| Arap Yarımadası'nın çoğunu... ele geçirdikten sonra, Suudi Arabistan Krallığı'nı kurar. | Open Subtitles | و بمساعدة المحاربون الإسلاميون الوهابيون أسس ابن سعود المملكة العربية السعودية |
| Filistin radyosunun vahset söylemleri, Arap direnisine daha çok zarar verdi. | Open Subtitles | جعل الراديو الفلسطينيّ العمل الوحشي أسوأ مما كان لتقويّة المقاومة العربية |
| Birçok mülteci Arap hattina varmak için uzun yürüyüslerde öldü. | Open Subtitles | العديد من اللاجئين ماتوا أثناء المشي الطويل إلى الخطوط العربية |
| Ve ben neden şöyle dendiğini anlamaya başladım: Kuran ancak Arapça olarak Kuran'dır. | TED | وثم بدأت أفهم لماذا قيل أن القرآن هو حقا القرآن باللغة العربية فقط. |
| Arapça'nın büyülü ve neredeyse hipnoz edici bir kalitesi, okunmaktan çok dinlenmeyi, analiz edilmesinden çok hissedilmeyi bekleyen bir özelliği var. | TED | اللغة العربية لها نوعية سحرية، ومُنومة تقريبا تترجى أن يُستمع إليها بدلا من أن تُقرأ، و أن تُحس أكثر من أن تُحلل. |
| Ve bu şimdi, bazı İslamî hareketler ya da Arap dünyasındaki bazı ülkeler için ilham veren bir emsal teşkil etmektedir. | TED | وهذا النجاح قد بات اليوم مثالٌ يحتذى به لبعض الحركات الاسلامية في البعض الدول العربية |
| Hepiniz Tunus ve Mısır'da başlayan Arap Baharı'nı görmüş olmalısınız. | TED | وكما نرى جميعاً في ربيع الدول العربية كيف انه بدأ في تونس ومصر |
| Arap kitleleri, diktatörlerine karşı ayaklandılar. | TED | فالجموع العربية بدأت تثور ضد ديكتاتوريها |
| Arap Ülkeleri Liginde Amr Moussa'yı görmeye gittim. | TED | حتى انني ذهبت ورأيت عمرو موسى في جامعة الدول العربية |
| Tarihi geçmiş ve Arap Dünyasındaki genç insanlar bir sabah uyandılar ve gücün kendi ellerinde olduğunu gördüler. | TED | و شباب المنطقة العربية قد استيقظوا في صباح ذلك اليوم و ادركوا ان السلطلة بين أيديهم. |
| Bu vakada Arap Ligini getirdik. | TED | كان علينا إحضار، في هذه الحالة، جامعة الدول العربية. |
| Arapça olarak bilim ve matematik okudu. | TED | وقد درست العلوم والرياضيات باللغة العربية |
| Bu Arapça'da "al-jebra" denen ufak bir sistemi kapsıyor. | TED | وهذا يتضمن النظام الصغير في العربية والمعروف بالجبر. |
| Sorunlardan biri: Arapça'da Avrupalı bir gırtlağın çok fazla pratik yapmadan çıkaramayacağı bazı sesler var. | TED | إحداها كان أن هناك بعض الأصوات في العربية لا تستطيع حناجر الأوروبيين النطق بها بدون تدريب مكثف. |
| Bunu toplumsal bir mesele haline çevirdik, ve Arapça'yı korumak için bir kampanya başlattık. | TED | حولنا هذا الموضوع إلى قضية مجتمع مدني وأطلقنا حملة الحفاظ على اللغة العربية |
| Kampanya Arapça'yı korumak için bir slogan başlattı, "Ben senle doğudan konuşuyorum, Sen bana batıdan cevap veriyorsun." | TED | حملة الحفاظ على اللغة العربية أطلقت شعار يقول: أخاطبك من الشرق، فترد من الغرب. |
| Onlar için Zufar Dağları'nda Arabistan'ın her hangi bir yerinden daha fazla yiyeceğin olduğuna dair açık bir işaret. | Open Subtitles | يوجد إشارة واضحة على المزيد من الطعام بالنسبة لهم في جبال ظفار من أي مكان آخر في الجزيرة العربية. |
| Meksika, DEAŞ ve Arabistan El-Kaide'si olmadan yeterince ilgi çekici değildi zaten. | Open Subtitles | المكسيك ليست مهمة كفاية بدون تنظيم القاعدة في الجزيرة العربية و داعش |
| Birkaç hafta önce, Suudi Arabistan'a gitme fırsatım oldu. | TED | منذ عدة اسابيع حظيت بفرصة الذهاب الى المملكة العربية السعودية |
| Arapçam iyidir fakat bu metin bir hâyli karışık. | Open Subtitles | أنا أتحدث العربية بطلاقة، لكن هذه المخطوطة غامضةً للغاية |
| Araplar'daki astronominin etkisi öyle büyüktü ki bugün parlak yıldızların çoğunu hala Arapçadaki isimleriyle anıyoruz. | Open Subtitles | عِلم الفلك العربي كان مؤثرا إلى حد اننا لازلنا نُسمي أغلب النجوم اللامعة بأسمائها العربية |
| Amacım basitçe, eğlenceli ve ilgi çekici bir şekilde Modern Standart Arapçayı legolar aracılığıyla öğretmekti. | TED | الفكرة ببساطة هي ابتكار طريقة مسلية ومشوقة لتعلم اللغة العربية الفصحى الحديثة عبر الليغو. |
| Arabica çekirdeklerinde 45 ve % 60 arasında polisakkarit bulunmaktadır. | Open Subtitles | الحبوب العربية تحتوي ما بين 45% و 60% من السكريات |
| Ama en en önemlisi, Arapçada büyük harfler yok. | TED | والأهم من هذا كله، لا تحتوي اللغة العربية على حروف كبيرة. |
| Arapların komutasında olmayan, Amerikan pasaportlu beyaz bir adam için bir hevesle gidilecek bir yer değil. | Open Subtitles | أنه ليس مكان مناسب لرجل أبيض يحمل جواز سفر أمريكي، لا يتفوّه العربية ويتجول بينهم ببساطة. |