence?
إذاً برأيك، كم دقيقة حتى يعلم العالم بأسره أنه أختفى؟

Doktor, bunları her kullandığımızda tüm dünyaya hasar verdiğini söyledi.
قال الدكتور أن كل مرة نستخدم فيها أحد هذه الأجهزة فإننا ندمر العالم بأسره ..

tüm dünya sular altına kalana dek yağmur 40 gün 40 gece sürdü.
واستمرّ هطول المطر أربعين يومًا وأربعين ليلة إلى أن غمر الماء العالم بأسره

Bunun gibi bir haritaya bakarız. ve tüm dünya tek düze gözükür çünkü herşey bir veya iki sekme uzaklıktadır.
ننظر لخريطة مثل هذه، ويبدو كما لو أن العالم بأسره مسطح لأن كل شيء هو على بعد قفزة أو اثنتين لا أكثر.

tüm dünya Roma bölgesidir.
ولكن الجليل لا تتبع الدولة الرومانية العالم بأسره يتبع الدولة الرومانية

Aslında hepimiz tehlikedeyiz. Sadece ülke değil tüm dünya.
بل كلنا في واقع، وليس البلد فحسب، بل العالم بأسره

Belkide tarihte ilk kez... tüm dünya böyle bir olaya seyirci oluyor.
ربما لم يحدث من قبل في تاريخ البشرية أن يتعلق العالم بأسره بمثل ذلك الموقف الدرامي

tüm dünya Khrushchev'in kaybettiği izlenimi altındaydı çünkü güçlü bir başkandan gelen baskı karşısında pes etmişti.
كان لدى العالم بأسره إنطباع بأن خروشوف قد خسر لأنه رضخ لضغوط رئيس قوي

Bütün dünya ayaklarının altında, en iyi işler seni bekliyor, ve sen bir köye gidip orada yaşamak mı istiyorsun?
العالم بأسره بين يديك وتستطيع الحصول على أفضل الوظائف وتريد أن تذهب لتعمل في قرية؟

Gay ve lezbiyen olmak ne kadar psikiyatrik bir rahatsızlıksa, bu da öyle, üstelik bu durum hastalık olmaktan 1973'te çıkarıldı ve Bütün dünya değişti.
وهو يماثل حالة المرض النفسي كونهم مثليّ أو مثليّة الجنس والتي ظهرت في 1973 وتغيّر العالم بأسره

Onu görmek için Bütün dünya para öder. - Hiçbir zincir taşımaz onu.
قارب نرفقه به ليطفو العالم بأسره سيدفع لرؤيته

Bakın, deniz seviyesi problemi ve kriyosferin bundaki rolü son derece önemli ve tüm dünyayı etkileyecek.
مشكل ارتفاع مستوى البحر ودور الغلاف الجليدي في رفعه مهم للغاية وسيؤثر على العالم بأسره.

Fakat Santa yalnızca Meksiko'yu kontrol etmek istiyor oysa bu yüzkaraları tüm dünyayı.
لكن سانتا آنا يريد أن يحكم المكسيك فقط و هؤلاء المفضوحين يريدون حكم العالم بأسره

Kabul etmek zor, ama bir ejderha bile... tüm dünyanın bir büyücünün yanında olduğunu biliyor.
مع أنه من الصعب الاعتراف بهذا لكن حتى الديناصورات تعرف أن العالم بأسره هو بين قبضتي الفارس الخارق

Bu derin kişisel deneyim başlarından geçerken onlara bütün dünyanın yanlarında olduğunu göstermek istiyorduk.
أردنا أن نريهم أن العالم بأسره يقف إلى جانبهم، فيما كانوا يمرون بهذه التجربة الشخصية العميقة.

tüm dünyada mahkemede yerini alıyorsun. Sana yargılama gücünü kim verdi?
أنتم تقومون بإنتقاد العالم بأسره من أعطاكم تلك المقدرة على الإنتقاد

tüm dünyadaki yeni yıl kutlamalarında herkesin sakin olmasında fayda var.
إلى طوائف عبادة الشيطان على بث الفوضى فى موسم الأعياد حول العالم بأسره

Bütün dünyayı da dolaşsam senin gibi bir kız asla bulamam.
لن أعثر على واحدة مثلك أبدا في العالم بأسره.

koca dünyada bunun bir eşi daha yoktur!
ليس هناك إثنتان بهذا الشكل في العالم بأسره

bütün dünyaya karşı küçük düştük. Beceremediniz.
وسنكون أزلاء أمام العالم بأسره كما يقولون