ويكيبيديا

    "العاهرات" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • fahişeler
        
    • fahişe
        
    • orospu
        
    • orospular
        
    • fahişeleri
        
    • fahişelere
        
    • fahişelerle
        
    • fahişelerin
        
    • kaltaklar
        
    • sürtükler
        
    • fahişelerden
        
    • sürtük
        
    • orospuları
        
    • kaltak
        
    • orospuların
        
    Ona göre, sadece fahişeler ve porno yıldızları bu işi yapıyor. Open Subtitles هي تعتقد ان العاهرات و الممثلات الاباحيات هن من يفعلن ذلك
    Sayılarla yapabildiklerinin yanında, ...bin dolarlık fahişe, rahibe gibi kalır. Open Subtitles براعته في التعامل مع الأرقام تجعل أفجر العاهرات تحمرّ خجلاً.
    Sizi ayyaş serseriler! orospu çocukları! Hırsızlar! Open Subtitles أيها الأوغاد السكارى أيها اللصوص يا أبناء العاهرات
    Bu, şey-- orospular için reklam yapan gazete değil mi. Şey...evet. Open Subtitles الورقة التي تحتوي إعلان العاهرات والتي وكتب عليها شيء عن الفتيات
    Sonra, hastalıklı fahişeleri bulmak için sarhoş şekilde araç kullandım. Open Subtitles ثم قدت السيارة وأنا سكران لألتقط إحدى العاهرات المليئة بالأمراض
    6,000 dolar parayı 12 gün içerisinde fahişelere yatırmak mı? Open Subtitles ستة الآف دولار تنفقها على العاهرات في غضون 12 يوم؟
    Kasabalılar, sosyetik rüküşler balıkçılar, sanatçılar ve ...fahişelerle birbirine karışmışlardı. Open Subtitles سكان المدينة، ناس مجتمعِ، مُخْتَلَط مَع صيّادي السمك، الفنانون، العاهرات.
    Sokakta iş bekleyen fahişelerin seninle ne gibi bir işleri olur diye düşünürken, bunu gözden kaçırmışım. Open Subtitles لا أفهم كيف ادخلت العاهرات في نظامك, لكن ركز على الجانب الإيجابي
    Ve şimdi bazı kaltaklar yemeğimizle uğraştığında yere yapıştırılan ben oluyorum? Open Subtitles و لآن, عندما بعض العاهرات تعبض بطعامنا انا التي تطرح بالأرض؟
    Evet, ama Katolik kızlar en büyük sürtükler olarak bilinir. Open Subtitles أجل، بل يفترض ان يكون الفتيات الكاثولكيات من أكبر العاهرات
    13 Nisan 1946'da çıkarılan bir yasayla, tüm fahişeler tıbbi muayeneye tabi kılındılar. Open Subtitles قبل قانون 13 ابريل 1946 كانت العاهرات تخضعن للمراقبة الشرطية والطبية و وفقا للقانون الجديد اصبحت المراقبة الطبية
    Ve bu eyalette fahişeler ve avukatlar kadar yasal. Open Subtitles وهو قانونى تماما مثل العاهرات والمحامين فى هذه الولاية
    Bu fahişeler yakalanmadılarsa, işi iyi biliyorlar. Open Subtitles حسنا أتعرف ؟ هؤلاء العاهرات لابد من أن يحسنوا التصرف اذا لم يتم القبض عليهم حتى الأن
    Mutlu Noeller. Yerini tespit ettik. Ne de çok ölü fahişe. Open Subtitles لديك نفسك عيد ميلاد مجيد. هذا كم كبير من العاهرات الميتة.
    fahişe dediğin daha iyi koşullar sunan pezevenge gider değil mi? Open Subtitles تفهمني , العاهرات لا يذهبون للقوّاد بأفضل مظهر وخلفية , حسنًا
    Böylece orospu çocukları beni iş üstünde yakalayamadı. Open Subtitles و لذلك السبب لم يستطع أولئك التعساء أبناء العاهرات ادانتي بأي شئ
    Biri orospular üzerinden mangır kazanmak, diğeriyse halka uyuşturucu satmak. Open Subtitles فأنا آخذ النقود من العاهرات واقوم بترويج المخدرات فى المجتمع
    Bizim işimiz fahişeleri bu bölgede tutmak, oradaki saygın insanlardan uzakta. Open Subtitles مهمّتنا هي أن نبقي العاهرات هناك، بعيداً عن الناس المحترمة هناك
    fahişelere ödemek için paraya ihtiyacımız var tamam mı? O yüzden alamazsınız. Open Subtitles نحتاج الى المال للدفع الى العاهرات حسنًا لذا لا تستطيعون الحصول عليها
    Juan Antonio fahişelerle iyi arkadaştı ve onlardan iyi malzeme çıkacağını düşünmüştü. Open Subtitles خوان أنطونيو كان صديقاً لكل العاهرات و كان يعتقد أنهن موضوع رائع
    Kahrolası papazı getir ve fahişelerin yatakhanesine yerleştir. Open Subtitles وأحضر المحترم اللعين وضعه في حي العاهرات
    Şimdi, basitçe tüm kaltaklar standart alarm sistemlerini arar, ama sihirbazlar? Open Subtitles الان , العاهرات سوف يقمن بتعطيل اجهزة الانذار لكن السحرة ؟
    Nerdeyse 60'ımda bu soyut, fahişelerden bir farkı olmayan şeyler beni hala heyecanlandırıyor. TED تقارب الـ60, رغم ذلك تظهر بالكاد ملموسة بالكاد أفضل من العاهرات, مازالت قادرة على إثارتي
    - Siz iki sürtük gelip kendi oyunlarınız için kalbimi param parça edene kadar ben kendi halimde biriydim. Open Subtitles لقد كنت فى الجوار اتدبر اعمالى الخاصة حتى اتيتوا ايتها العاهرات ومزقتم قلبى لتلعبوا لعبة الصرف
    Hadi, Caracalla'daki orospuları görmeye gidelim. Biraz güleriz. Open Subtitles لنذهب لمشاهدة العاهرات في فرقة كاراكلا لنحظى ببعض المرح.
    Özellikle de ukala bir kaltak aniden ortaya çıkınca. Open Subtitles خاصة مع بعض العاهرات الذكية التى تظهر فجأة لتخرجنا من حدة العمل
    Bu çekik gözlü orospuların yarısı Viet Kong ordusunda subay. Open Subtitles نصف تلك العاهرات يعملن كمتطوعات في جيش فيت كونج

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد